ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
fenerbahçe'nin gol yemeden içeri kaçamaması
-
üzgünüm ama ben bile yarıldım yani yuh mk.
edit: bjk
10 kasım 2014 rte'nin vefatı
-
senede 1 gün yasımız var, o'nu da bayrama çevirir..
400 evi olan adam
-
atası, dedesi çeviriyor arsayı içine bir gecekondu, seçim zamanı imar affı sonra müteahhide ver zincir reaksiyonu şeklinde devam eden sebepsiz, haksız zenginleşme silsilesi
geçmişten günümüze onlarca imar affı çıkmış, çöken, çeviren, kaçak kat çıkan onlarca kez ödüllendirilmiş, torununa kadar ödüllendirmişler adamı. sen ise bu barzonun sadece bir dairesini satın alabilmek için yıllarca çoluk çocuğunun rızkından kesiyorsun buna rağmen alamıyorsun belki de.
tapu kayıtları ülkedemizdeki en sağlam arşivlerdendir. bak arşive ilk sahiplenmeye ve tescile ulaş, sahiplenmesi bu şekilde ise ver buna iki daire sonra gerisini tokiye devredip vatandaşa uygun şartlarda sat. cebinden beş kuruş çıkmadan bir adam 400 daire sahibi oluyorsa burada özel mülkiyetden bahsedilemez, burada bir yanlış vardır.
bizim dedemiz hakka hukuka uydu diye cezalandırılmamız neden?
güvenle kaldır yerine flash diski çekip alan insan
-
bana okuduğum bir sözü anımsatmış başlık
(bkz: life is too short to remove usb safely)
yani diyor ki amerikan dayılar, hayat usb'yi güvenle kaldırmak için çok kısa.
bana şimdi o tabelayı buldurmayın üşendim.
edit: üstad drdolantin üşenmemiş gönderdi sağolsun görsel
debe editi: qızlar eqlemesin.
kıçlarından yeni bir kurtuluş günü oluşturuyorlar
-
yunan mağlubiyeti epey zoruna gitmiş olan bir siyasal islamcının çığlığıdır.
yaran facebook durum güncellemeleri
-
bütün listesine aşkölçcer gönderdikten sonra;
"arkadaşlar face'ten size aşk ölçer yolluyo olabilirim sakın yanlış anlamayın virüs falan değil gerçekten yolluyorum manyağım çünkü ben"
doktorların inatla emir kipinde konuşmaları
-
- uzan!
- sıyır!
- aç!
- ayır!
- dikel!
- yan yat!
- ıkın!
- kendini sıkma!
- al!
- sil!
- otur!
- her gün sabah akşam iki kez sür!
- 2 aya hala ağrıyorsa yanıma gel!
+ sağolun doktor bey
- çık!
- söyle sıradaki gelsin!
hadi rektal tuşe yapıyor diye ciddiyetini bozmuyor diyeceğim ama,
- aç
- aaaaaaa de
- nefes al
- nefes ver
- nefesini tut
- acıyınca söyle
- tamam toplan
+ neyim var?
- grip. bronşite dön!(abartmak serbest nasılsa ehehehe)
iki pastil, bir şurup, bir de burun damlası verecen hepi topu, karşımda kıdemli uzman çavuş taklidi yapmanın alemi ne amk.
flannery o'connor
-
o'connor, amerikan edebiyatında seçkin bir yer tutan güneyli yazarlar geleneğine bağlıdır tıpkı faulkner, capote, tennesse williams gibi. o'connor da onlar gibi güneyin kendine özgü tutuculuğu ve duyarlıkları üzerinde yaşadıkları çetin toprak parçası kadar kıraç insanları aile-içi ilişkilerinden başlayarak komşuluklara oradan da toplumsal vahşetlere kadar irdeleyip anlatmıştır.
o'connor'ın yalnızca güneyliğin sınırları içerisinde kalmasını sağlayansa başta din olmak üzere bütün değerlerin sahteleştiği bir dünyanın sözcüsü durumundaki yarı-inançlı kişilerini neredeyse zehirli bir dille anlatmasıdır. yalnızca ortak sahtelikten paylarına düşenle ölümü ya da öldürülmeyi hak ederler. haklarında suçlu, haksızlıklarında masum olabilirler.
"edebiyatçı işini bitirdiğinde geriye açıklanamayacak bir gizem kalmalıdır." diyen o'connor'ın sanat anlayışının anahtarı da bu tümcede gizlidir. ne diyelim okumaya girişene ve o anahtarı bulabilene ne mutlu.
bankalar nasıl para kazanır
-
bir anıyla anlatayım.
mudi : benden neden havale kesiyorsunuz, ben müşterinizim ama?
memure: efendim, biz zaten müşterilerimizden para kazanıyoruz.
bende bir aydınlanma, mudi amcada bir sersemlik durumu oldu. e yani!
kutup yıldızı
-
öyle çok parlak değildir, hatta bazen bulunması epey zor olur. bulmak için önce büyük ayı alınır, kendisine "cezve" benzetmesi yapılır. bu cezvenin sap değil de ağız kısmını oluşturan 4 yıldızdan en dışa bakan ikisi seçilir, bir çizgi oluşturulur. bu çizgi üzerinde iki yıldız arasındaki mesafenin 5 katı kadar yukarı çıkılır (yukarıdan kasıt cezvenin ağzının baktığı yöndür) kutup yıldızı orda bulunur, o civarda başka da yıldız görünmez zaten.
çok iyi bir insan olduğu düşünülen ünlüler
-
(bkz: ali ihsan varol)
otobüste kitap okuyan artist tip
-
muzaffer izgu'nun su an adini hatirlayamadigim bir oykusunde anlatilmistir bu.
kahramanimiz, otobuse biner. otobus kalabaliktir. yer bulup oturur, kitabini acar. ancak oturacak yer arayan yaslilar ve kadinlarin hedef tahtasi olur, "biz yer ariyoruz, bu oturmus kitabini okuyor" minvalinde soylenirler. bu kez ayaga kalkar, ayakta durdugu yerde rahat okumak icin pozisyon bulmaya calisir, bulur bulmaz da bir eliyle askiya tutunur bir eliyle de kitabini tutar. bu sefer de diger insanlara yaranamaz. "burasi kutuphane mi, git evinde oku, amma israr etti canim" laflari havada ucusur. itiraz etmeye kalktiginda da soforun ve diger baska herkesin tepkisini ceker, darp edilmek uzereyken otobusten kendini zor atar.
otobuste ondan baska kimse kitap okumamaktadir. buyuk ihtimalle hayatlarinin akisinda kitap okumaya yer de yoktur. bu nedenle adama, belki kendilerinin dahi bilmedigi bir nedenden oturu tepki gostermektedirler.