hesabın var mı? giriş yap

  • kısmen katıldığım gerçek.

    birincisi ukrayna'da olaylara bakış çok farklı. bizde hakkını arayan herkes "anarşik" olarak isimlendirilir ve haklı olsa bile hakir görülür. işsiz kalıp başbakana-bakana haykıran adam bile partizanca saldırıya uğrar, sıradan vatandaş tarafından linç edilir. linç edenler de muhtemelen açlıktan ağzı kokanlardır.

    ikincisi orada büyük oranda göstericiler şiddet kullandı. oradaki kullanımı sonuna kadar meşru görüyorum, haklı buluyorum. eğer bizim gibi "şiddet yok abi" modunda olsalardı sinek gibi ezileceklerdi. öte yandan biz şiddet kullansa idik muhtemelen paramiliter güçler oluşturulup ateşli silahlarla vurulacaktık.

    sorun, korkaklık değil ama halkın hala tebaa psikolojisi ile devlete ve dolayısıyla güce tapmasıdır.

    son hususta bir şeyler yazdım, dolu bakınızdır. (bkz: türk halkının tebaa psikolojisinden çıkamaması)

  • - eee peki sonra ne olmuş
    - işte onlar da şatoya gitmişler hep beraber
    - hangi şatoya
    - olm masalın başında dedim ya, büyük şato hani
    - kim gitmiş
    - hepsi
    - kim yani
    - yavrum gözünü kapat dinle sen böyle soru sorunca uyuyamazsın ki…

    - sonra kötü kraliçe çıkmış dışarı
    - en kötü olan mı?
    - soru yok!!!

    yemek yemeyi bilmese, yedirirsin; okuyamasa, okursun; kalem tutamasa, öğretirsin; oyun oynayamazsa, oynarsın da uykuya dalmayı bilmeyen çocuğa ne yapılır bilmiyorum. kaç masal okuduğumu kaç ninni söylediğimi unutuyorum bazen. yeri geliyor çocuk gelişimi kitaplarının çalışma kampını andıran, odasına kilitleyin bırakın ağlasın nasıl olsa uykuya dalacaktır türünden insanlık dışı önerilerini uyguluyorum ama bana mısın demiyor çocuk. uykuya dalmak nedir bilmiyor, öğretemiyorum.

    uykuya gidip de yarım saatte dışarı çıktım mı evde zafer turu atıyorum. uykudan ölen çocuğun nasıl olup da 1 saat yatakta beni soru yağmuruna tuttuğunu anlayamıyorum. gözünü kapatır uyursun, bunu çocuğa öğretemiyorum. sanırsız yarın iki vizesi var, sanırsın senedinin günü geldi, sanırsın çeki karşılıksız çıktı da sıkıntıdan uyuyamıyor. lan çocuksun, kafa pırıl pırıl devrilip uyutsana?!

    bir saat sonra, 10 dakikalık sessizliğin ardından…
    - kraliçe hani o siyah giysili olan mıydı?
    - ………
    - ………
    - o prenses değil miydi ki?
    - la uyusan ya!!

  • 1955 yılında yapılan esenboğa havalimanını kendisinin yaptığını iddia eden bir cumhurbaşkanının seçmenidir. şaşırmamak lazımdır.

  • liberya'da dise dokunur hic elmas (pirlanta) madeni olmamasina ragmen, dunya uzerindeki elmaslarin 1/8 kadari liberya cikislidir. sierra leone elmaslari korkunc insan haklari rezaletlerinden dolayi cok ulkede yasaklanmis olmasina ragmen, bu elmaslarin cok buyuk bir kismi ayni sekilde uretilmekte, ve liberya uzerinden dagitilmakta, hic bir yasakla karsilasmamaktadir. liberya'nin 22. baskani charles taylor her elmas uzerinden aldigi kacak vergilerle dunyanin en zengin adamlarindan biri olmus, ancak geliri dokumanlar uzerinde olmadigi icin yanina kalmistir.

  • migros değil de arabistan sepeti gibi duran sepet. nerede bunun birası, şarabı?

    edit: dinsiz, alkolik diyenler olmuş. yılbaşı paketinden bahsediyoruz uhud savaşı için hazırlanan bir erzak değil bu arkadaşlar.*

  • "arkadaşlar tatilden döndüm sansınlar diye omzuma dokunmayın olum acıyor diyorum noldu la baban mı dövdü diyolar. fakirlik kanıma işlemiş arkadaş"

  • dağ bisikleti yarışıyla zerre alakası olmayanlar çıkıp ahkam kesiyor. malum şahsın topladığı parkur işaretlemeleri de tam olarak şuradaki gibi işaretlemeler:

    (bkz: https://youtu.be/ta0agw2mmbm?t=67)

    buraya,

    - ağacın üzerinde işaretleme yapamazsın. o ancak yürüyüş parkuru gibi gezi amaçlı parkurlarda olur. dağ bisikletçisi o anda 20+ km/s hızlarla ordaki boyalara bakamaz.

    - ip çekemezsin. ip zor kopar, takılınca cinayete yol açarsınız. örnek bir vaka: bisiklet yoluna bağlanan ipe takılan motosikletlinin kafası koptu

    - tahta koyamazsın. mesela burda hızımı alamadım patikadan çıktım, en kötü plastik şeridi koparır kenara düşerim. tahta olursa tahtayı kırarım, kırılan tahta bana saplanır.

    bunlar düşünmeden alınan önlemler değiller. orda kullanılan 2 gram plastiğe laf etmek social justice warrior'luktan başka bir şey değil. youtube'dan "dağ bisikleti yarışı" diye arayın, bu şeritten başka işaretlemeye denk gelen varsa lütfen mesaj gönderin düzelteyim. cahil cesaretiyle yok tahta kullansalarmış, yok ağaca tabela çaksalarmış yine türkler her boku çok iyi biliyor, en iyi biliyor.