ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
neden sevgilin yok sorusuna alternatif cevaplar
-
(bkz: kader kısmet nasip üçgeni)
deney yaparken anneannenin gazabına uğrayan çocuk
-
bedirhan umarim allahumme salli diye soylene soylene uzaklasan anneanneyi cok kafaya takmaz.turk bayrakli balon, erikli su, cay tabagina oturtulmus mum ve cakmak, evde bir bilimsel deney icin kullanilabilecek ne varsa toplamis gelmis. merhaba arkadaslar ben bedirhan diye lafa girip bidi bidi deneyini bi guzel anlatmis. bi cocuk yetistirme ozurlu yuzunden cesareti kirilmamistir, mutfaktan su kapip gelmistir bence
gözlüksüz lenssiz mükemmel gören insanlar
-
35 yaşındayım ve şimdiye kadar güneş gözlüğü bile kullanmamış bir insan olarak ormanda 10 kaplan gücünde görüyorum. hiç kıskanmaya gerek yok, herkesin bir defosu vardır.
geçen çarşamba uyandığımda sol kulağım tıkanmıştı, grip olduğumu sandım. perşembe günü tıkanıklığa çınlama ve uğultu eşlik ediyordu, su kaçtı zannedip çıkarmaya uğraştım. cuma günü sol kulağımdan kendi sesimi bile duyamadığımı fark edince hastaneye koştum. ani işitme kaybı adında bir hastalık geçiriyorum. kortizon, hiperbarik oksijen tedavisi, odyometri sonuçları, dengesizlik, halsizlik, baş dönmesi...
bir günde sağır oldum. düzelir miyim? kimse bilmiyor.
her gün 15-20 kişi ile beraber denizaltı görünümlü basınçlı bir odada, 2 saat boyunca oksijen maskesiyle oturup kulaklarımdaki basıncı eşitlemeye çalışıyorum. kemik hastaları da var, işitme yerine bir sabah kalkıp gözlerinin görmediğini fark edenler de, beyin tümörü nedeniyle tedaviye girenler de...
bence gözlük havalı bir şey, işitme cihazı pek o kadar değil.
orta doğu teknik üniversitesi
-
şu okulu caltech'le princeton'la falan karşılaştıran kişi tamamen kötü niyetlidir. princeton'ın 2012 itibariyle gelirleri yaklaşık 17 milyar dolar, caltech'in ise 1.75 milyar dolardır. princeton 1746'da, caltech 1891'de kurulmuştur. fakir bir ülkede devlet eliyle 1956 yılında kurulup bu noktaya gelebilen, dünya çapındaki çeşitli listelerde sürekli yükselmekte olan bir üniversiteyi aşağılamaya kalkışmak ise kötü kalplilikten başka bir şey değildir.
kendisiyle benzer geçmişe sahip ve fakir bir ülkeden bu noktaya gelebilmiş okulları karşılaştırın lütfen, ki doğrudüzgün bulamayacaksınız. rica ediyorum şuradaki times higher education'ın "reputation" bakımından ilk 100 sıralaması sizin için dünya üniversitesi olmak için ne kadar geçerlidir bilmiyorum, zira anladığım kadarıyla 17 milyar geliri olan okullarla bir tutulması gerekiyor bu okulun. ama bir bakın bulunduğu listedeki diğer ülkelere ve okullara ve bu okulların tarihlerine. ama işte kötü niyetlisiniz, ne desek, ne açıklasak boş.
http://www.timeshighereducation.co.uk/…/range/51-60
bülent ersoy show'un yayından kaldırılması
-
bugün açıklanan olaydır. yapımcı kaprislere daha fazla dayanamayacağını açıklamış.
ayrıca (bkz: benim başörtülü abimi işten attılar)
ekşi sözlük isyanına katılmayan yazar profilleri
-
kendi gibi düşünmeyenleri aklı sıra sınıflandırıp bu sınıflandırmalara da küçümseyici tanımlar yakıştıran aşırı uçlarda gezinen bir embesilin serzenişinden ibaret olan profillemedir.
çünkü herkes illa bu embesil gibi düşünmek zorunda. zo-run-da. anlamadınız galiba.
meyve dünyasının kralı
-
erişilebilirlikte (yaygınlık ve ucuzluk) -> elma
sağlıkta -> elma
bal gibi meyve yemek için -> incir
tat standardı (lezzetin tekrarlanabilirliği) -> muz
mutluluğa etkisi & coşku faktörü -> yeşil erik
ağızda bıraktığı his (patlaması, suyu, lezzeti) -> nar
serinlemek için -> karpuz
lezzetinin zirvesindeyken en güzel olan meyve -> kavun
jüri özel ödülü -> şeftali
26 nisan 2016 elektrik kesintileri
-
kahvedeki akp'li dayı ile kahvedeki gençler arasında ilginç bi diyalog yaşanmasına sebep olmuştur. her şeyin özeti aslında.
kad: kahvedeki akp'li dayı
g: gençler
g: ulan yine elektrik kesildi. böyle işin ben.....
kad: bu hükümet size 364 gün elektrik sağlıyor, bir gün kesilse çok mu.
g: ama dayı dünde kesilmişti elektrik.
kad: eee hadi 2 gün diyelim, ne olcak.
g: ya kaç oldu bu ay. en az onuncu kez kesiliyor.
kad: yatın kalkın dua edin, tayyip yokken bu millet gaz sırasında beklerdi. şimdi her yer sabah akşam ışıl ışıl maşallah.
g: neresi ışıl ışıl dayı? görmüyon mu her yer karanlık işte.
kad: bak işte bize ceryan geldiğinde dua etmeyi öğretiyor. hey kurban olduğum tayyip. çok büyük adam hakkaten.
g: .........
bu kafayı yenemezsiniz, boşuna uğraşıp yormayın kendinizi. kafa beton kafa.
sevgiliyle ıssız adaya taşınmak
-
15 yaşındayken blue lagoon filmini izleyen ve bundan çok etkilenip 1989 yılında 18 yaşına basan martin popplewell adında bir genç tarafından pasifik okyanusundaki bir adada yapılan ve yıllar sonra 2001'de belgeseli çekilen proje. eleman bu projeye başladığında dünyanın bir çok ülkesinden gazeteciler ve muhabirler olayı izlemek için gelmişler. sonuç olarak belgeselden spoiler vermeyeyim ama olaylar hiç beklendiği gibi gitmemiş ve bir çok sürpriz yaşanmış.
kahramanlarımız sonuç olarak adada sadece 2 ay kalabilmişler ve evlerinin yolunu tutmuşlar. tabi ki 12 sene sonra belgesel için yeniden biraraya gelmişler ve eski günleri yadetmişler.
belgesele buyrun: https://www.youtube.com/watch?v=-qsxyz3he3m
bazı resimler:
http://www.martinpopplewell.com/…s/2013/12/b021.jpg
http://www.martinpopplewell.com/…ds/2013/12/b03.jpg
abimizin sitesi: http://www.martinpopplewell.com/
edit: belgesel açılmıyorsa "the real castaway" diye aratınca başka sitelerdeki versiyonları da çıkıyor. bende vpn var ve açılıyor ama bazı kişilerde açılmamazlık etmiş.
3 milyar avro verecekseniz hiç konuşmayalım
22 eylül 2021 kayserispor galatasaray maçı
-
20 yıl önce tuğla gibi büyük, hesap makinesi gibi tuşlu cep telefonları vardı, bugün iphone 13 var, samsung s21 var.
süpürmek için açması 5 dk süren bordo süpürgeler vardı, bugün dyson v11 var.
100 km’de 15 litre yakan atmosferik motorlu arabalar vardı, bugün yarı hibrid 4.5 litre yakan araçlar var.
20 yıl önce fatih terim vardı, bugün hala fatih terim var. yetmedi mi artık mınakoyum!
kaçırılan otobüsün peşinden eve kadar koşmak
-
otobüstekilerin size simit atmasıyla daha da pekişebilecek bir aktivite.