ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
passat mı çekeyim yanlarına
-
dediler sen bir fakir düzcelisin
düne kadar ilçeydin, şimdi ilsin
güldüler düzceli audi ne bilsin
passat mı çekeyim yanlarına
the brothers grimm
-
seveni kadar sevmeyeni de olan bir gilliam filmi. bana göre hacivat ve karagözü kim öldürdü ile panın labirentinin bir karışımı olmuş. görsellik muhteşem, oyunculuklar iyi senaryo biraz kopuk, çok sağlam değil. filmin sonlarına doğru dikkat ledger kardeşini dudaktan öpmeye çalışarak brokeback mountain*'dan rol çalmaktadır.
yaran facebook durum güncellemeleri
-
''taksici 3 lira bozuğu çıkmayınca "hakkını helal et abi" dedi. ben de hak geçmesin diye 3 liralık daha git dedim, şimdi yürüyerek geri
dönüyorum.
paramı kimseye yedirmem arkadaş, enayi miyim ben ''
charlie sheen
-
hayat denilen şeyin ne tuhaf olduğunu düşündürüyor bana.
2010 yılında two and a half men'de bölüm başına 1,3 milyon dolar kazanan bir oyuncuydu charlie sheen.
rehabilitasyona girip bir süre kalıyor. çıktıktan sonra, 2011 yılında ise bölüm başına %50 zam istedikten sonra işine son veriliyor. ama elbette ki bunu sessiz bir şekilde yapmıyor sheen: yapımcı chuck lorre hakkında "aptal bir tıfıl, asla olmak istemeyeceğim sert görünmeye çalışan bir korkak," diyor.
(7 gram crack kokain çekebiliyormuş, oha!)
sheen 8. sezonda diziden ayrıldıktan sonra yerine ashton kutcher geliyor ve dizi 3 sezon daha devam edebiliyor.
sheen'in öfke kontrolü sebebiyle hollywood'daki bir stüdyo yöneticisi oyuncunun "sigortalanamaz" hale geldiğini belirtiyor.
2015 yılında ise sheen, hiv+ olduğunu kamuyla paylaşıyor.
elbette bu açıklamayı yapmadan önce haberi sızdırmakla tehdit eden şantajcılara milyonlarca dolar ödeme yapmış.
2017 yılında, çocuklarına dadılık yapan julia stambler ile aşk yaşamaya başlamış.
ancak finansal açıdan çöküş sinyalleri, yaklaşık 80 bin dolarlık ödenmemiş mortgage taksidi ile gün yüzüne çıkmış.
7 yatak odalı ve beverly hills'te bulunan 10 milyon dolarlık devasa "ev"ini 6,6 milyon dolara satmış.
2018 yılında eski eşi broke mueller'e ödediği nafakada indirime gidilmesi için mahkemeye başvurmuş. mahkemede "düzenli bir işe giremediği ve eğlence sektöründe kara listeye alındığını" belirtmiş.
charlie sheen şu sıralar ne yapıyor dersiniz?
önce bu adresi ziyaret etmenizi isteyeceğim.
evet, charlie sheen, sizin doğum günü ya da diğer özel günleriniz için size mesajlar gönderiyor. ödemeniz gereken ücret ise yaklaşık 450 dolares.
son 2 yıldır ise ağzına içki koymamış. evet, her şey insanlar için minnoşlar.
(entry'ye kaynaklık eden makale.)
patiswiss'in ödediği vergi
-
firmanın 3 senede toplam ödediği vergi, maaşlı bir çalışanın 1 senelik ödediği verginin büyük ihtimal yarısı..
öğrenmek ve anlamak için soruyorum. patiswiss veya farklı firmalar nasıl oluyor da dünyanın parasını kazanırken iş vergiye gelince sokaktaki simitçiden, asgari ücretli herhangi birinden bile daha az vergi ödüyorlar?
ne yapıyorlar? evlerine aldıkları çorabı bile şirket yatırımı olarak mı gösteriyorlar? ya da ev, araba, arsa alıp bunları şirket gideri gibi mi gösteriyorlar?
sayın şimşek ,
esnafların iban'a istedikleri paraları takip etmeye gelene kadar öncesinde böyle kurumların vergi matrah doğrulamasını yapmak daha kritik değil midir?
ülken için ölür müsün
-
bir terör örgütünün şehir yapılanması ile görüşmeye başlarsınız. insanı etkilemek üzerine görevlendirilmiş kişiler sizi bir eylem bombacısı yapar ve ülkeniz için, ezilen halkınız için öleceğinize inandırılırsınız. ölürsünüz, bir bok değişmez.
terör örgütünün karşısındaki bir yapılanmada bulunursunuz. polis, asker ve benzeri mesleklerden birini seçersiniz. yine insanı etkilemek üzerine görevlendirilmiş kişiler sizi bir savaşın içine gönderir, halkınız bu terör belasından kurtulsun diye çatışıp ölmeniz emredilir. çatışır ve ölürsünüz, bir bok değişmez.
çünkü bu düzeni değiştirmek istiyorsanız, yaşamak için mücadele etmeniz gerekir.
ülkem için ölmeyi düşünecek kadar romantik bir aptal olmadım hiçbir zaman. ölüm sihirli bir değnek değil. bu ülke için bir şeyler yapmak istiyorsanız ilk önce yaşamayı öğrenip, yaşatmayı öğretmek zorundasınız. toprağı, hayvanı, suyu, ağacı, meyveyi, çocuğu, çiçeği, sevgiyi, sağlıklı bir insanın omurgası olan saygıyı... bunlar yaşarsa ülke yaşar.
88 milyon dolara ev alan üniversite öğrencisi
zehra çilingiroğlu'nun bir kızı hastanelik etmesi
-
atılan çay "yeşil çay"mış. şimdi rahatladım lan. bu elim olaydan haberdar olduğumdan beri na şuramda yumru gibi takılıp kaldıydı 16 yaşında çocuklar neden demlik demlik çay içiyor diye.
benim o yaşlarımda demlik demlik çayı bir solcular kafelerinde, bir de ülkücüler ocaklarında içerdi. aslında çayın kralını ışık evlerinde şakirt bebeler içiyormuş da haberimiz yokmuş. neyse.
(bkz: çay şakirdin mazotudur)
aklıma sosyete kafelerinde ellerinde kara kara rize/kaçak karışık çay içen, küp şekeri hızlı erisin diye kaşık darbeleriyle parçalayan zengin bebeleri geliyordu. bu uyumsuz, bu eğreti görüntü bana tarifi imkansız acılar zerk ediyordu.
sonunda akşam gazetesinin haberinde söz konusu çayın "sıcak yeşil çay" olduğunu öğrendim de kendime geldim. o olur bak. yeşil çaysa olur.
erdil yaşaroğlu'nun herkese telif davası açması
-
tweet atan arkadaş zaten biz paylaşabiliriz, hakkımızdırı savunmuyor sadece bana neden uyarı gönderilmedi, hemen kaldırırdım diyor.
hukuk sisteminde en doğru şekliyle ilk önce ihtarname gönderilir sonrasında aksiyon alınmaz ise telif davası açılır. belli ki bunlar av peşinde, 33 bin liralık dava açılacakmış, 7 bin verirseniz anlaşırız bla bla bla.
penguen 33 bin lira etmez aq.
konya'da ağabeyinden hamile kalan kız
-
yer konya. ailesi davacı değil.
bunlar ahlaklı, ben cehennemliğim değil mi?
eski sevgiliyi televizyonda görmek
-
uzucu bir hadisedir.... hele ki ben bilmem esim bilir adli programda topuklu ayakkabi giyen kocasinin pesinden kosarken gorurseniz aci verir ,ama uzulmeyin bir sonraki yarismada 30 adet biber yerken cektigi aci sizin acinizi hafifletebilir ....
everything will be fine
-
meksika yapımı netflix dizisi. inanılmaz sıcak bir 'aile' dizisi. tırnak içinde aile dedim çünkü köhneleşmiş geleneksel aile anlayışına alternatif bir 'çözüm önerisi' getiriyor dizi. sürprizi bozmamak için söylemeyeyim ama izleyici şaşırtmayı başarıyor. evlilik üzerine, özgür aşk üzerine, 'farklı bir dünya mümkün mü?'yü kurcalayanlara güzel bir öneri. dizinin meksika ve guatemala dışında pek de izlenmemiş olması ise 2. sezona dair umutlarımı soldurmak üzere. umarım bu 'dramedi'yi en az bir sezon daha izleriz.
spermler arasındaki diyaloglar
-
-yumurtayı buldum!
-üzüm o salak! midedeyiz..
bakın gördünüz mü tek parti olmadan olmuyor
-
valla bence sanki böyle daha iyi.hükümet falan da kurulmasın..
tayyip olur da erken seçime gidilirse, akp daha fazla oy kaybetmesin diye lak lak konuşamıyor..
kavga yok gürültü yok eskisi kadar. kafa rahat amk..