hesabın var mı? giriş yap

  • temel olarak iki tür (bkz: mızka) vardır: diatonic ve (bkz: chromatic harmonica). diatonikler genelde 10 delikli olur ve temel notaları vardır. örneğin c mızıkasındaki deliklere üfleme veya içine çekmeyle sadece c (do) majör dizisinin sesleri çıkar.

    kromatiklerde ise genelde 10-12-14 deliklidir ve bunaların bazılarında da "pompa" denilen bir mekanizma bulunur. bu pompa yardımıyla kromatik mızıkadan bir oktavı oluşturan 12 ses de çıkartılabilir.

    (bkz: mızıka) konusunda önce ne tür müzikten hoşlandığınız ya da ne tür müzik çalmak istediğinize karar vermelisiniz mızıkada. kromatik mızıka daha çok klasik müzik, caz, latin müzikleri çalmak için kullanılır.(bu müziklerin armoni yapısı nedeniyle çok sayıda sese ve geçişe ihtiyaç vardır pek bilmiyorum da öyledir herhalde.)

    diatonikler is blues, rock gibi müziklerde daha çok kullanılır. diatonik mızıkanın öğrenmesi göreceli olarak daha kolaydır.
    mızıka seçmeden sonra ilk iş mızıkayı düzgün tutmaktır. mızıka (sağ elini kullananlar için) sol elin baş parmakla işaret parmağının arasına oturtulup ağıza paralel şekilde tutulur, sağ el de elin büyüklüğüne göre istenen şekilde mızıkayı tamamen kapatacak şekilde sağ elin üstüne kapatılır.

    sonraki kısım ise mızıkadan düzgün bir şekilde tek nota (single note) çıkarabilmek. düzgün bir tek nota parmaklarınızla bir tek delik dışında tüm delikleri kapatıp mızıkaya üfleyip içinize çekmenizle çıkan sestir.

    bu gerçekten en önemli kısımıdır mızıka çalmanın.

    single note çıkarmak için kullanılan 3 teknik vardır:

    1) dil yuvarlama. genetik bir özelliktir. herkes yapamaz tam olarak dilini u şekline getirmeyi. yuvarladığınız dili mızkaya yapıştırısınız. mızıkayla hava alış-verişini yuvarlanan dilin ortasından yapar dille etrafdaki delikleri kapatırsınız. yapması zordur.

    2) dil ile kapatma. dilinizi kullanarak üfleyeceğiniz deliği ağzınızın sağ (sol) tarafında bırakır dilinizle sol(sağ) tarafta kalan delikleri kapatırsınız.

    3) balık dudağı(düz üfleme): ayna karşısında bir süre çalıştıktan sonra dudaklarınızı balık dudağı şekline getirip havanın girip çıkması için sadece bir delik genişliği kadar yer bırakıp.

    ben şahsen bu tekniği (3) kullanarak çalıyorum. diğer teknikler ilerki seviylerde bazı efektleri yapmak için avataj sağlasa da gerek dil sağlığınız için gerekse kolaylık bakımından 3. teknik daha mantıklı gözüküyor benim açımdan.

    düzgün tek nota sesleri çıkarmak gerçekten çok önemli. tam istenilen bir ses çıkarılana kadar 2 hafta süre geçebilir.

    gelelim harmonikalara.

    blues çalmak için piyasada en uygun fiyata alınabilecek nispeten en kaliteli aletler hohner ya da lee oskarların major diatonik harmoniklarıdır.

    orta üst seviyedekiler:

    hohnerın blues harp, marine band, special 20, pro harp, big river harp orta üst seviyee modeleri bunlar yaklaşık 25$ civarındalar. daha ucuz istiyorsanız hohner blues band fiyatına göre en üstün performansı veren mızıka ama bulunması kolay değil pek.

    blues çalmak için ise major diatonik mızıkayı "second position" ya da "cross harp" adı verilen teknikle çalmak gerekiyor. bu teknikle perfect 5'liler çevrimine göre c mızıkadan g blues şarkılar çalınıyor. (yani mızıkanın tonundan 5 yarım ses daha pes tondan blues çalınabiliyor.

    internetten araştırmayla daha detaylı bilgi bulabilirsiniz ancak genel olarak ditaonik harmonikalarda blues dizisi (major pentatonik ya da tam bilmiyorum bunu da) second position da:

    2:(bkz: diatonic harmonika)nın delik numarası
    d:draw (içine çekme)
    b:blow (üfleme)
    db:draw bend (bükme - içine çekerken havanın açısını değiştirip sesi yarım ses tizleştirme)

    2d , 3db , 4db , 4d , 4b , 5d , 6b

    major blues şarklara bu dizideki notaları kullanarak rahatça eşlik edebilirsiniz.

  • yil 1993. universiteyi yeni kazanmisim. bolumum ingilizce oldugu icin ingilizce yeterlilik sinavina girmem gerekiyor. sinav istanbul universitesi yabanci diller yuksekokulu'nda. yeri suleymaniye'de istanbul muftulugu'nun hemen yaninda.

    sinav gunu geliyor, sinavin saat 09:00'da olmasi lazim. biz sinav yerine geliyoruz ama sinavin ogleden sonra 13:00'a ertelendigi soyleniyor. babaannemlerde kaliyorum, evleri erenkoy'de. anadolu yakasina gidip geri donmeye degmez. benim gibi birkac arkadasla o civarda vakit gecirmeye karar veriyoruz.

    suleymaniye'den yuruyerek beyazit'a, ordan da kumkapi'ya iniyoruz. oradan sahil yolundan yuruyup, sirkeciye ve tekrar suleymaniye'ye gidecegiz. kumkapi'da bir gazionun onunde muslum gurses yazili neonlar var. birbirimize gosterip, bak muslum gurses burada sahneye cikiyormus derken yanimizda bir mercedes duruyor ve muslum gurses arabadan iniyor. o saatte gazinoda ne isi var bilmiyoruz ama saskinlikla birbirimize gosteriyoruz, bak muslum baba diye.

    bizi gorunce el salliyor, yanimiza geliyor. selamlasmadan sonra orada ne yaptigimizi soruyor. anlatiyoruz, bizi gazinoya davet ediyor ve oradaki gorevlilerden birine genclere kahvalti getirin diyor. bizimle sohbet edip kahvalti yapiyor, sonra musaade isteyip sinava dogru yola cikiyoruz. bize basarilar diliyor.

    huzur icinde yat muslum baba, cok mutevazi ve iyi kalpli bir insandin.

  • - evet beyler benim maçım biter
    + falcao abi, bir beş dakika daha oynasaydın be abi
    - kaçıcam hüseyin kardeş işim var
    + bari maç başından düşseydin be abi. falcao abi 10 dakikaya 100bin maç başı verdik. bir 10 dakika daha oyna maç başından düşelim abi.
    - ne zaman sakatlanacağımı sana mı soracağım aslanım?

  • bu caniyi ilk saldırısında yargılayıp dışarıya bırakan hakim derhal yargılanmalı ve kötü uygulama yapmışsa ceza almalı. evet günümüzde hukukta bu mümkün olmayabilir ama acilen hakimler savcılar için de kötü uygulama (malpraktis) suçu tanımlanmalı ve ceza verilmelidir.

    doktor görevinin yerine getirmediğinde yargılanıyor da hakim görevini yapmayınca neden yargılanmıyor? doğru ameliyat yapmak doktorun borcu da doğru karar vermek hakimin borcu değil mi?

    vatandaş görevini yapmış, şikayet etmiş.
    polis görevini yapmış, suçluyu yakalamış.
    savcı görevini yapmış, iddianameyi hazırlamış.

    ancak hakim serbest bırakmış. şimdi suç sadece ısıranda mı yoksa pedofili gibi iflah olmaz bir sapkınlığa sahip adamı serbest bırakan hakimde mi? sapık sapıklığını yapmış, hakim hakimliğini yapamamış.

  • ankara barosuyla ysk bina olarak karşı karşıya duruyor. ankara barosu da ysk kararından sonra binanın ysk tarafına bakan kısmına şunu asmış.
    uyarı: aşırı doz zeka, omurga ve ayar içerir.

  • benim bulduğum bir test yöntemi. herhangi bir yerleşim alanının medeni olup olmadığını öğrenmek istiyorsak, oradaki sokak kedilerine bakıyoruz.

    eğer kediler sizden kaçmıyorsa oranın insanı medenidir.

  • iki talebe arasında geçmekte, ben bir büfede sosisli yerken geldiler, iyi ki geldiler.

    çocuk1: olm çok mutluyum lan.
    çocuk2: normal abi, sevgilisi olan sensin, gerçi kızda bıyık var...
    ç1: abi bak düşün bir kere, düşün, niye bıyıklı?
    ç2: neden olcak, epilasyon denen şeyi bilmediginden.
    ç1: olm öyle olsa bile ben mutluyum, düşünsene, kim benim sevgilime laf atar ki?
    ç2: haklısın ben atmazdım.
    ç1: tabii abi, çok çirkin, ben sevgilisi olmadan onu yolda görsem, ben de atmazdım ama gene de mutluyum, sevgilim çok çirkin, bıyıklı, kollarından kıl fışkırıyor ve içim rahat, kimse ona laf atmaz.
    ç2: lan iyi de kız kıllı?
    ç1: olsun, biri ona laf attı diye kavga etmek zorunda değilim, çünkü biliyorum, kimse laf atmaz ona...

    olm yemin ediyorum dönüp cocugun kafasını okşayasım geldi, bu nasıl bir iyilik lan... sosisli ağzımdan fışkıracaktı az kalsın... afferim.

  • sosyal psikoloji’de ecnebilerin diffusion of responsibility dedigi, grup icerisinde insanlarin yardim etmeye daha az meyletmelerinin sebeb-i hikmeti. bu durumda sorumluluk grup bireyleri arasinda paylasildigindan insanlar tek baslarina kaldiklari kadar ivedi davranmazlar hayirseverlik hususunda.

    hemen ornekleyelim, bir trafik kazasina* sahit olan tek kisi sizseniz noluyo lan demeye kalmadan kendinizi olay mahallinde yardim etmeye calisan bir melaike kesilmis bulursunuz ama kalabalik bi caddede ayni turden bi kaza ile karsilasirsaniz* ne de olsa biri ilgilenir deyip cik cik sesleri arasinda devam edersiniz yolunuza.

  • -pardon ben borcam almaya gelmistim ama..
    -25 yil once bir borcam uretmistik beyefendi, ondan sonra uretmedik.. o butun turkiye'yi dolasiyor..
    -nasil? anlamadim..
    -soyle soyleyeyim.. en son ne zaman borcam gecti eline?
    -evlendigimde hediye gelmisti..?
    -sen ne yaptin ona?
    -kutusunu acmadan kaynimin nisanina hediye olarak goturdum..
    -simdi taslar yerine oturdu mu kucuk sincap. hadi beni yalniz birak...