hesabın var mı? giriş yap

  • videodaki iki genç sahilde takılırken aniden dev bir parmak izi beliriyor üstünde de yeni çağın başlangıcı yazıyor, ne anlama geliyor olabilir altından ne çıkacak merak ederseniz takipte kalın
    bkz: esrarengiz parmak izi
    edit: altından hangi dizi, hangi olay çıkacak akıllara sorular düşürür.
    edit 2: gökyüzünde bir anda beliren parmak izi ipucu olabilir.
    edit:3 ucu açık olay, ne olduğunu anlamak için takipte kalmak gerek.
    edit 4: soru işaretleri giderek artıyor bu yeni çağ ne zaman başlıyacak acaba?

  • birazdan şu pastane bu dondurmacı diyenler doluşur. he kardeş istanbul dan maraş a gideriz dondurma yemeye.

  • sayın cumhurbaşkanımızın yeni seslenişi.

    kaynak

    --- spoiler ---

    çıkmış 'kızılay nerede?' diyor. be ahlaksız, be namussuz adi, günde 2 buçuk milyon insana bu kızılay yemeğini ulaştırıyor."
    --- spoiler ---

    bu zor günlerde ortaya çıkan bu tatlı dil gerçekten hepimizi birleştiriyor.

    video

    20 yıldır kurmaya çalıştıkları "hakikat", gerçeğe daha fazla karşı gelemediği için bu öfke.

  • ısınmış adaptör kokusu mesela.

    atari başında saatler geçirdikten sonra o koku buram buram burundan içeri sızar dinlendirmek için fişten çekmek zorunda kalırdık.

    ah ulan yıllar.

  • muzaffer izgü 1950’li yılların başında adana’da bir sinemada çalışırmış. sinemanın makinistliğini yapan muzaffer izgü, aynı zamanda köylerde de perde kurup gösterimler yaparmış. adana’da o dönem en çok western filmleri, hac yolculuğunu anlatan “belgesel” filmler ile dansöz gösterilerinden oluşan filmler ilgi görmekteymiş.

    halk arasında “göbek filmi” olarak bilinen dansöz filmleri adana’daki sinemalarda izleyicilerin coşkulu alkış ve çığlıkları eşliğinde, üstelik hac filmiyle birlikte rahatlıkla gösterebilirken köylerde durum farklıymış tabi. muzaffer izgü, birçok köyde dansöz filmlerini ortaya çıkaramaz ama bazı köylerde gençler talep edince, bu dansöz filmleri gösterdiği ek seanslar düzenlermiş.

    bu gizli seanslardan birinde muhtar ve adamları baskın yapmışlar ve köyün ahlakını bozduğu için muzaffer izgü’yü bir güzel dövmüşler. köylüler kendisini jandarmaya teslim etmeden önce tutanak hazırlamamız gerek demiş muhtar. bu tutanak için filmi izlemeleri gerektiğini iddia edip, muzaffer izgü’ye dansöz filmini başa sardırıp, başlamışlar izlemeye. dansözün performansı o kadar beğenilmiş ki muzaffer izgü'yü jandarmaya teslim etmedikleri gibi rakılar açılıp masalar kurulmuş ve sabaha kadar dansöz filmi seyredilmiş.

    dansöz de dönemin en ünlü dansözlerinden, italyanların ünlü sinema yönetmeni federico fellini'nin filmine ilham kaynağı olacak kadar ünlü ayşe nana'dır.

    fellini filmi için (bkz: la dolce vita)

  • hic denemedim ama sanirim soyle bir yol izlerdim.

    -selam:) alkolle aran iyi sanirim pek etkilemiyor seni:)
    -sanane desem
    -sarhos oldugunu dusunurum
    -gulumseyip evet desem.
    -bana asildigini dusunurum:)
    -evine gidelim mi? :)

    oha lan cok kolay oldu. hayal diye belki.

  • msn rüzgarının estiği yıllar. whatsapp portakalda vitamin, facebook var mı emin değilim..
    hatırlarsınız; kanka kız msn'si var mı? sorusunun sorulduğu yıllar.

    oyun_bozan@hotmail.com adresiyle fırtınalar estiriyorum..
    serpil'le tanıştık. fransa'da yaşayan gurbetçi bir ailenin en büyük kızı.
    zalimguzel@hotmail.fr

    bütün gün serpil'le konuşuyorum. yatıyorum serpil, kalkıyorum serpil. 1 ay sonra o malum şarkı patladı..

    "zaaalim, oyunbozaan. sen de, bu büyü de yalan."

    ''yok artık!! böyle tesadüf mü olur?'' dedik ve aşık olduk.
    o zalim, ben oyunbozan..
    o fransa'da, ben türkiye'de..
    ancak her aşk gibi kısa sürdü ve ayrıldık..
    ----------------------

    yıllar geçti. biz büyüdük, msn tarih oldu.. bir gün serpil ekledi facebook'tan ve yine konuşmaya başladık..

    - biliyor musun? türkiye'ye her gelişimde seni aramak istedim ama bir türlü cesaret edemedim. beni unutmuş olmandan korktum..

    + seni unutmak mı? deli misin sen?
    aylarca yazmanı bekledim. fotoğrafına bakıp içtiğim günlerin sayısını ben bile bilmiyorum.
    ne unutması serpil? anahtarlığımda bile senin resmin vardı. eve girerken seni görüyordum, evden çıkarken seni..
    ne unutması??

    bir hafta sonra malum şarkı patladı..
    " eve senle dönüyorsam, evden senle çıkıyorsam, yine de doyamıyorsam, aşksın.."

    birkez daha başladık, hiç ayrılmamak üzere.
    ama nerdee?
    2 hafta geçmeden, savrulduk gittik yine..
    ------------------------

    aylar, yıllar geçti.. sayısız kez sarhoş, sayısız kez aşık oldum. aldattım, aldatıldım. terkettim, terkedildim..
    unuttum, unutuldum..

    bir gece serpil aradı. türkiye'ye gelmiş, çok özlemiş..

    - gitmeden görüşelim, mesela çarşamba akşamı.
    + çarşambaya çok var. ben de çok özledim. yarın akşam görüşelim mi?
    -bugünkü gibi yağmurlu olmazsa olabilir. haberleşiriz..

    yarın, tıpkı dün gibi yağmurluydu.. yine de buluştuk..

    sarıldım, sımsıkı sarıldım.. ilk kez, rüya gibi, yıllar sonra..
    sarıldık, yağmur durdu, ağladık..

    - artık yağmur yağmaz, sarıldım sana..
    + bırakma beni.

    2 hafta sonra malum şarkı patladı..
    " sana sarıldığım an, yağmur duracaktı.. "

    gel de yeniden aşık olma! ömrümün en güzel iki haftasını geçirdim. güldüm, sevdim, sevildim.. bir daha hiç bırakmamak üzere tuttum ellerinden..

    ancak yalnızca 2 hafta sürdü. önce gitti, sonra bitti.. her zamanki gibi..
    -----------------------

    dün yine aradı. haftaya türkiye'de olacakmış ve bu sefer beni almadan gitmeye hiç niyeti yokmuş..

    " gelir misin? " dedi, " hiç düşünmeden. " dedim..

    hazır olun. yeni albüm kapıda..

  • mayonez için hakem heyetine gitmek mi daha saçma , yemek sepetinin bu konuyu ciddiye alıp karşı dava açması mı daha saçma karar veremedim.!

    yarın birgün ayran yanına pipet gelmedi diye de pideciyi ağır ceza mahkemesinde yargılatmaz inşallah bunlar.

  • 27 mart 1998 de kaybettiğim anneciğim..

    o kadar seviyordum ki seni o çocuk kalbimle, o kadar ihtiyacım vardı ki senin sesine ama sen babamın da o zaman dediği gibi zaten bir melektin ve melek oldun benim ve babamın meleği oldun ..

    nur içinde uyu annem

    bazen merak ederim şimdiye kadar yanımda olsan nasıl olurdu, mezuniyetimde olsaydın yanımda ne hissederdin...

    hep benim ve babamın kalbinde yaşayacaksın annecik..

  • devrimci avukatlara yönelik gerçekleştirilen operasyon sırasında baskın yapılan yüzlerce evden 1 tane kuru sıkı tabanca dışında hiçbir şey bulamayan polisin imdadına "yavşak medya" yetişerek gözaltına alınan avukatlara "muhbirlik" iftirasında bulunmuştu.

    bu iftiralara karşı çağdaş hukukçular derneği başkanı selçuk kozağaçlı'nın verdiği tarihi ayarı izliyoruz:

    "amerika izin vermeden tuvalete gidemeyen, amerika şifresini söylemezse uçağını uçuramayan, kendi ülkesindeki nato üslerinin rica minnet kapısından geçemeyen, makamını, eğitimini, aklını, servetini, rozetini emperyalizme borçlu olan sizden mi öğreneceğiz kimin ajan olduğunu? burada özgürlük yok diye kendi çocuklarını amerika’da okutanların polisi mi bize başka ülkeler lehine faaliyet öğretecek? bizi de kendiniz gibi beysbol sopası ile terbiye olacak mı sandınız? haddinizi bilin."

    https://fbcdn-sphotos-d-a.akamaihd.net/…51342_n.jpg