hesabın var mı? giriş yap

  • burak yılmaz, arda turan, umut evirgen, oğuzhan koç, ibrahim büyükak. olayın kadrosuna bak amk, sıfır bir bölümü gibi. tüm apaçiler, yandaşlar toplanmış.

    gelen yogun mesajlar üzerine ekleme: +1 murat dalkılıç.

  • ''öküzüm büyük olsun da varsın çekmesin'' mantığıyla yapılmış bir havalimanıdır.

    şark kafası işte işlevine bakmadan her şeyin en büyüğünü istiyor ve en büyüğün en iyi olacağını düşünüyor.

    yazık.

  • (bkz: tuz)
    harbi lan bunu hangi manyak denizden ya da kayadan elde edince tadına bakıp beğendi? hadi beğenmeyi bırak yediğim şeye biraz dökeyim dedi? ulan yediğim her şeyde biraz eksiklik var o da bu dedi? harbi merak ediyorum.
    rakı ve viski konusuna hiç girmiyorum.

  • şekerin iyisi de zararlı, kötüsü de zararlı olabilir. lakin bir firmanın pancar şekeri üzerinden reklam yapıp, premium olmayan ürünlerine glikoz şurubu katması, "ama glikoz şurubu var" diyince de "e pancar da zararlı ehühehe" demesi nereden baksan tutarsızlık, nereden baksan ahmakça. biz çıkıp da hede marka gofret glikoz şurubu kullanıyormuş diyor muyuz? kullandığını biliyoruz, o da kullanmıyorum demiyor, pancar şekeri kullanıyorum gibi bir iddiada bulunup müşteri çekmiyor.

    adam mı seviyorsunuz siz?

    linki de tekrardan vereyim: http://i.imgur.com/okxufy7.jpg

    edit: bak güzel kardeşim. pek anlamıyorsun, tekrar anlatayım. sen "pancar şekeri kullanıyorum" diye firmanın reklamını yapıyorsan, senin ürünlerine glikoz şurubu koyma lüksün yoktur. damlasını bile koyamazsın, koymamalısın. tamamını pancar şekeriyle yapar, gerekiyorsa da pahalıya satarsın, isteyen alır, isteyen almaz. "niye pahalı" diyene de "çünkü tamamen şeker kullandım" der kapağı verirsin.

    tek bir ürününde bile glikoz şurubu kullanıp ucuza mal etmek derdindeysen o zaman da çıkıp firmanın reklamını "pancar şekeri kullanıyorum" diye yapamazsın, yapmamalısın. istiyorsan firmanın değil, sadece glikoz şurubu kullanmadığın o ürünün reklamını "pancar şekeri kullanıyoruz" diye yapabilirsin, bunda bir sakınca yok.

    ama sen "torku firması" pancar şekeri kullanıyor diye reklam yapar, sonra da ürünlerine glikoz şurubu katarsan bunun bahanesi yok. bunun adı ticarette sahtekarlık, yalancılık olarak geçer. pancar şekerinin de aynı derecede zararlı olması veya ağaç dikip orman yapman seni bu konuda haklı çıkarmaz, tüketiciyi yalan reklamla kandırma hakkı vermez. bu kadar basit.

    ürünlerini sevmiyor, bok atıyor falan da değilim. ben sadece kandırılmak, aptal yerine konulmak istemiyorum o kadar. televizyonda "pancar şekeri pancar şekeri" diye reklamını görüp de "oh lan helal torku'ya" diyip oğluma aldığım gofretinin üstünde "glikoz şurubu" yazısı görmek, adama ayakta sikilmiş hissi yaşatıyor çünkü.

    edit 2: torku "%100 pancar şekeri" diye reklamı torku banada için yapıyor denmiş aşağılarda. hayır canım kardeşim, "torku firması" için yapıyor. televizyon reklamı da var. şimdi arayıp bulma şansım yok. lakin resmi internet sitesinde, bizzat yukarıda linkte fotoğrafını verdiğim gofretin de bulunduğu ürün gamının en üstünde kab-bak gibi yazıyor bu iddiaları.

    resmi site: http://www.torku.com.tr/urunler/liste/cikolata
    caps: http://i.imgur.com/og3n1sr.jpg
    caps: http://i.imgur.com/yfsbytx.jpg

    edit: ahaha yukarıda caps'i bulunan resmi sitedeki "gdo'suz ve yüzde 100 pancar şekerinin hammadde olarak kullanıldığı torku çikolata" ibaresi "pancar şekerinin hammadde olarak kullanıldığı torku çikolata" olarak değişmiş. ne kadar da güzel. pancar şekerinin yüzdesi de yok, "gdo'suz" ibaresi de. yani içine %99 glikoz şurubu, %1 pancar şekeri katsan bile doğru oluyor bu ifade. algı yönetimine gel. gdo kısmına hiç değimiyorum bile.

  • geçtiğimiz hafta 117. yılını kutlayan variety dergisi, bu vesileyle editör, yazar ve eleştirmenlerden oluşan 30 kişinin oylarıyla sinema tarihinin en iyi 100 filmini listeledi.

    100. the graduate (1967) - mike nichols
    99. 12 angry men (1957) - sidney lumet
    98. women on the verge of a nervous breakdown (1988) - pedro almodóvar
    97. alien (1979) - ridley scott
    96. a hard day’s night (1964) -richard lester
    95. toy story (1995) -john lasseter
    94. bridesmaids (2011) -paul feig
    93. le samouraï (1967) -jean-pierre melville
    92. pink flamingos (1972) -john waters
    91. scenes from a marriage (1974) - ıngmar bergman
    90. the shining (1980) - stanley kubrick
    89. belle de jour (1967) - luis buñuel
    88. malcolm x (1992) -spike lee
    87. the sound of music (1965) -robert wise
    86. close-up (1990) -abbas kiarostami
    85. natural born killers (1994) -oliver stone
    84. pan’s labyrinth (2006) -guillermo del toro
    83. kramer vs. kramer (1979) -robert benton
    82. parasite (2019) - bong joon ho
    81. the dark knight (2008) - christopher nolan
    80. pixote (1980) -hector babenco
    79. waiting for guffman (1996) - christopher guest
    78. jeanne dielman, 23, quai du commerce, 1080 bruxelles (1975) - chantal akerman
    77. goldfinger (1964) - guy hamilton
    76. the tree of life (2011) - terrence malick
    75. boogie nights (1997) - paul thomas anderson
    74. my neighbor totoro (1988) -hayao miyazaki
    73. ıntolerance (1916) - d.w. griffith
    72. breaking the waves (1996) - lars von trier
    71. my best friend’s wedding (1997) - p.j. hogan
    70. 12 years a slave (2013) - steve mcqueen
    69. beau travail (1999) - claire denis
    68. king kong (1933) - merian c. cooper, ernest b. schoedsack
    67. bicycle thieves (1948) - vittorio de sica
    66. paris ıs burning (1990) - jennie livingston
    65. a man escaped (1956) - robert bresson
    64. carrie (1976) - brian de palma
    63. bambi (1942) - james algar, samuel armstrong, david hand
    62. dazed and confused (1993) - richard linklater
    61. the passion of joan of arc (1928) - carl theodor dreyer
    60. moulin rouge! (2001) - baz luhrmann
    59. vagabond (1985) - agnès varda
    58. e.t.the extra-terrestrial (1982) - steven spielberg
    57. brokeback mountain (2005) - ang lee
    56. rosemary's baby (1968) - roman polanski
    55. pather panchali (1955) - satyajit ray
    54. the road warrior (1981) - george miller
    53. ın the mood for love (2000) - kar-wai wong
    52. the general (1926) - clyde bruckman, buster keaton
    51. apocalypse now (1979) - francis ford coppola
    50. breathless (1960) - jean-luc godard
    49. the texas chain saw massacre (1974) - tobe hooper
    48. the piano (1993) - jane campion
    47. mean streets (1973) -martin scorsese
    46. notorious (1946) - alfred hitchcock
    45. titanic (1997) - james cameron
    44. l'avventura (1960) - michelangelo antonioni
    43. shoah (1985) - claude lanzmann
    42. moonlight (2016) - barry jenkins
    41. the wild bunch (1969) - sam peckinpah
    40. fargo (1996) - joel coen, ethan coen
    39. some like ıt hot (1959) - billy wilder
    38. lawrence of arabia (1962) - david lean
    37. annie hall (1977) - woody allen
    36. on the waterfront (1954) - elia kazan
    35. the silence of the lambs (1991) - jonathan demme
    34. stagecoach (1939) - john ford
    33. 8½ (1963) -federico fellini
    32. vertigo (1958) - alfred hitchcock
    31. network (1976) - sidney lumet
    30. the empire strikes back (1980) - ırvin kershner
    29. double ındemnity (1944) - billy wilder
    28. city lights (1931) - charles chaplin
    27. bonnie and clyde (1967) - arthur penn
    26. the 400 blows (1959) - françois truffaut
    25. bringing up baby (1938) - howard hawks
    24. tokyo story (1953) - yasujirô ozu
    23. the apartment (1960) - billy wilder
    22. chinatown (1974) - roman polanski
    21. gone with the wind (1939) - victor fleming, george cukor, sam wood
    20. blue velvet (1986) - david lynch
    19. the godfather part ıı (1974) - francis ford coppola
    18. persona (1966) - ıngmar bergman
    17. nashville (1975) - robert altman
    16. casablanca (1942) - michael curtiz
    15. sunrise: a song of two humans (1927) - f.w. murnau
    14. do the right thing (1989) - spike lee
    13. the rules of the game (1939) - jean renoir
    12. goodfellas (1990) - martin scorsese
    11. singin’ in the rain (1952) - stanley donen, gene kelly
    10. saving private ryan (1998) - steven spielberg
    9. all about eve (1950) - joseph l. mankiewicz
    8. ıt’s a wonderful life (1946) - frank capra
    7. 2001: a space odyssey (1968) - stanley kubrick
    6. seven samurai (1954) - akira kurosawa
    5. pulp fiction (1994) - quentin tarantino
    4. citizen kane (1941) - orson welles
    3. the godfather (1972) - francis ford coppola
    2. the wizard of oz (1939) - victor fleming, george cukor, mervyn leroy
    1. psycho (1960) - alfred hitchcock

  • latin alfabesindeki ile aynı yazılıp okunan harfler: a, e, k , m, o, t

    burada kafanızın karışmaması için dikkat etmeniz icap eden ufak bir ayrıntı şu: kiril alfabesinde küçük 't' harfi, bazen kıvrımlı 'm' şeklinde yazılır ancak t'dir o. zira hakiki 'm' harfi kiril alfabesinde kıvrımlı değil, keskin bir m olarak yazılır. şekil a'yı inceleyebilirsiniz.

    şimdi sırada, latin harflerine benzeyen ancak farklı seslere karşılık gelen harfler var.

    büyük 'b' diye yazılır -> 'v' okunur
    büyük 'h' diye yazılır -> 'n' okunur.
    'p' diye yazılır -> 'r' okunur.
    'c' diye yazılır -> 's' okunur
    küçük 'y' diye yazılır -> 'u' okunur.
    'x' diye yazılır -> 'h' okunur.

    hepimiz yunan alfabesine okul yıllarımızda karşılaştığımız bilimsel sembollerden ötürü az çok aşinayızdır. iyi haber: kiril alfabesinde, yunan alfabesindeki harfler ile benzeşen harfler de mevcut.

    büyük gama diye yazılır -> 'g' okunur.
    büyük fi diye yazılır -> 'f' okunur.
    pi diye yazılır -> 'p' okunur

    tebrikler, hiç efor sarf etmeden 15 harfi cebe attınız bile.
    diğer harfler de bunlar:

    b
    z
    j
    ya
    yo
    i
    y
    l
    d
    ts
    ç
    ş
    şt
    e (bu e'yi telaffuz ederken ağzınızı biraz daha geniş açın)
    yu

    bunların haricinde, soft sign,hard sign ve bl gibi telaffuz edilmeyen harfler var. buyrun size açıklamaları: soft sign ve hard sign + bl.

    peki kiril alfabesi bilmenin size ne faydası mı olacak? gittiğiniz tüm slav ülkelerinde etraftaki tabelaları rahatlıkla okuyabileceksiniz. "bilmediğim bir dildeki yazıyı okusam ne olur?" demeyin. slav dillerinde eski fransızcadan ve ingilizceden geçme olduğu için anlayabileceğiniz bayağı sözcük var. mesela rusya'ya da gitseniz, makedonya'ya da gitseniz information "informatsiya"dır. elbette belarusçadan bulgarcaya, bulgarcadan sırpçaya ufak değişiklikler olabilir lakin diğer dillerden geçme olan "internet" gibi global kelimeleri yine de okuyunca anlarsınız. ilaç almanız gerektiği zaman, almancadaki apotheke sözcüğünden slav dillerindeki apteka'nın eczane olduğu çıkarımını rahatlıkla yapabilirsiniz. öğrenmekte fayda vardır, zira yalnızca 15-20 dakikanızı ayırmanızı gerektiren basit bir yatırım.

    edit: bazı harflerin ülkeden ülkeye değişiklik gösterebildiğini not etmekte fayda var, sonraki entrylerde ayrıntılar verilmiş.

  • babası bu yöntemi uygulayan bir arkadaşım geçen hafta 35 yaşına girdi.

    bu yaştan sonra geri de çekemiyorlar.

  • şu şekilde tahlil edilebilecek şarkı sözü;

    aşk bu kızılötesi: şair burada aşkın kızıldan da, yani kandan da öte olduğunu söylüyor ve bunu ifade ederken "kızılötesi" kelimesini kullanarak harika bir kelime oyununa imza atıyor.

    yaralı müzesi: yine aşk'ı tanımlarken kullandığı bir ifade. aşka düşen herkesin yaralandığını ve dönüp dolaşıp bu yaralı müzesinde yerini aldığını anlatıyor.

    hareket edemem: şairin kendisi de aşktan yaralananların sergilendiği yaralı müzesinde ve bu müze öylesine kalabalık ki, şair içeride hareket edemiyor, belediye otobüsü gibi!

    şimdi tüm ekşici piçler serdar ortaç'dan özür dilesin.

  • bunu elestiren hangi evrende yasiyor merak ettiren, netflix evreni mi bu?

    dunyanin her yerinde, ufak buyuk butun sirketlerde, sirket icinde ayni ekipte calisan kisilerin gonul iliskisi varsa insan kaynaklarina bildirmesi istenir. nedeni de dusunebilen her canli icin cok basit. gonul iliskisi is iliskisiyle karismasin diyedir.

    adamlar isten cikarmiyor, soyleyin magazanizi degistirelim demis.

    ne var bunda elestirecek? haberin girisinden bile bok at izi kalsin haberciligi oldugu bariz.

  • "atatürk dahili ve harici bedhahlarımız olacağını söylemişti de, halkla bu kadar taşşak geçeceklerini hiç söylememişti..."