hesabın var mı? giriş yap

  • akp nin son icraatı. bunlar garibana düşman, onu biliyoruz da . gariban da inadına onlara oy veriyor.

  • mevcut vergi düzeninde otomotivde ötv’nin kaldırılması imkansızdır, ama 2009’daki gibi kısa süreli bir ötv indirimi yapılabilir.

    1) türkiye’de üretilen otomobillerden daha az ötv alınsın. bu maalesef ab ile gerçekleştirilen gümrük birliği anlaşması nedeniyle bizim dünya ticaret örgütü’ne şikayet edilmemizle sonuçlanacak bir işlem olur. öte yandan, ötv düzenlemesinde üstü örtülü biçimde yerli otomobillere ötv teşviki getirecek uygulamaları işleme alınabilir. mesele yerli üretim araçların çoğu hatchback kasaya sahipse, ithallerin çoğu sedan kasa ise, sedanda ötv’yi artırırsın vs. ama bir süre sonra ithalatçı şirketler bu duruma da ayılıp yeniden şikayetçi olabilirler.

    2) türkiye’de üretilen otomobillerde de ithal girdimiz ne yazık ki çok yüksek. araçların motor, şanzıman, süspansiyon, direksiyon gibi mekanik aksamlarının katma değeri, koltuk, radyo, kapı, bagaj kapağı, kaporta, gövde, göstergeler gibi alt sistemlerinin çok çok üzerindedir. bu nedenle türkiye’deki otomotiv fabrikalarının çoğunda, hepsinde demiyorum, avrupa’ya olan yakınlık nedeniyle ağırlıklı olarak montaj ve düşük katma değerli alt sistemlerin tasarım ve üretim süreçleri gerçekleştirilir. dolayısıyla bu teşvik de tabii ki yerli üretim için fayda sağlar ama beklenen etkiyi yaratmaz.

    3) osd’nin 2003-2015 yılları arasındaki dış ticaret raporunagöre ise, türkiye yıllardır otomotiv sektöründe dış ticaret fazlası vermektedir. öte yandan bu durum otomobillere geldiğinde ise dış ticaret açığına dönmektedir. bu durum mantıklıdır. demek ki, ağırlıklı kamyon ve otobüs fabrikalarının üretimlerindeki ağırlık nedeniyle fazla veriyormuşuz. adetlerin otomobile nazaran düşük olduğu bu araçlarda otomasyon demek ki tam gelişmediğinden dolayı, ucuz iş gücü ve navlun avantajımızla fazla veriyoruz.

    4) öte yandan otomobildeki net dış ticaret açığı ise, toplam dış ticaret açığımızın içinde çok düşük kalmaktadır. aynı raporda otomobildeki dış ticaret açığı 2013 ve 2015 yıllarında 2 milyar dolar seviyesine çıkarken, 2002-2015 yılları arasındaki toplam otomobil dış ticaret açığımız ise 400 milyon dolar gibi oldukça düşük bir seviyede kalmış. 2016 yılında getirilen ötv matrah düzenlemesi nedeniyle bu rakamda biz tekrar fazlaya geçmiş bile olabiliriz, ki ağustos ayında önceki yıla göre %53’lük satış düşüşü de bunun göstergesidir. 2002-2015 arası cari açığımızın 350-400 milyar dolar olduğunu düşünürsek 400 milyon doların bir ehemmiyeti kalmıyor.

    5) alınan ötv ise devlet için çok daha ciddi bir gelir kaynağıdır. 2017 yılında motorlu araçlardan 23 milyar lira ötv gelirielde edilmiş ki bu rakama kdv dahi değil. onunla beraber otomobil satışından devletin geçen yıl 30 milyar lira gelir elde ettiği öngörülebilir, ki o sene bütçe açığı 47 milyar lira olarak gerçekleşti.

    6) toplam gelir açısından bütçe gelirleri içinde düşük görülse de, bütçe açığına oran açısından azımsanacak bir gelir kalemi değildir. ayrıca yeni araç yeni mtv demektir ki bu da mtv gelirlerine de bir artış getirecektir.

    7) birinci sınıf iktisat öğrencisi bile bilir ki vergi oranlarını sonsuza kadar yükselterek vergi gelirlerini mütemadiyen artıramazsınız. şu an devletin geçmişteki ötv gelirlerini elde edebilmesi için günümüzde bu oranları düşürmesi gerekir çünkü doların ucuz, kredi faizlerinin dipte olduğu dönemi geride bırakalı çok oluyor.

    8) tabii ki çok ciddi bir düşüş bütçe açığını kapatayım derken, otomobildeki dış ticaret açığını patlatır, ama mevcut makroekonomik dengelere göre ılımlı bir ötv indirimi ekonomi için hayırlı olacaktır. arabasına düşkün olan bu millet öyle durumda piyasayı canlandırır, ağırlıklı ithalat olsa da kısmen iç üretim de bundan nasiplenir ala hepsinden önemlisi bütçe açığını düşürücü etki yapar, ki verilen teşvikler nedeniyle ileride ciddi anlamda sıkılaşmak zorunda kalcak maliye politikası için bu manevra alanı yaratır.

    özet: ötv’nin kalkması mümkün değildir ama otomobilden elde edilen ötv, kdv ve mtv gelirlerinin artması için ötv indirimi yapılması söz konusu olabilir. ben şahsen, otomotivcilerin ağlama katsayısına ve devletin ötv kaybına bağlı olarak değişmekle birlikte 2019’un ilk yarısında bir ötv indirimi gelebileceğini düşünüyorum.

    mevcut durumda yaşanan kriz, 1994 ve 2008 karışımı bir krizdir. faizlerin zorla düşük tutulup mali disiplinin aşınması yönünden 1994’e, düşen tüketim nedeniyle bozulan büyüme hızı ve aynı nedenle gevşeyen mali disiplin nedeniyle de 2008’e benzemektedir. bu nedenle çarpan etkisi olarak 2009’daki kadar güçlü olmasa da geçici bir ötv indirimi sürpriz olmaz.

  • kendisine ait olmayan, kirasını ödemediği için üst kullanım hakkını bile kaybetmiş olması gereken araziyi devlete hibe ettiğini zanneden galatasaraylı arkadaşım, gel sana bir çift sözüm var;

    "biliyorum ki senin sıkıntın aslında stadı kimin yaptığı falan değil. sen basiretsiz yönetimler yüzünden stadının mecidiyeköy'den allahın dağına gitmesine çok üzülüyorsun. türkiye'de 2 takım kendi stadını kendi gücüyle, kendi yerinde yenileyebildi; beşiktaş ve fenerbahçe. diğer bütün takımlar yerinden yurdundan olup stat sahibi oldu. sen beşiktaş ve fenerbahçe ile aynı kefeye giremedin. eskişehirspor, antalyaspor, bursaspor, konyaspor vs.. ile aynı kefedesin. senin gücün, stadını mecidiyeköy'de yapmaya yetmedi.

    yıllar geçecek, beşiktaş boğaz kenarında, fenerbahçe bağdat caddesinde, kendi semtlerinde maça çıkarken, sen seyrantepe'ye gideceksin. beşiktaş ve fenerbahçe köklerinin olduğu yerde, kendi semtinde kendi taraftarı ile büyürken, sen otoban kenarında ruhsuz beton yığını stadında olacaksın. 50 sene sonra bile bu gerçekle yaşıyor olacaksın.

    seni anlıyor ve sana hak veriyorum. ben de olsam çok üzülürdüm."

  • nordik şehirlerinden daha soğuktu bu sabah accuweather dan baktım. işte bir hayat düşünün ki iskandinavlardan daha çok üşüyorsunuz ama dikmendesiniz.

  • ve yine yeniden ekşi sözlük ve şurekası yazarların ip'lerini savcılığa verirken konu yazarlara lütfedip de "bilader senin bir dava olayın var, bilgilendireyim dedim" mesajı atmaya bile tenezzül etmemişlerdir.

    sonra gezersiniz tv'lerde leoparın kuyruğu diye.

    aferin lan sizi özgürlük savaşçıları sizi

  • türkiye'nin en bilinen marketlerinden biri reklam verdiği gazetede bir haberi sansürlemek istiyor. talepleri reddedilince verdikleri reklamı geri çekiyor.

    tweet

    edit: kaldırılmak istenen haberi araştırınca şok oldum. önce devletin temin ettiği ucuz eti değil de kendi satamadıkları kalitesiz etleri halka sattıkları ortaya çıkıyor. daha sonrasında da devletin verdiği ucuz etleri satmayıp fiyat yükselterek bu yolla yaklaşık 100 milyon lira gelir elde ettikleri anlaşılıyor. gazete haberi sonrası soruşturma açma talebi bakan tarafından red ediliyor. akp ülkesinde her şey normal artık.

    haber

  • süper lan. milli takıma 1 yıl önce elimizdekini verip şimdi milli takımdan geçen senekinin küçüğünü alıyoruz. nasreddin hocanın kazan hikayesi gibi. seneye kazan ölür biz de rahatlarız.

  • "ingilizce ismi dragonfly (ejderha sineği), ispanyolcası caballito del diablo (şeytanın midillisi) olan bi hayvanın türkçe ismi nasıl yusufçuk olur yahu. ülkemizdeki yusufçuklar bu yüzden özgüven eksikliğiyle büyüyor."

    kendi iletimdir, o kadar da ukalayım.

  • 1994 yılında meydana gelen trajik bir olayla ünlenen sirk fili: tyke

    tyke, hawaii adalarının başkenti olan honolulu’daki circus ınternational'da gösteri yapan mozambikli dişi bir afrika savan filiydi. 20 ağustos 1994'te bir gösteri sırasında aniden eğitmeni allen campbell'ı öldürdü ve bakıcısı dallas beckwith'i ağır yaraladı, daha sonra arenadan kaçarak sokaklarda koşmaya başladı. tyke’i sakinleştiremeyen yerel polis sonunda 3.600 kilogram ağırlığındaki file 86 el ateş etti ve hayvan aldığı ağır yaralar nedeniyle öldü :(

    o dönem filden sorumlu olan antrenörü tyrone taylor'a göre, tyke bundan önce birkaç olaya daha karışmıştı. 21 nisan 1993'te, altoona, pennsylvania’da olan bir gösteri sırasında kaçtı ve bir kaplan eğitmenine de saldırarak 14.000 dolardan fazla zarara yol açtı. 23 temmuz 1993'te kuzey dakota'daki eyalet fuarı'nda da 25 dakika boyunca etrafta gezerek bir bakıcıya daha saldırdı.

    tyke ile ilgili yaşanan 94’teki son olay, vahşi hayvanların eğlence amaçlı kullanılmasına ve sirk hayvanlarına yapılan muameleye yönelik ciddi tartışmalara yol açtı. doğal yaşam alanından alıkonulan tyke, maruz kaldığı fiziksel ve psikolojik şiddetten dolayı sirk trajedilerinin ve hayvan haklarının sembolü haline geldi, fakat yine de bu üzücü ölüm hayvanları istismar ederek mal ve eğlence olarak kullanan sirklerin kapanmasına neden ol(a)madı… :(

    kaynak
    saldırının videosunu izlemek için kaynak

  • güç kuvvet dilediğim kız, allah annesinin de kızın da yardımcısı olsun.
    bu haber, yaşamaktan iğrenmeye sebep olan bir haber.
    yolunu kaybetmiş bir genç kız, dilini bile bilmediği insanlar arasında, onlarca güvenlik görevlisinin olduğu ve güya medeni bir şehirde bunları yaşıyor, kaç kişi tecavüz etti belirsiz, kanlar içerisinde hastane bahçesine atılmış şekilde bulunuyor.
    öyle bir şok yaşamış ki, anlatamıyor-paylaşamıyor.

    önce bu haberi okuyun, sonra empati yapmayı deneyin, allah kimseye vermesin.
    sonra da adres sorulan kızların kaçması bu başlıkta kezban dediğiniz kızların korkularıyla yüzleşin.

    dünya canavarlarla ve canilerle dolu, şerefsizlerle dolu. kötüler, iyilerden daha çok ne yazık ki.