hesabın var mı? giriş yap

  • dünya sahnesinde politikacılar mı tiyatrocular mı daha başarılı ? sorusuna '' o konuda biz politikacıların eline su bile dökemeyiz '' diye cevap vermiştir..

  • bir keresinde "osman abi sen burda inceksin yengeye selam" şeklinde bir anons duyduğum metrodur kendisi...

  • harbi efsane olabilir bunlar.

    ben eskiden mc donaldsta hamburger menu yiyebilmek icin 1 hafta para biriktirirdim lan.

    öyle boyle pahali degildi. nusret gibi bir seydi eskiden. yani bendeki algi oyleydi en azindan.

    lc waikikiden alisveris yapmak icin tukedici kredisine basvurulan yillardi o yillar.

    kinder surprizi 2-3 arkadas birlesip alabiliyorduk. 2500 tl idi hic unutmam.

    çok zengindir bu neslin ebeveynleri çooook.

  • bir tek bana mı oluyor bilmiyorum. ama balık yerken o öğünde sanki hiç kalori almadan doymuşum, günlük protein ihtiyacımın hepsini almışım, 1 aylık omega 3 ihtiyacımı gidermişim gibi hissediyorum.

    böyle sanki dünyanın en bilinçli ve sağlıklı beslenen insanı gibi beslenme üzerine sohbetler etmek, bir guru gibi tavsiyeler vermek istiyorum.

    aslında öyle çok aradığım bir tat değil, ayda 1-2 belki anca yerim ama gazetelerde okuduğum sağlıklı beslenelim, balık yiyelim tavsiyeleri artık bilinçaltımda nasıl yer ettiyse, çok mutlu oluyorum lan ben balık yerken!

    geldiniz, buraya kadar okudunuz, bari boş gitmeyin notu: her hafta balık yiyenlerde kalp krizi riskinin %50 azaldığını biliyor muydunuz?

  • hâlâ almamaya devam ediyorum. 10 yıl sonra sebebini gerçekten unutsam bile almamaya devam edeceğim muhtemelen.

    belki pınar'ın umurunda değildir. onun umurunda olmaması da benim umurumda değil.

  • kafalar 300 yıl geriden geliyor dedirten harita. millet mars'ta koloni hazırlığı yapıyor, biz halen daha orta çağ kafasıyla, amerikan ve israil silahlarıyla ıslak fetih rüyaları görüyoruz. devir teknoloji devri. sınırlar kalkıyor dünyada. adam gibi üretip, paranla ve teknolojinle dünyada söz sahibi olmadığın sürece üç karış fazla toprağının olması veya olmaması kimsenin sikinde değil.

  • anadilinize ve altyapınıza göre değişiklik gösterir. örneğin anadili türkçe olan biri için mutually intelligible olmalarından ötürü ingilizce’den bile önce türki dillerden birini öğrenmek daha kolay gelecektir. bir norveçli için de isveççe ve danca böyledir.

    anadil türkçeyse ve konuşulan ilk yabancı dil ingilizceyse, hint avrupa dillerine kapı daha rahat açılır diye düşünüyorum. ancak burada grameri çok uğraştırıcı olan almanca, fonetiği karışık olan fransızca ya da her ikisi de karışık olan slav dilleri ya da izlandaca‘dan değil de iki yönden de biraz olsun nefes alabileceğiniz, temiz telaffuzlu latin dilleri (mesela fransızca hariç) işinizi kolaylaştırabilir.

    aynı kolaylık seviyesinde mi tam kestirememekle beraber, iskandinav dilleri de bana nispeten kolay geliyor ancak bu benim 4 sene almanca öğrenmiş olmamla alakalı olabilir. öte yandan, isveççe üzerinden örnek verecek olursak sistematik bir şekilde yabancı dil eğitimi almış, dil öğrenme sistemini kavrayabilmiş ve ingilizcesi gerçekten iyi olan tanıdıklarım bu dili kendilerini paralamadan öğrenebilirken akademik olarak çok parlak olmayan, ingilizceyi hasbelkader öğrenmiş insanlar isveççe’yi çok zorluk yaşayarak öğreniyor ve asla rahat hissedemiyorlar, temiz bir diyalekte kavuşamıyorlar. bu bir fikir verebilir.

    gramerinin türkçe’yi andırdığı söylenen macarca, fince, japonca gibi diller hakkında asla fikir yürütemiyorum, ancak şu hayatta biraz daha vaktim olsa rusça, lehçe ve macarca öğrenmek isterdim. ama 27 yaşındayım ve son demlerimi isveççe’yle değerlendirdim. 25 yaşınızı geçtiyseniz ve o dili aktif şekilde kullanma imkanınız olmayacaksa, dil öğrenme işini sadece bir hobi, duolingo gibi oyun tabanlı bir aktivite olarak görmeye başlarsanız daha az hayal kırıklığı yaşarsınız.