hesabın var mı? giriş yap

  • bu duruma yol açan şikayeti gerçekleştiren şirketin ifşa edilmesi ve hiçbir ürününün satın alınmaması gerekmektedir.

    sağlıklı gıdaya ulaşmak temel bir haktır.

  • komik bir anımı hatırlatan olay.
    bir yaz vakti tren ile seyahat ederken vagon arasında bira sigara haylazlık yapıyorduk. bir tinerci de gelip muhabbetimize katıldı. gır gır şamata derken bizim bi arkadaş açık kapıdan aşağıya doğru sarktı.
    tinerci: ''olm böyle gündüz vakti kafanız güzel salak salak hareketler yapıyorsunuz, allah muhafaza aşağı düşsen, ya da ne biliyim hızlı giderken kafanı şu tabelalardan birine vursan geberip gitsen hiç biriniz ailenize biz trende içip salak salak işler yapıyorduk demeyeceksiniz, sonra tinerci trenden aşağı adam attı diye gene biz haber olacağız..''

  • farsça girift,içiçe geçmiş yakalanmış, kelimesiyle hint-avrıpa dil bağlantısı olan kelime. girift doğuda içiçe geçmiş şekillerle süsleme sanatıdır.

  • istanbul üniversitesi'ni "dandik üniversite" olarak nitelendiren yazar sıçmığı.

    türkiye'nin sosyal bilimlerde en iyi eğitimi veren üniversitelerinden birini, teknik üniversitelerle nasıl kıyaslayabilirsin ki sen?

    "istanbul üniversitesi itü'ye göre dandik"miş...

    istanbul hukuk'la itü'nün hangi fakültesini kıyasladın acaba, bu neticeye varırken?

  • bir gün sahada birini öldürene kadar durmayacaklar ve bu olduğunda da "uyyy bizum şehrimizun hassasiyetleru vardur daaaaaaaaaaaaaa" diye yine haklı çıkmaya çalışacaklar.

  • yeni çağ bir akımın adıdır. yeni çağ akımı ruhsal bilgilerden bilimsel yaklaşımlara, etnik öğretilerden modern yaşam uygulamalarına dek uzanan çok geniş bir bilgi birikiminin sonucunda şekil almış ve yenilenmeye devam eden bir dünya görüşüdür. herkesin belirli yaşam devrelerinden geçtiğini savunan bir felsefeye sahiptir. buna kısaca geçmiş yaşamlar da diyebiliriz. onların inancına göre hiçbirşey rastlantı değildir, herşeyin yaratımına ruhsal bir düzeyde yardımcı olunduguna inanılır. bu da yaşamdaki her şeyin sorumluluğunu üstlenmeleri anlamına gelir. ayrıca kıyamet günü ile ilgili şimdiye kadar bildiğimiz, duydugumuz tüm verilerin aksi bir savunu da getirmişlerdir... yeni çağ akımına göre; 2012 yılında herkes derin bir uykuya yatacak ve tam 6 gün sonra uykuya yatanlardan sadece bazıları çok farklı bir dünyaya uyanacaklar... tüm dünya dengeleri değişmiş, tek ülke haline gelmiş ve kimsenin çalışmadıgı, negatif enerji gücünün olmadıgı bir dünyaya... onlara göre bu duzenlenmenin yapılma sebebi de dunya üzerindeki yanlış olaylardır... böylece dünyanın yenilenecegine inanmaktadırlar. pozitif enerjisini yüksek tutmayı başarabilmiş, frekansları açık olan kişilerin uyanacagını, diğerlerinin ise uyanamayacagını belirtmektedirler... daha da ilginci; 2011 yılında hz. isa nın şirince köyü ne inecegi üzerine olan savunularıdır.

  • baştan sona bi rahat vermez bu roman insana. kitap boyunca çoğu karaktere sinir olurusnuz, dövmek istersiniz, başınız ağrır, gülersiniz, delirirsiniz ama bırakamazsınız bir türlü. bahsedilen yerlerde gezmek istersiniz, şairlerle rakı sofrasında oturmak, sokaklarda devrim çığlıkları atmak, bafra marka sigara içmek istersiniz feci halde, yaşlanınca babıali'de kitapçı açmak...bir bakarsınız ki 700 küsür sayfa buhar olup uçmuş birkaç günde. kitabın sonuna doğru karakterlere yüklediğiniz anlamlar tersine dönebilir. kenan'a kızarken acımaya başlarsınız, günsel'e sert bir tokat atmak. ben çok sevdim bu kitabı. çoğu zaman olduğum gibi tek başımaydım bir gün...son iki sayfada günsel oldum belki, hatırlamıyorum. güvenebileceğim halde kaçarak yitirdiğim şeylerin ispatı bir avuç toprak kalmış elimde.

    "ıslaktı gözlerim. bir asker aracı geçiyordu, subaylar vardı içinde. güneş bulutlara girip çıkıyordu."