hesabın var mı? giriş yap

  • 15 temmuz gibi sıcak bir yaz gecesinde kalın deri montuyla...
    fotoşop yaptınız bari tshirt lü yapın dedirtmiştir.

  • ikincisinde halk topyekün tepkisini koymuştur. ve dünya da bu haklı tepkiye katılmıştır.

    ilkinde ölenler kendi ülkelerinde bile terörist olmakla suçlanmıştır. tepki göstermek için failin kim olduğunun öğrenilmesi beklenmiştir. ve sonunda anıları bile ıslıklanmıştır, yuhalanmıştır.

    şimdi bu ıslıklayan çomarlar gelip batıyı ikiyüzlü olmakla suçluyor ya... ikiyüzlülüğün kelime anlamını kendileri yazıyorlar aslında

  • felsefe tarihinde farklı tanımları verilmiş olsa da, bu tanımlar arasından en yalın olanı 'başka şeylerin ona dayandığı, ama kendisi başka şeylere dayanmayan şey'dir... bu tanımın yetersizliği iki aşamalıdır: birinci aşamada 'dayanma' teriminin netleştirilmesi gerekir, öyle ki burada bahsedilen fiziksel olarak bir şeyin başka bir şeye bağlı olması anlamına gelebilecekken, bir diğer mümkün anlam da kavramsal bağımlılıktır... ikinci aşamada ise karşımıza 'töz olma' özelliğinin mutlak mı yoksa görece mi olduğu sorusu çıkar... ('a', 'b'nin tözüdür dedikten sonra 'c' de 'a'nın tözüdür diyebilmemiz mümkün müdür? gibi) ... bu sorular en iyi kiplik kuramı (modal theory) denilen alanda netleşir... yaygın anlamıyla kiplik kuramına göre dört temel metafiziksel kip (metaphysical mode) mevcuttur: zorunlu (ya da zorunluklu, necessary), olanaklı (possible), olumsal (contingent) ve olanaksız (impossible)... bu kipler ya da 'modlar', herhangi bir şeyin, olgunun ya da (burası çok önemli) bir kavramın, başka bir şeye, olguya ya da kavrama 'göre' hangi olanaklılık durumu içinde olduğunu gösterir, yani hepsi 'olanaklılık' üzerinden tanımlanabilir: zorunlu = olmaması olanaklı olmayan (that whose negation is not possible), olanaklı = olanaklı, olumsal = olmaması olanaklı olan (that whose negation is possible), ve olanaksız = olanaklı olmayan (that which is not possible)... tüm bu modlar şeyler arasındaki ilişkilerin 'özsel' mi (essential) yoksa 'ilineksel' mi (accidental) olup olmadığını belirtmek için kullanılır... bir şey, başka bir şey için zorunluysa, o şey için özseldir, yani özüne aittir... yok eğer bir şey başka bir şey için zorunlu değilse, o şey için ilinekseldir... işte bu bakımdan iki özellikten biri, diğerine özselse, onun tözüdür, değilse, onun ilineğidir... hayvan olmak insan olmaya özseldir, o halde hayvan, insanın tözüdür dememiz mümkün... oysa sakallı olmak insan olmak için ilinekseldir, bu yüzden sakal insanın ilineğidir... ama burada dikkat edilmesi gereken (ve daha önce de vurgulanan) bir şey var: 'hayvan olmak' ve 'insan olmak' arasındaki ilişkiden 'hayvan' ve 'insan' arasındaki ilişkiye geçmek nasıl mümkün? şöyle ki, kiplik kuramında ele alınan birimler bilinen anlamıyla 'varlıklar' değil, kavramlar... yani asıl olan kavramlar arasındaki ilişkileri göstermektir... bu yüzden bir insan olarak 'benim' şahsi varlığım, beni donatan 'kavramlara' ilkece çözümlenebilir: bir 'canlı' olmamla başlayıp 'hayvan olduğum' sonra 'insan olduğum' sonra 'adam' olduğum sonra 'ekşi sözlükte yazı yazdığım' sonra 'huysuz olduğum' sonra... şeklinde devam edersek, beni oluşturan bana ait hiç bir şey kalmaz, çünkü hepsi 'genel' özelliklerdir, bunların birleşimini 'ben' yapan, yalnızca bunların 'o şekilde düzenlenmiş olmasıdır'... yani her bir tekil (singular) varlık, aslında tikeldir (particular), çünkü 'onu' 'o' yapan, belli tümellerden (universals) nasiplenmiş olmasıdır (nasiplenmek=partake)... işte buradan tözle ilgili büyük bir tartışma açılır: bir birey için, bu özellikleri taşıyan yalın ve nötr (nitelik-bağımsız, quality-free) bir töz var mıdır, yoksa bireyin tözünü oluşturan şey tümel kavramların 'belli bir dizilişi' midir? ikinci soru: yalın ya da bileşkesel olsun, bir töz bilinen anlamıyla var mıdır, yoksa o bir kavram mıdır? ilk soruya verilen cevaplar için okurlar arda denkel'in türkçe metinlerine, ikincilerle ilgili sorunlar için de leibniz ve hegel okumaya davet edilir...

  • plastik şişe doğada 5000 yıl sonra yok oluyormuş. 1.si kim o kadar bekledi de gördü amk, sallamayin. 2.si dün attım, sabah yoktu.

  • "sadece 1 kere mfö denmiş olması sözlüğün aktif kullanıcılarının yaş ortalamasının 30 altı olduğunun ispatı gibidir." diyenler için inanılmaz bir haberim var!

    bazılarımız başlıkta arayıp, hali hazırda yazılmış olanı tekrar yazmamak gibi çok acayip bir şey yapıyoruz. ben de inanamıyorum ama nedense oluyor yani.

    adetullah: (bkz: mfö) diyeyim bari

  • ben galatasaraylıyım. hatta çok iyi galatasaraylıyım. çok büyük futbolcular gördüm kendi takımımda, hepsiyle övündüm. kopanhag (bkz: hacı) gördüm, berlin gördüm, bursa gördüm, 120 liraya kasımpaşa bile gördüm.

    -ahanda burası da tanım olsun- ha bu alex dedikleri ne güzel topçudur, onu izlemek ne büyük keyiftir... futbol ayıların güreştiği bir fizik mücadelesine dönme evrimindeyken, esasında nasıl sudokudan ziyade bir akıl oyunudur onu gösterendir. ensesinde de gözü olandır, hiçbir zaman aşırıya kaçmadan futbolla ilgili güzel her şeyi yapandır... futbol fizik oyunu mudur; o zaman da bir inceleyin bakalım, düşmek istemediği zaman düşmeyendir, türkiye ligi tarihinde en zor kafa gollerini muhteşem zamanlaması ve pozisyon bilgisi sayesinde atandır, koşmuyor diyenlere inat maçın 70+. dakikasında 60 metre topsuz koşu yapıp "kolay" bir gol atandır. ezeli rakibimde de olsa iyi ki türkiye'ye gelmiştir, iyi ki vardır, iyi ki hala -allah vermesin- minimum sakatlıkla oynamaktadır.

    avrupa'ya gitmişmiş oynayamamışmış, anca fenerbahçe ve türkiye liginde oynayabilirmişmiş, hikaye. alex avrupa'da oynar. alex madrid'de, juventus'da, bayern munich'de, ingiltere ligi hariç (oyun yapısından dolayı) heryerde oynar. alex parma'ya gittiği için oynayamamıştır, çünkü parma küçük bir takımdır, alex büyük takım topçusudur, küçük takımın büyük oyunucusu oyun karakterli bir adam değildir, onun için parma'da oynayamamıştır. türkiye liginde fenerbahçe (allah'ım affet) büyük takımdır ve alex de büyük takım futbolcusu olduğu için iyi oynamaktadır.

    hiçbir zaman bir hagi olamayacaktır gözümde doğal olarak, ve hatta giydiği formadan ötürü kendisine sempati beslemem mümkün değildir. alex'in takımı kaybettikçe ben sevineceğimdir. fakaaat spor yazarı olsundur, klüp başkanı olsundur, galtasaray taraftarı olsundur, niye eleştirdiklerini hiç anlamadığım bazı fenerbahçe taraftarı olsundur, çatladıkapıspor (bkz: hıncal uluç) taraftarı olsundur, kendisini eleştirene kafam girsindir.

    budur.