hesabın var mı? giriş yap

  • karadeniz'in doğusunda, siyasi başarısından emin politikacı bir grup halkın nabzını tutarken....
    bir köy kahvesinde toplanan kalabalıktan bir yaşlı emice,politikacılara;
    - uşşağum de pakayim baa, siz hiç içki içer misinuz?
    - yok dede, biz içkiyi ağzımıza bile sürmeyiz, günahtır.
    - sigaraniz var midur?
    - dede biz sigaraya karşıyız, her yerlerde yasakladık bile.
    - peki kumarinuz var midur?
    - yok dede, biz olduğumuz sürece memlekette kumar oynanmaz.
    - kari kiz işleriyle araniz nasildur?
    - dede hiç olur mu, o da örf adetlerimize aykırıdır. sümme haşa.
    - peki la' uşşağum, sizin hiç masrafinuz yoktur... neden pu kadar çalaysunuz?

    mail ile gelmiştir.

  • birkaç senede bir yaptığım eylem. ham armut yemiş gibi oluyorum her seferinde. yanımda çocuklarım ve eşim olmasa oturup hüngür hüngür ağlayasım geliyor. koşmakla bitmeyen top oynadığımız arsanın üç adımlık bir yer olduğunu görünce gülesim geliyor sonra. son gittiğimde o arsaya da bir apartmanı çoktan dikmişlerdi. evimizin bahçesindeki kiraz hala duruyor, malatya kirazı. yetişmesine asla izin vermediğimiz, kızaranlarını teker teker günlük yediğimiz kiraz. ev sahibinin oğluyla birlikte hem de. sonra okuluma gidiyorum, bina aynen duruyor. bir gün cesaretimi toplayıp içeri giresim var, giremiyorum bir türlü.
    insan hayatının en belirleyici dönemi çocukluktur. 80 yaşındaki adam oturuyor konuşmaya başlıyor o bile çocukluğunu anlatıyor. en unutamadığı anılar, anlatırken en mutlu olduğu şeyler onlar. çocuklarınızın çocukluğunu bok etmeyin, hatırlayınca gülümseyebilecekleri anıları olsun. size ve geçmişe dair.

  • çamaşır makinesi üreticisi olarak şunu söylemek istiyorum herkese.
    hatta tüm dünyaya seslenmek istiyorum.
    lütfen ama lütfen çarşaflarla havluları karışık makineye atmayınız.
    bunu yaptığınızda makinenin balanssız çalışmasını sağlamış olmakla birlikte, rulmanlarında anasını ağlatırsınız. sonra bir bakmışsınız ki 1 yıllık makinanız sıkmayı unutmuş yürümeyi öğrenmiş, su kaçırır olmuş..
    yapmayın bu hatayı, ayrı ayrı atın.
    ikincisi, makinayı yarım doldurmayın makina tam kapasite dolduktan sonra çalıştırın. bir t-shirt için makina çalıştıranı gördü bu gözler...
    tam kapasite çalıştırdığınız taktirde makinanız güzel bir çitileme işlemini sizin yerinize yapacaktır. deneyin görün.
    üçüncüsü, çok fazla deterjan kullanmayın.
    çok deterjan iyi temizlik anlamına gelmiyor, makinanın önemli yerlerinin tıkanmasına sebep olur, mutlaka ölçek kabı kullanın. olabildiğince az deterjanla yıkayın çamaşırlarınızı.
    deterjandan tasarruf demek, su tasarrufu demek. su tasarrufu demek enerji tasarrufu demek..
    çok su ısıtmak ile az su ısıtmak arasında dağlar kadar fark var çünkü.
    son olarakta en az ayda 1 kez kireç sökücü ile makinanızı temizleyin.
    edit
    arkadaşlar ilginize teşekkür ederim. çok fazla soru alıyorum. makina önerisi isteyen var kireç sökücü önerisi isteyen var. ikisini de bırakıyorum.

    çamaşır makinası önerisi için;
    çok paranız varsa miele alın.
    miele gerçekten kaliteli makinadır, ama çok pahalı, zengin işi diyebilirim. bu makina size mekanik olarak en az arızayı verecektir.
    miele harici diğer makinelerin neredeyse hepsi aynıdır, sadece süsleri değişir.
    bu yüzden servis ağı geniş olan, parçası kolay bulunan makine tercih edin.
    ben böyle konularda şiddetle altus öneriyorum.
    altus arçeliğin yan firması.
    yani arçelik servisi bakıyor, hem de parçaları kolay bulunur.
    kısaca altus öneriyorum hem uygun, hem servisi geniş hem de parçası kolay temin edilir.

    kireç sökücü önerisi için;
    calgondan şaşmayın arkadaşlar. gerçekten etkili biraz pahalı olabilir ama işe yarıyor.
    geceden makineye dökün, yarım saat kadar çalkayın, sonra sabaha kadar beklesin.
    min 8 saat max 12 saat beklesin.
    sonra biraz çalkalayıp tahliye edin.
    sadece su ile son çalkalamayı yaptıktan sonra kullanabilirsiniz.
    ayda 1 defa yapın.

  • +beş sene sonra kendinizi nerede görüyorsunuz?
    -sizin koltuğunuzda
    +aaa, peki beni nerede görüyorsunuz?
    -genel müdürün koltuğunda
    +kahve söyleyeyim fal bakar mısınız?
    -bakarız...
    +bedava mı?
    -kahve sizden fal bizden...

  • paranoyak değil, tedbirli insandır. paranoya gerçek olmayan kaygı ve korkular üzerine kuruludur. art niyetli birinin sizin haberiniz olmadan webcaminize erişim sağlayabileceği ise kanıtlanmış bir gerçektir.

  • cildindeki en ufak bir pürüzde dermatologa gidebilen, sağlıklı beslenebilen, diş beyazlatmaya, rutin diş bakımına para ayırabilen, ölü hücrelerinden profesyonel ellerde arınan, tüylerini sir ağdayla almadığı için alerji pötürtü batık olmayan, lazer epilasyonlu, saçlarına bilmemkaç yüz liralık keratin bakımı yaptıran, kaliteli saç bakım ürünleri kullanan, dermokozmetik kremler kullanan-beğenmedi mi atıp başka marka alan, spor salonuna gidebilen, hiç bir zaman yıkanmaktan tüylenmiş, ağzı yüzü kaymış, rengi atmış kıyafetler giymeyen, saç şekli hakkında, makyaj tonu hakkında profesyonel yardım alan, elleri bulaşığa, cife deymemiş, manikür pedikür yaptırabilen kızın güzel olmasıdır.

  • muhabirliğinde fransadayım diye kadıköy de bir evden canlı yayına bağlanıp sürünüyorum şarkısı eşliğinde konuşabilecek yüzsüzlüğü sahip olan bir adam tabii ki aldığı yasa dışı bahis reklamlarının suçunu hollanda rejisine atacak. hiç şaşırılacak birşey değil. adam yaptığı sahtekarlıkları yüzsüzlükleri başarı hikayesi gibi anlatabilecek karaktere sahip sonuçta. reklamını yaptığı yasadışı sitelerin tamamı kuzey kıbrıs menşeili türk siteleri. ama ne hikmetse hollanda rejisi hiç işi yokmuş gibi dijital reklam yerleştirmiş. insanları salak yerine koyma pervazsızlığı çok sevdiği rte abisinden sirayet etmiş kendisine belli ki.

  • işçiler sendika değiştirdi diye işten at, bebek mamasına çaktırmadan gdo'lu tahıl kat, farkedilince de "biz zaten toplattık o iki parti malı" diye kırk takla at! sonra da "mutlu et, mutlu ol" diye kampanya yap, oldu aq.

    şu mutluluk işini bu kadar saplantı haline getirdiniz ya, olacaklardan korkuyorum: (bkz: ülker bebek mamasında kokain çıkması)

  • annesi "kesinlikle böcekleri sevmiyorum" diyor. babası hayattan bezmiş boş boş bakıyor. kız eline alıp böcekleri öpüp okşuyor. bir de köpek var evde. yatak örtüsünün altından bi sürü böcek cikiyor. son sahnede bi kutu içindeki bir miktar böcek, kutu devrildiği için etrafa saçılıyor, aouw ouw diyip toplamaya çalışıyorlar. videoyu seyredemeyenler için özetlemiş oldum.
    allahtan türkiye'de geçmiyor olay.

  • aylar öncesinde trol olduğu onaylanmış bir kişi tarafından açılmış başlıktır.

    lütfen artık bu tür provokasyonlara prim vermeyin ve bu başlığa başka entry girmeyin. trol ordusu muhtemelen gelip kendi kendine gelin güvey olacaktır kısa süre içinde.