hesabın var mı? giriş yap

  • taksim polis merkezi'nde calisan bir trafik polisinin sarfettigi bir cumle. hurriyet gazetesindeki yazida soyle bahsediliyor:

    karakola uğrayan, 24 yıllık trafik polisi, sürücülerden yakınıyor. karşısına her gün "sen benim kim olduğumu biliyor musun" diyen birçok kişinin çıktığını anlatıyor: "lüks otomobiller kullanıyorlar. çoğunun mesleği, işi yok. ikinci cümleleri genellikle haritadan kendine yer beğen, olur. olmazsa rüşvet teklif ederler." ardından geçenlerde yaşadığı ilginç bir olayı naklediyor: "gece vakti yolda zikzaklar çizerek gelen bmw'yi durdurdum. adam sarhoş. konuya doğrudan girdi. kim olduğumu biliyor musun, deyiverdi. bu sırada telefonum çaldı. kızım arıyordu. üniversiteye hazırlanıyor. bilgisayarın karşısında ders çalışıyormuş. google'a gir ve ahmet b. kimmiş bir bakıver, dedim. iki dakika sonra aradı. hiçbir bilgi çıkmamış. adama döndüm. google'a baktık beyefendi, siz bir hiçmişsiniz, dedim..."

    yazının aslı:

    http://hurarsiv.hurriyet.com.tr/…8&tarih=2006-06-11

    canım türkiyemden muhteşem bir hadise...

    edit: hadiseyi sozluge benden once tasiyan varmis: (bkz: #9668819)

  • orson welles'in ilk filmidir. " genius boy" yani dahi çocuk olarak adlandırılmıştır bu filmden sonra. çektiğinde 25 yaşındaydı.

    bu film için özel lensler üretildi , senaryosu ve "rosebud" kavramı bir ikon haline geldi. halkı sorgulamaya itti. o zamanlar sinemaya insanlar sanat değil , " eğlence aracı" olarak bakıyorlardı. citizen kane hollywood seyircisini değiştirdi. klasik sinemanın ötesine geçti. alan derinliği konusunda kendisini aştı.

    alan derinliği

    bu fotoğrafta gördüğünüz üzere üç ayrı kompozisyon var. pencereden görünen kane , babası ve masadaki annesi ve eleman. işte bunu o zamanlar yapmıyorlardı. sinematografik açıdan bir devrim yapmıştır kendisi. resim tablosu gibi çekimleri vardır.

    perspektif
    perspektif 2

    citizen kane için ilk sahte belgesel de diyebiliriz. amerikada siyasetçi ve gazete yayımcısı william hearst'ü örnek alarak yaptığı karakter charles foster kane'dir. bu yüzden zamanında çok büyük tepkiler aldı ve bildiğin hollywood sinemasından koparıldı orson welles.

    modern zamanların , modern sinemanın izleri de vardır filmde. sanki geleceğe gidip geri gelmiş gibi. bahsettiği konular , şehir hayatının yarattığı psikolojik sorunlar , dertler ve sosyolojik etkisi. bunların üstüne bir de sinematografik olarak da milat gibi çekimler.

    sinemanın senaryodan ibaret olmadığını (olsa bile senaryo muazzam, laf edemezsin.) seve seve(!) öğretmek lazım aslında. ülkede az biraz kültürlü olan herkes kendini film eleştirmeni sandığı için aslında bu eleştiriler.

  • adil öksüz'ü tanımıyorum, adil kullanım kotası olur mu? o da orspu çocuğu sonuçta.

  • ismi karakorum no.2'den gelir, mount godwin-austen olarak da bilinir.
    tirmanan her 4 kisiden 1'inin öldügü (300'de 77) bu daga su ana kadar sadece 5 kadin tirmanabilmis; hem de oksijen tupu olmadan. fakat bu 5 kadindan 3'u donuste duserek, 2'si de kaybolarak olmus. yani tirmanmayi basarmislar ama bununla ovunmeye firsatlari olmamis.

    en ölümcül zirve icin;
    (bkz: annapurna)