ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
artık başörtümle öğretmenlik yapabiliyorum
-
belediye seçimleriyle alakası ne abi. ayıp değil mi şimdi bu? dini kullandığınızın en aleni kanıtı değil mi?
hayata dair iç burkan detaylar
-
sene başında yeni tanıştığım öğrencilere flüt tutmayı gösterirken en öndeki öğrencimin sol elinin küçük parmağını da kullandığını gördüm, uyardım. çocuk geveledi. neden geveliyor diye dikkatlice bakınca anladım ki sağ elinin bir parmağı eksik ve bunu gizlemeye çalışırken ben de onu uyarmışım, bir şey diyemiyor, bir yandan da eziliyor yanlış tuttuğu için. o an dedim allah'ım ne olur bir dakika öncesine dönelim ve ben bu çocuğu uyarmadan önce bu ince ayrıntıyı görmüş olayım. ama olmadı tabii. gözler doldu, boğaz düğümlendi, diğerlerine çaktırmamaya çalışılarak göz kırpıp "süpersin böyle devam et" denildi ama ne fayda. her şeyi geçtim, o çocuk eksik parmağıyla bütün bir dönem en zor parçaları bile flütle çalmaya uğraştı, oysa kıytırık(!) müzik dersi işte.
demem o ki hatırlandığında bile göz dolduran, iç cızlatan detaylardır.
24 pkk'lının kimyasal silahlarla katledilmesi
-
dağlarda bu kadar insanın su savaşı yaptığını, yakalamaç falan oynadığını zannedenlerin feryadı. be adam, o 2 pkk'lının kafası neden yok biliyor musun? çünkü tepelerinden uçan uçaklar bomba yağdırıyor, havanla vuruluyor, top ateşiyle dövülüyor.
sağlam kafa mı kalır, hasarsız vücut mu kalır?
pkk mayını döşediğinde adam iç kanamadan mı ölüyor sanıyorsunuz?
parçası bulunmayan şehitlerin boş tabutları evlerine gönderilirken hiç vahşet, hiç insanlık suçu ve uluslararası hukuk sikinizde değil?
ağzının orta yerine sıçtıklarım.
ev arkadaşı diyalogları
-
-aloo
+acildeyim gel beni al
-noldu
+ciğerlerime su kaçtı
-nasıl yaa
+yüzme kursunda ayaklarımı yukarda tutamıyorum diye kollukları ayağıma bağladım
roll
-
inatla çıkarmaktan bıkmadıkları deli işi bir dergidir. alışılmadık bir sayfa düzeni cesaretiyle cıkmıştır. görselliğin yaraticilikla buluşmasıdır.
20 yıl öncesinin hey dergisine birikim dergisinin entellektüel tütsüsünü karıştırın alın size roll dergisi.
cogu kez bir muzik dergisi oldugunu unuturak okuyabilirsiniz. sosyolojisyse sosyoloji, felsefeyse felsefe, arabesk ise arabesk, jazz ise jazz, hayat ise hayat.
meksika'da yere çakılan kuş sürüsü
-
bir reddit kullanıcı olayı güzel anlatmış. buyursunlar:
"bayağı doğan veya boz doğan gibi yırtıcı kuşlar sığırcık gibi belirli kuş türlerini kovalarken bu kuşlar bir araya gelerek flocking ya da murmuration (mırıltı) adı verilen büyük bir grup oluştururlar. mırıltı hareketi, ölçeksiz korelasyon adı verilen olgu ile kontrol edilir.
temel olarak, gruptaki her kuş yanındaki kuşun hareketine tepki verir ancak sürünün lideri ya da yönü yoktur. dolayısı ile sürü kovalayan yırtıcıdan o kadar kuvvetli bir şekilde kaçabilir ki, kuşların bireysel tepkileri sürü içerisinde birikerek olüm dalışına giden sürece sebep olur. oldukça karmaşık bir sürü davranışı olan mırıltı hareketinde aksaklık olması oldukça yaygındır. çarpacak sert bir zemine yeterli uzaklıkta olduktan sonra bu aksaklıklar problem olmaz. zemin yakın ise videodaki gibi sonuçlar doğurur."
kaynak: u/finchdad
bright osayi samuel
-
trabzon’un sahibi ve sefiridir.
üç beş kişiyi tek başına indirmiştir. 30 bin kişiye racon kesmiştir. son kabadayıdır.
yaran inci sözlük entry'leri
-
başlık: bedelli askerlik
sen şehit oğlusun incitme yazıktır atanı,
ver 18 bin lira fukara kurtarsın vatanı.
yeni araba satın aldığını sosyal medyadan duyurmak
-
arabamı satarken anahtar pozu için ısrar etmişti sattığım eleman.facebookta paylaşacakmış ben ona anahtarı verirken altına da ailemizin yeni üyesi kırmızı boğa * falan yazıcam dedi.ben de borç harçtan sattığım için zaten kardeş uzatma aldın işte ne resmi dedim.daha sonra adam gel bi yemek söyliyim ama şu resmi çekinelim demişti.ben de hayatımın ilk reklam anlaşmasını 1.5 et dönere yapmış oldum.
yazarların kendilerini anlatan en iyi film repliği
üniversitelerden siyaseti tamamen temizlemek
-
üniversitelerden siyaseti temizlemek yerine ilkokuldan itibaren "farklı düşüncelere saygı" diye bir ders koyalım. daha çok işe yarayacaktır.
8 yıl sonra gelen edit: başlık başa. yazar tüymüş ya da uçurulmuş.