ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
you have won 1 million us dollars
-
az once gelen email. nijerya'da cekilen bir piyangodan kazanmisim. hemen arzu ettikleri gibi tum kisisel bilgilerimi, banka hesap ve kredi karti numaralarimi gonderdim. umarim parayi yatirmalari fazla uzun surmez. cok mutluyum.
karın tadını çıkaransa her zamanki gibi miniklerdi
-
bir türk haberciliği klişesi. her kış kar yağdığında ''beyaz kabus ülkeyi esir aldı'' tandanslı bir giriş yapılıp yurdun dört bir yanından kaza yapmış araç manzaraları gösterilir, bunu takiben yolda kalmış sinirli vatandaşlar ekrana gelir, ardından ise okulların tatil olduğu yerleşimler liste olarak verilir. ve tabii ki bu haberin olmazsa olmazı ''karın tadını ise minikler çıkarttı'' ana temalı kar topu oynayan, kızakta kayan çocuklarla ilgili kapanıştır. her kar yağdığında sanki çocuklar kar topu oynamayı veya kızakla (çoğunluk için daha ziyade poşetle) kaymayı o yıl keşfetmiş gibi bu haberler yapılır.
dolar artarken işyerlerinin son durumu
-
endüstriyel soğutmadan bildiriyorum: dolap gövdelerinde ham madde olarak sac kullanıyoruz şuan satın alma departmanı sac bulamıyor işlemek için satmıyorlar, bu da bayramdan önce yetişmesi gereken siparişlerin terminini etkileyecek ve ödeme alamayacağız. planlamada 1 hafta önce yıllık izine çıkan arkadaşın stok takibi yapmamasının sonucu bu, herkes topu birbirine atıyor.
sabahta patronlar finansal danışman eşliğinde yaklaşık 2-3 saatlik bir toplantı gerçekleştirdiler.
matematik ve tarih dersinin seçmeli olması
-
bütün bu yapılanlar türkiye'deki eğitim sistemini berbat hale getirmek ve kaliteyi iyice düşürmek içindir. eve ödev verilmeyecek dediler bizim velilerimiz ise çok sevindi ama yapılan tembelliğe alıştırmak ve çocuğun evde eline kitap almasını engellemekti. tekli eğitime geçiriyorlar ki sınıflar kalabalık olsun çünkü onlar da biliyor elli kişilik sınıflarda eğitim filan asla olmaz. çiftli eğitim yapıyoruz sınıfım kırk bir kişi. vakıflar ve sendikalar eğitimin göbeğine alındı ki ideolojilerini rahatlıkla aşılayabilsinler. erken yaşta çocukları okula başlattılar amaç oyun oynama çağındaki çocuğu elli kişinin olduğu dört duvar arasında zorla tutmak böylece çocuk hayatı boyunca okuldan nefret etsin. sürekli yazı sistemini değiştirip dur kafaları karışsın, bilime, sanata, kültüre harcayacağın zamanı yirmi dokuz harfi bir el yazısı bir düz yazı şeklinde yazdırmakla uğraş. ders saatlerini kısalt fakat teneffüs sürelerini uzat ne kadar boş gezerlerse o kadar iyi. matematik, fen, türkçe derslerini olabildiğince azalt, eve ödev vermek de yok zaten bunun yanında ver verebildiğin kadar din derslerini ki ülkede zihni pırıl pırıl, araştıran, soran, sorgulayan, kolay kandırılmayan, ilkeli çocuklar yetişmesin. en son tatil sürelerini iki hafta daha eklediler. bol bol tatil yaptır eve ödev de verme. sonra her sene bir sınav sistemini değiştir, dur. sonra al sana tam istedikleri gibi bir gençlik!!!
sıla'nın makyajsız hali
-
şişli civarı aktifler eklesin diyecek gibi bakıyor.
hayretler içinde bırakan fotodur.
hoşlanılan kızın sabah sahile gel koşalım demesi
-
süper olay. bu soğukta giden maldır.
sözlükçülerin gittiği ülkeler
-
(bkz: bugüne kadar içine sıçtığım sözlükler)
edit: başlık başa.
başlığın ilk hali bugüne kadar gittiğim ülkeler idi.
mavi köşk
-
vakti zamaninda, kibris cumhuriyeti kurucu cumhurbaskani makariosun avukatligini da yapmis olan silah tuccari ve/veya kacakcisi pavoulidis ** isimli italyan asilli bir kibrisli ruma ait olan kibrisin batisinda camlibel isimli yerlesim birimine yakin bir yerde bulunan bir kosk ve/veya malikane ve/veya evdir.
bu evi ozel kilan biraz da hakkinda anlatilan sehir efsaneleridir. *
evin mimarisi "l" seklinde olup, ic avlusunda bir yuzme havuzu bulunmaktadır. eve girdiginizde antrede kucuk bir resepsiyon karsilar sizi. resepsiyonun karsindaki genis kapi, tam orta yerinde bir sut banyosu bulunan bir salona acilir. burada daha ziyade alemler tabir ettigimiz eglencelerin tertip edildiği * rivayet edilmektedir. kucuk mavi renkte seramiklerle kaplanmis sut banyosu, gercekten hani, kizlar nerde? repliginin dogmasini saglayacak guzelliktedir. giristeki koridor asip evin ikiye ayrildigi bolume geldiginizde saga donmeniz halinde, boydan boya havuz ve bahce manzarali bir yatak odasi karsilar sizi. burada bulunan geyik derisinden calisma masasi ve sandalyesi klasik dizaynından cok, makariosun hediyesi olmasi bakimindan onemli addediliyor. * anlatilana gore, konu masa ve sandalye 1974 baris harekati sirasinda kibrisi terk eden pavoulidis ** tarafindan, manevi degeri one suruluerek ozel olarak talep edilmis ve fakat adamcagiza gonderilmek yerine, "yoksa icinde gizli bilgiler mi var?" denilerek paramparca edilmistir. su an bir puzzle edasiyla birlestirilerek eski haline gtirilmeye calisilmis olan masa ve sandalyeye yakindan bakildiginda, bayagi bir incelemeye tabi tutuldugu hemen farkedilir. giristen saga deil de sola donulmesi halinde ise, ust kata cikan merdivenler ve onun hemen ilerisinde bar ve taverna biciminde dizayn edilmis yemek salonu cikar karsimiza. barin ozelligi, bir cogu eksik olsa da, duvarlara yerlestirilmis metal burc * sembolleridir. bunlarda sadece bir kaci bu gune kadar varligini surdurebilmistir. bari gecince karsimiza cikan yemek salonu ise, taverna bicimindeki dizaynı ile goz doldurmaktadır. burada buluanan masalar, renklerine gore ayrilmis olup, her biri, ust katta bulunan ve misafirlerin agirlandigi odalarin rengini tasimaktadir ve her konuk, kalmakta oldugu odanin rengine gore masasina yerlestirilmekte idi. yemek salonunun terasa acilan kapisindan ciktiginizda ise kendinizi, yer altinda bulunan mahsenlerden surekli devir yapan bir cesme bulursunuz karsinizda. aslan basi bicimindeki bu cesmeden ise, sarap aktigi rivayet edilmektedir.
evin ikinci katina gelindiginde ise, sol tarafta, toplanti odasi olarak duzenlenmis bir oda karsiliyor bizi. bu odanin girisinde, kapinin hemen disinda duran duvar dolabininin kapaginin ic tarafinda, pavoulidis **in evdeki tek fotografi yer almaktadir. toplanti odasinin icinde, rus bir ressam tarafindan hazirlanmis bulunan, basindaki hare ve takilari som altindan yapilmis bulunan, ve hangi yone gidilirse, butun govdesi ile o yone donen bir meryem ana ikonu dikkat ceker. ikinci kat koridorunda ilerledigimizde sol arka tarafta, cesitli renklerin dekorasyonda agir bastigi odalar ile sag tarafta ise bir baska yemek odasi ve salon karsimiza cikar. burada dikkati ceken unsur, uzak dogudan gelmis olan ve uzerine ozel ilaci suruldugunde deri islemeli yuzeyinde yer alan manzara resmi mevsimlere gore renk degistiren dolaptir. ancak 1980'li yillardan beri pavoulidis ** eve yardim gondermeyi durdurdugundan * bu dolap, en son ilacin suruldugu mevsim olan sonbahar renklerinde kalmistir *. odalardan en ozellikli olani ise ayni zamanda deprem odasi da olan cocuk odasidir. tuvalet ve banyo ile birlikte toplam uc bolumden olusan cocuk odasinin cocuklarin yataklarinin bulunundugu kismi, butun evden bagimsiz bir yapi olup depreme karsi dayaniklidir. cocuk odasindaki butun mobilyalar ise, kuvet, lavobo ve klozet dahil, minyatur olup, bu evin insaa edildigi tarih olan 1960'li yillara gore oldukca ilginc bir hadisedir. evin diger enteresan aksesuarlari ise, hangi acidan yaklasirsa yaklasilsin, arkadan yaklasani gosteren gunah cikarma aynasi ile en kucuk bir depremde devrilecek sekilde tasarlanmıs bulunan denge heykelidir. ayrica pavoulidis **in odasindan bir gizli gecidin *, bir iddiaya gore deniz kiyisina, bir iddiaya gore ise evin bulundugu tepenin karsindaki daha alcak bir tepedeki, yine iddiaya gore ingiliz gizli servisine ait evlerden birine ciktigi rivayet edilmektedir.
bunun yaninda evin bahcesinde, kucuk bir anfi seklinde tasarlanmis bir bolum bulunmakta ve burada sahne olarak nitelendirilebilinecek taraftaki rengi digerlerinden farklı bir tasin uzerinde durup anfiye taraf konustugunuzda sesiniz feci sekilde yankilanmaktadir. bu rivayet degildir. tasin uzerine cikip konusunca bunu kendiniz de duyarsiniz. avukat olan pavoulidis **in onemli davalarina, etkili hitabeti yakalamak icin gelip burada calistigi rivayet edilir.
bir de evin bahcesindeki havuzda zamaninda, birden cok kizin yuzdugu ve pavoulidis **in de onlara ikinci kattan bir elma attigi ve elmayi tutan ile birlikte oldugu * rivayet edilmektedir. ancak bunun arkasindan kosku gezdiren rehber siritarak, "tabii, elmayi erkeklerin kaptigini da soyleyenler vardir, zuha aha ha" seklinde bir ekleme yapar daima. gerci evde pavoulidis **e ait olan ozel birkac esyadan birinin de pembe bir bornoz oldugu gorenleri zaten bir parca dusundurur.
f.z.abdullah'ın y. güney'in ailesine verdiği cevap
kavga etmekten korkan erkek
-
akli başında olan erkektir. küçük yaşlardan beri boks yapıyorum defalarca maça çıktım ülke çapında madalya aldım, sırf antrenmanlarda kafama yediğim yumruğun sayısını bilmem, yumruktan darbeden kavgadan korkacak insan değilim ama ben sokakta kavga etmekten korkarım, burasi türkiye arkadaşlar uyanın. çevreniz kaybedecek hiçbir şeyi olmayan insanlarla dolu. en ufak tartışmalar, trafikteki dalaşmalar ölümle sonuçlanabiliyor, adam yirmi lira için arkadaşını bıçaklıyor, ne baktın kavgasına insanlar birbirinin gözünü oyuyor. herkeste silah, herkeste bıçak var kimden ne çıkacağı bilinmiyor. bu kadar kendini bilmezin olduğu yerde siz siz olun uzak durun, alttan almak, arkanızı dönüp gitmek size bir şey kaybettirmez.