ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
sinemada seyredilen ilk film
-
kardeşim 6 yaşında iken arkadaşlarıyla ninja kaplumbağalar'ı izlemeye gitmişti sinemaya. sinema evin hemen yakınındaydı, ancak evden çıktıktan bir saat sonra döndü bunlar:
- ne oldu erken döndünüz?
- elektrikler kesildi abi..
- ha nasıl yani?
- ceryanlar gitti.
- hmm....
(bkz: 10 dakika ara)
sahibinden.com
-
araba ilanlarının özeti buradaki iki ilandır:
http://www.pertdunyasi.com/…43316.html#.vegde_msxyv
http://www.sahibinden.com/…nal-full-181914022/detay
eğer linkler silinirse;
http://i.imgur.com/opt6chp.png
http://i.imgur.com/1mockgj.png
ali yiğit buruk
-
lösemi denen illeti yenmiş gül yüzlü bir çocuk. babası ve annesinin içi titriyordur ona bakarken. florya'ya sevgi ve umut getirmiş, taraftarın sevgilisi olmuştur.
ali yiğit'i gördükçe lösemiden kaybettiğim oğlumu hatırlıyorum. en büyük hayalim onunla birlikte galatasaray maçlarına gitmekti ama yarım kaldık. yarın molde maçında 3,5 yaşında bir çocuğun artık giyemeyeceği forması ile tribünde olacağım, maç sonu ali yiğit üçlü çektirirken oğlum çektiriyormuş gibi mutlu olacağım.
unutmadan; bu çocuğun 14 yaşına kadar gördüğü zorluğu koca koca insanlar ömürleri boyunca görmemiştir. çok görmeyin gözündeki ışıltıyı.
erkek sünneti yasaklansın kampanyası
-
bu konuda çok uzun süredir fikrim sabittir
kendi ayağıyla gelip ben sünnet olmak istiyorum diyen erişkin bir bireye yasaklanmasın tabii ki, neden yasaklansın ki.
ama bilgilendirilip onam alınacak yaşta olmayan bir çocuğun bedeni hakkında ailesinin karar verip sünnet yaptırması yasaklanmalıdır
çocuk cerrahı olsaydım da tıbbî sebeplerle yapılan zorunlu sünnetler hariç, böyle bir müdahaleyi asla yapmazdım.
edit: abi siz gerçekten ruh hastasısınız. insan hakkı, çocuk hakkı, vücut bütünlüğüne izinsiz müdahale gibi bir konu hakkında fikrimi yazıyorum; dırzonun biri mesaj atıyor diyor ki sünnetsiz mi seviyorsun. yok birader bence sorun değil de anan sünnetsiz seviyormuş, dedi ki yonca kızım senin takipçi sayın çok, bu kanayan yaraya bir parmak bassan. onun için yazdım.
19 haziran 2023 türkiye galler maçı
-
ömrü hayatımda sayısız maç izlemişimdir. milli takım maçlarında protokolün, bakanların hatta yayıncı kuruluşun genel müdürünün falan gösterildiği tek ülke türkiye olabilir. gerçekten kabile devleti ya. banane bakandan, federasyon başkanından, trt genel müdüründen. neden gösteriyorsunuz?
edit:imla
20 temmuz 2017 türkiye almanya krizi
-
almanya dışişleri bakanı sigmar gabriel'in açıklamalarıyla başlayan ve şansölye angela merkel'in açıklamalarıyla devam eden, henüz türkiye'nin yanıt vermediği, ciddi bir krizin başlangıcı olarak işaretlenmesi gereken gün.
kaynak
ne dedi gabriel, bakalım:
*türkiye'ye çok sabır gösterdik
*türkiye politikamıza yeni bir yön vermemiz gerekiyor
*türkiye sadece avrupa değerlerinden değil nato değerlerinden de uzaklaşıyor
*hukuki güvencenin olmadığı bir ülkede hiç kimseye yatırım yapması tavsiyesi veremeyiz
bunlar tabi, açıklamalarından sadece bir bölüm.
ve merkel de çıktı, dışişleri bakanını doğruladı. velhasıl türkiye için kötü sinyaller geliyor.
türkiye de yanıt vermiş. cumhurbaşkanlığı sözcüsü ibrahim kalın bakın ne diyor:
"bu talihsiz açıklamaların yaklaşan seçimlere yönelik iç siyaset yatırımı olduğunu düşünüyoruz"
kaynak
"kişi kendinden bilir işi" diyorum. gülünç.
flört dönemi angaryaları
-
karsi tarafi tanima ve karsi tarafa kendini tanitma arasinda gecen olaylar zincirinde ortaya cikan zirvalar butunudur.icinden geleni,icinden geldigi zaman yapamama,yapildigi takdirde karsi taraf ne dusunur sorunsallarini icinde barindirir.bayanlar icin ozetlemek gerekirse sayet;her bulusmadan once kuafore ugramak,3 gunde bir de manikur+kas olayina girmek.vucutta ufacik bir tuy goruldugunde hemen agdaya baslamak (adi ustunde flort donemi nereden gorecek aslinda oyle degil mi?ama yoo illa ki her sey tam olmali) eger yazsa ve koltuk altlari terlemisse telas icinde onu saklamak,her bulusmada ozellikle guzel olmaya calismak,sirf o cok begendi diye istenilmedigi halde topuklu ayakkabi giymek,atilan mesajlara ne kadar sure sonra mesaj atsam daha iyi olur sorularina cevap aramak..(hemen atarsam ustune cok mu dusuyor olurum,gec atarsam takmiyor gibi mi olurum)agizdan cikan her sozu tartarak konusmak,kasim kasilmak...aslinda flort donemi bir iliskinin en heyecanli zamanlaridir.bu gibi angaryalar bile sogutamiyor insani flortten.e ne de olsa her sey bu angaryalardan sonra basliyor.
mehmet topal'ın 2013'te giydiği kıyafet
-
mehmet topal'ın bile şaşkınlığını gizleyemediği kıyafet.
http://www.ajansspor.com/…b66656b66687a9381749e.jpg
tek gecelik ilişki
-
kutuplarda altı ay sürer.
gaziantep'te tacizci denilen adamın suçsuz çıkması
-
kontrolsüz güç, medya gücü ve şirret insanların gücü ile bir insanın hayatı nasıl karartılırın resmi.
kadının beyanı esastır saçmalığı konusunda daha önce defalarca insanları uyardık. anlamadan dinlemeden linç etmek.
yukarıda yazdıklarım tecavüz ya da tacizi normalleştirmek için değil sadece gerçekten süzgeçten geçirmek gerekliliği.
bu ülkede bir kadın ile iş/arkadaşlık/ilişki /aile bağları konusunda bir daha düşünmek gerekiyor sanırım.
kadının bir lafıyla hayatınız kararabiliyor.
(bkz: adalet herkese lazım)
https://mobile.twitter.com/…tus/1168125814229086209
“bu iş o kadar basit olmamalı.
geçenlerde 10 yaşındaki yeğenini taciz etti diye linç edilen bu adamın hikaeiyesini biliyor musunuz?
önceden ortak iken sonra ayrılıp kendi işini kurup işleri iyi gidince bunu çekemeyen yengesi gaziantep'in en işlek caddesinde kendisine randevu verip görüşmek istediğini iletmiş.
adam daha karşıdan görüldüğü an yengesi çığlık atıp milletin dikkatini çekip kızımı taciz etti diye bağırıyor.
ve herşeye balıklama atlamayı seven, sormayan, araştırmayan milletimiz adamı linç ediyor. en kötüsüde mahkeme yanlış anlaşılma oldu diyerek adamı serbest bırakıyor, şirret yengede elini kolunu sallayıp geziyor.
ha gerçi ne demişlerdi; "kadının beyanı esastır “
bahçeli'nin erdoğan'a sorduğu tarihi soru
-
erdoğan: kızım başörtüsü yüzünden amerika'da okumak zorunda kaldı...
bahçeli: oğlun da mı başörtülü???
anne replikleri
-
19 mayıs 2011 simav depremi üzerine geçen bir diyalog:
annem: uyumuyorsun değil mi?
g man: yok yok, beklerim ben siz yatın.
annem: ha iyi. bu arada deprem olursa ekşi sözlük'e yazmadan önce bizi uyandır. lütfen.