hesabın var mı? giriş yap

  • 1951 yılında distant drums adlı filmde private wilhelm adlı karakterden çıkmış ses efeğidir. dünyadaki en ünlü ses efeği ve en çok filmde geçenidir.

    buyrun geçen filmlerin listesi:

    distant drums" (1951)
    charge at feather river" (1953)s" (1951)
    the command" (1954)
    them!" (1954)
    a star is born" (1954)
    land of the pharaohs" (1955)
    the sea chase" (1955)
    helen of troy" (1956)
    sergeant rutledge" (1960)
    pt 109" (1963)
    harper" (1966)
    the green berets" (1968)
    the wild bunch" (1969)
    chisum" (1970)
    impasse" (1970)
    the scarlet blade" (1974)
    hollywood boulevard" (1976)
    star wars" (1977)
    more american graffiti" (1979)
    the big brawl" (1980)
    the empire strikes back" (1980)
    raiders of the lost ark" (1981)
    history of the world: part i" (1981)
    swamp thing" (1982)
    poltergeist" (1982)
    return of the jedi" (1983)
    indiana jones and the temple of doom" (1984)
    explorers" (1985)
    howard the duck" (1986)
    nutcracker: the motion picture" (1986)
    spaceballs" (1987)
    willow" (1988)
    the star trek adventure" (universal studios, ca, 1988)
    always" (1989)
    indiana jones and the last crusade" (1989)
    three fugitives" (1989)
    legion of iron" (1990)
    gremlins 2" (1990)
    beauty and the beast" (1991)
    mom and dad save the world" (1992)
    batman returns" (1992)
    aladdin" (1992)
    reservoir dogs" (1992)
    matinee" (1992)
    evening class" (1993)
    a goofy movie" (1995)
    toy story" (1995)
    runaway brain" (1995)
    die hard: with a vengeance" (1995
    dante's peak" (1996)
    hercules" (1997)
    the second civil war" (hbo, 1997)
    the fifth element" (1997)
    lethal weapon 4" (1998)
    small soldiers" (1998)
    star wars: episode i - the phantom menace" (1999)
    little mermaid ii" (direct-to-video, 2000)
    thirteen days" (2000)
    the kid" (2000)
    golden dreams" (disney's california adventure, 2001)
    just visiting" (2001)
    tomcats" (2001)
    osmosis jones" (2001)
    planet of the apes" (2001)
    the majestic" (2001)
    star trek: the motion picture - the director's edition" (2001)
    wet hot american summer" (2001)
    life or something like it" (2002)
    the salton sea" (2002)
    spider-man" (2002)
    star wars: episode ii - attack of the clones" (2002)
    scorched" (2002)
    the lord of the rings: the two towers" (2002)
    confessions of a dangerous mind" (2002)
    cradle 2 the grave" (2003)
    agent cody banks" (2003)
    peter pan" (2003)
    tears of the sun" (2003)

  • her yerde karşımıza çıkan kızlardır bunlar. özellikle barlarda "seni sepetledim kime ne hayat benim sana ne *" gibi sözler içeren aşk marketin en rezil şarkılarında ellerini, avuçlarını açarak ileri geri sallarlar. omuz dirsek arası sabit koldan ele kadar olan kısım ileri geri sallanacak şekildedir. avuçlar dediğim gibi açıktır. arada "ben" geçen kısımlarda kişi kendini göstermeli, "defol git hayatımdan... aşksız hayat pek güzel" gibi kısımlarda ise elin dışı karşıya bakacak şekilde "illallah" haraketi yapılmalıdır göğüs hizasında. bir agresyon içerir. "haaaeartıığğk sevmeğyeceeeğğiiim" de kollar yukarı doğru iyice açılır arkadaşa gözler bereltilerek bakılır.. klip gibidir... ben gıcık olurum yapana tekme atarım tersim pistir.

    bir de şöyle bir alt grubu var bunların...
    (bkz: okul servisinin arkasinda sarki soyleyen kiz grubu)

  • hoh derken ağzın şeklinin puf derkenki ağız şeklinde farklı olmasından kaynaklanan durumdur.

    birinde ağız boşluğu geniş tutulur bu nedenle ciğerlerinden gelip dışarı akan havanın debisi düşüktür sonuç itibari ile hızı da yavaştır, hızı yavaş olan zaten ciğerde ısınmış hava ise boğazda ve ağız içinde daha da ısınır. diğerinde ise ağız boşluğu dar tutulur, akan havanın debisi hızlıdır, bu nedenle boğaz ve ağızda ısınmaya vakit bulamadan dışarı atılır haliyle daha serindir. biliyorum partilerde hiç de eğlenceli bi' insan değilim.

  • gurur sandığı aslında ümitsizliğidir.
    uzaktan uzağa sever, iyi olup olmadığını kontrol eder sosyal ağlardan ama aramaz. kırılmaktan, üzülmekten ve yine aynı şeyleri yaşamaktan korkar içten içe.
    ne yeniden aşık olmak ister ne de yeni biriyle vakit geçirmek..
    ölene dek yalnız kalma fikrine de alıştırmıştır kendisini.
    onu sevmek, hem de çok sevmekten mutludur.
    aşkın, aşık olduğun insanı elde etme hırsından çok daha fazlası olduğunu anlayacak kadar büyümüştür.
    içten içe merak eder durur;
    ''o da beni düşünüyor mu, ara sıra da olsa özlüyor mu acaba'' diye..

    korkaklıkla suçlanan ama o korkaklığının ardında çoook uzun bir hikayesi olan insandır. muhtemelen on milyon kere korkmamış, her defasında ağır yaralar almış daha fazlasına cesareti kalmamıştır. belki de karşısındakinden bekliyordur radikal bir adım. belki mecali kalmamıştır?.. tek ihtiyacı olan ''bundan sonra elimden geleni yapacağım'' demesidir. belki o günü bekliyordur.
    özlemesini, geleceği varsa kendi isteğiyle gelmesini istiyordur.
    her şey keşke burada yazılanlar kadar ''türk filmi tadında'' olsa..

  • fıkralara konu olan olay. fıkralara konu ama bize değil. bir türk genci olarak fıkrada bile olsa bir kızla aynı evde yaşayamamanın verdiği buruklukla fıkrayı arz ediyorum:

    "mehmet ile handan öğrenci olup, aynı evi paylaşmaktadırlar. bir gün handan ve mehmet, mehmet'in annesini yemeğe davet ederler. mehmet'in annesi akşam yemeği süresince handan'ı uzun uzun süzer
    ve aslında handan'ın çok alımlı ve güzel bir kız olduğunu, acaba aralarında ev arkadaşlığından daha ileri bir boyutta bir ilişkinin mevcut olup olmadığını merak eder. annesinin aklını okumuşcasına mehmet annesine der ki;
    "ne düşündüğünü biliyorum ama emin ol ki sadece ev arkadaşıyız, ötesi yok."

    akşam yemeğinden sonra mehmet'in annesi evine döner. aradan bir iki gün sonra handan der ki:
    - "mehmet, annen bize yemeğe geldiğinden beri gümüş çorba kasesini bulamıyorum."

    mehmet yanıtlar:
    - "annemin almış olabileceğini tahmin etmiyorum ama ben yine de kendisine bir mektup yazayım" der.
    oturur ve yazar: "anneciğim, gümüş çorba kasesini sen aldın demiyorum ama almadın da demiyorum. fakat konu şu ki; sen bize yemeğe geldiğinden beri gümüş çorba kasesi kayıp. sevgilerle, oğlun ahmet."

    bir hafta sonra ahmet'in annesinden mektup gelir: "sevgili oğlum; candan'la yatıyorsun demiyorum ama yatmıyorsun da demiyorum. konu şu ki; candan kendi yatağında yatıyor olsaydı, gümüş çorba kasesini çoktan bulmuş olurdu. sevgilerle, annen."