hesabın var mı? giriş yap

  • olm adam alkollü araç kullanarak koca bir aileyi yok etmiş. 8 paragraf, utanmadan, soma’daki madencileri filan işin içine karıştırıp kendisini savunan olmuş.

    alkollü direksiyon başına hanginiz geçiyorsa, potansiyel katil olduğunuzu kabul ediyorsunuz demektir. terbiyesizlik yapmayın.

    dua etsin kendisi bu felakete türkiye sınırları içerisinde sebep oldu. garip memleket burası. yoksa böyle 3-4 sene yatıp, tekrar bırak işe dönmeyi, gün yüzünü zor görürdü paşa hazretleri.

  • "almanya'da oturan ali candan, 26 temmuz tarihinde uçakla geldikleri elazığ havalimanı'nda oy kullanmak istediğini, ancak sandık görevlilerinin kendisine "oy kullanmışsınız" dediğini iddia etti. oy kullanmış gibi gösterildiğini öne süren candan, başka kişilerin kendileri yerine oy kullanacağını iddia ederek, cumhuriyet savcılığına hem de ysk'ya suç duyurusunda buldu."

    tüm dünyada bu sahtekarlığı yapanın "akp" olmadığını iddia edecek insan var mıdır acaba? (akit ve habervaktim sayılmıyor)

    link

  • süper bir şirinlemece.

    "sarıldım yattık uyuduk. battaniyemle çok mutluyuz ^^"
    "bana sevgi şarkısı söyledi, sonra sıcacık bir mutluluk verdi. yaşasın kettle! ^^"

    hay ben senin o tatlılığına gömüyüm. şeker.
    süper olay.

  • inanmak istemiyorum. hakkında entry girecektim uzun uzun ama toparlamayı bekliyordum.

    görüp görebileceğiniz en samimi insandı kendisi. facebook'dan takip edenler bilirler. yeni gitarı gelince de, kedilere kartondan ev yapınca da büyük bir mutlulukla video çekip yollardı. genç bir grupla ankara'da sahne alacaktı. grubun bir elemanına yaptığı bon jovi düzenlemesini gösterdiği video vardı. baya baya heyecanlı. orda bile anlardınız nasıl biri olduğunu. yılların gitaristi adam 20 yaşında bir çocuğa düzenleme dinletirken heyecandan konuşamıyor düşünün.

    bu adam türkiye'deki en yetenekli gitaristlerden biriydi. rock'n roll'u doğru zamanda doğru yerde yaşamış. awesome john olarak nam salmış. bir temsilde jimi hendrix'i oynamış. buna rağmen egonun zerresi yok. iki sohbet etseniz anında geri dönerdi size. şimdiki burnundan kıl aldırmayan müzisyenleri görünce değeri daha da iyi anlaşılıyor.

    mutlu bir insandı. içinde nefret bulundurmayan bir insandı. popülerliği sevmeyen bir insandı. müziği seven bir insandı. müthiş bir gitaristti. türkçe söz yazdığı still got the blues şarkısındaki tonu gary moore kadar iyidir mesela.

    yazmakla bitecek gibi değil. gerçekten çok üzgünüm. dünyadan bir tane daha iyi insan, bir tane daha gerçek müzisyen ayrıldı. hiç inanılası gibi gelmiyor. başı sağolsun herkesin.

  • özellikle lpg'li araç kullanan sürücüler için elzem bir konudur. şöyle ki:
    araç ilk çalıştırma esnasında benzinle çalışmaya başlar. motor soğutma suyu belirli bir sıcaklığa ulaşana kadar lpgye geçiş olmaz. motor su sıcaklığı uygun değere geçince lpg yakıtına otomatik geçiş yapılır ki bu dediğim olay yeni nesil enjektörlü motorlar için geçerli bir durumdur. eski nesil karbüratörlü motorlarda bu durum sürücünün şahsi tercihine bağlı olarak manuel kumanda edilebilir.
    sürekli lpg ile çalışan bir araçta (günümüz türkiye'sinde her 100 lpg'li aracın en az 95i bu şekilde kullanılır)
    motor lpg ile çalışır vaziyette iken, benzine her hangi bir ihtiyaç yokken bile ilgili motorun orijinal çalışma mantığı benzine göre düzenlendiği için benzin pompası sürekli çalışır haldedir. benzin pompasının kullanılmasına ihtiyaç olmadığı halde çalışır durumda olması uzun vadede lpg'li araçlar için arıza olarak geri dönüş sağlar. bu tür bir arıza ile karşılaşmamak için yapılması gereken en önemli kullanıcı tedbiri , araç deposunda mümkünse asgari çeyrek deponun üzerinde benzin bulundurmak ve benzin pompasının sürekli çalışmasından kaynaklı olarak ısınarak bozulmasının önüne geçebilmektir. depoda ne kadar çok benzin varsa benzin pompası içinden geçen düşük sıcaklıktaki benzin miktarı da o kadar fazla demektir. tersini düşünürsek depoda 2 lt benzin var ve benzin pompası sürekli olarak bu 2lt benzini devridaim yapacak ve düzenli olarak aşırı ısınmaya maruz kalacaktır. öte yandan bu türden arızaların önüne geçebilmek adına araç lpg de çalışır iken benzin pompasının çalışmasını engellemek için röle koymak gibi değişik ve mantıklı uygulamalar mevcuttur.
    dizel araclarda ise durum benzindekinden farklılık arz eder. tek tür yakıt sistemi ile çalıştığı için dizel araçlarda mazot pompasının ısınması haricinde depo dibindeki tortular ve hava yapma riski gibi riskler mevcuttur. özellikle sürekli inişli çıkışlı yollarda yapılan seyahatler dizel araçlarda da çeyrek deponun üzerinde yakıt bulundurma gerekliliğini ispatlayan durumlardır.
    aracın kullandığı yakıttan bağımsız olarak depoyu sürekli dolu tutmanın bir diğer avantajı ise özellikle yaz aylarında daha çok gözlenen depodan yakıt buharlaşmasını minimuma indirmektir. sürekli kullanılmayan araçlarda depoyu full doldurmanın yakıt buharlaşmasını azalttığı tecrübe edilmiştir. öte yandan sürekli olarak 10-20 liralık benzinle gezen araçlarda bu buharlaşmanın daha fazla olduğu bilinen bir gerçektir.
    yine bir dipnot olarak eklemek gerekirse, aracınıza hangi yakıtı alırsanız alın ancak yakıt aldığınız zaman dilimindeki sıcaklığa dikkat edin. özellikle yaz kış farketmez mümkünse araç deponuzu gece yarısı saatlerinde yani günün en düşük sıcaklığının olduğu saatlerde doldurmayı tercih edin. çünkü benzin istasyonlarındaki yakıt doldurma prensibi litre bazında bir ölçüm tekniğine dayalıdır. düşük sıcaklıkta görece olarak daha çok veya daha zengin yakıt almış olacağınızı göz önünde bulundurunuz.
    en nihayetinde son söz olarak ister dizel ister benzinli olsun aracınızda kısa ve uzun vadede sorun yaşamak istemiyorsanız mutlaka çeyrek deponun üzerinde yakıt bulundurunuz.
    sağlıklı, kazasız ve belasız mutlu sürüşler dilerim.

  • bana dava açan başbakandır. bugün gerekçeli karar açıklanmış, ben de cumhuriyet gazetesinden öğrendim:

    http://www.cumhuriyet.com.tr/?hn=356270

    --- spoiler ---

    mahkeme yargıcı mustafa kara, gerekçeli kararını açıkladı. kararda, politikacılara hoşgörülü olmaları mesajı verildi. kararda; referandum öncesinde erdoğan dahil tüm siyasi parti temsilcilerinin siyasi eleştiri kapsamında birbirlerini sık sık eleştirdiğini anımsatan kara, “siyasetin doğası gereği de bu ‘sert, kırıcı ve incitici’ eleştiler karşılıklı olarak tolere edilmiş ve hiçbir siyasi tarafından da hakaret olarak değerlendirilmemiş ve katlanılmıştır” dedi.

    aihm ve yargıtay’ın düşünce özgürlüğü konusundaki kararlarına dikkat çeken kara, şunları kaydetti:

    “sanığın yazı içeriği kaleme aldığı düşüncelerin ifade ve eleştiri özgürlüğü sınırları içerisinde kaldığı, siyasi bir kişilik olarak toplum önünde bulunan ve her söz ve davranışının kamunun eleştirisine açık olduğu kabul edilen müştekiye ve müştekinin genel başkanı olduğu partiye hakaret kastı ile hakaret etmediği kanaatine varılmıştır.”

    --- spoiler ---

    mutlu olduğum bir başka nokta da şu: benim dava, benimki gibi (sırf blog yazıları değil, twitter ve facebook paylaşımları gibi) eleştirilere açılan davalarda emsal olarak gösterilebilecek.

  • o manken arkadaşların gerçek hayatta başörtüsü taktığı yanılgısına düşen kişi beyanı

  • erdoğan'ın kılıçdaroğlu karşısında 35.4 alırken mansur yavaş karşısında 41.4 alması bu güne kadar yapılmış en başarısız manipülasyon denemesidir.