hesabın var mı? giriş yap

  • şu iki örneğine bizzat şahit olduğum yazı bütünü.

    "düşüncesi hakkında en ufak bir fikre sahip olmadığım halde deniz gezmiş'in her ölüm yıldönümünde herhangi bir starbucks şubesinden iphone'umla "devrim bir gemi gibidir. kim bilir kaç yunus görmüş, kaç deniz gezmiş" paylaşımı yaparım."

    " kural gereği arkadaşlarımın feysbuktaki fotoğrafları altına "güzellik, ay ben seni yerim ki -kalp kalp kalp-, bebeğim çok güzelsin" yazarım; onların da simsiyah kaşlara sahip olmama rağmen ısrarla sarıya boyattığım borussia dortmund terk saçlı fotoğraflarıma aynı şeyi yapmalarını beklerim."

    başıma bir şey gelmeyecekse ben bu yazıyı beğendiğimi söyleyebilirim. yazan kişi niçin hunharca linç edilmiş anlayamadım.

  • türkiye koşullarında 10.000km'de bir değişim yapılması önerilir. motor sağlığı için yapabileceğiniz yegane şey doğru motor yağı ile değişimin aksatılmamasıdır. 15.000, 20.000km gibi değişimler kullanım kılavuzunda yer alabilir fakat yoğun trafik ve yüksek performanslı kullanımlarda kesinlikle 10.000 aşılmamalıdır.

    1 yıl süresi ise km dolmasa bile, yağın iç yapısında zaman içerisinde hava ile teması kaynaklı kontaminasyon(kirlilik) oluşumu ve yağın viskozitesinin değişmesi kaynaklı motorun sağlıklı çalışması için önerilmektedir. 2 yıl süreyle motor yağınızı değiştirmesenizde, motor hızlı bir şekilde deforme olmaz fakat risk faktörünü çok arttırıp, motor ömrünü exponansiyel olarak azaltırsınız. mekanik sistemlerde kötüye gidiş lineer şekilde birim zamanda eşit olarak ilerlemez.

    risk almayın, 1yıl/10.000km olarak motor yağınızı orjinal olduğundan emin olduğunuz uygun yağ ile değiştirin. piyasada sahte motor yağ oranı çok yüksektir bu sebeple yetkili serviste bakım yaptırmıyorsanız, motor yağını resmi distribütörlerden almanızı ve servisinize elden teslim etmenizi tavsiye ederim.

  • (bkz: canısı)

    edit: madem yazdık biz de nerede ve ne şekilde gördüğümüzü söyleyelim. bu anlamlı ve güzel sözün hikayesini anlatalım.

    yer: konur sokak, leman kültür

    sevgili ile beraber leman kültüre oturduk. alışveriş falan yapmıştık bir hayli yorgunuz. biraları söyledik. yanında da soslu patates cipsi. yarime dövme yaptıracağız. fikir arıyoruz nasıl bir şeyler olsun diye. gelip geçenlerin vücudunu inceliyoruz nasıl dövmeler var diye. güzel şekiller arıyoruz. daha sonra garson biraları getirdi masaya koydu. garsonun kolunda bir dövme. sadece canısı yazıyor. amatörce. belli ki kendi kendine yapılmış bir dövme. sadece canısı yazılı. c harfi kapatılmaya çalışılmış. beceremeyince anarşizm işaretine çevirmeye çalışmış. çarşı'nın amblemi diyeyim o zaman daha anlaşılır olur.

    patatesleri de koyarken sordum garsona;
    -çok mu seviyorsun abi koluna işlemişsin.
    +çok sevdim be abisi. ama bana yar olmadı. adının baş harfi c idi. ben de c'yi silmeye çalıştım. dedim ki c'si giderse sadece anısı kalır. beceremedim çok daha fazlası kaldı.
    -eyvallah abi
    +eyvallah

    edit 2: ibrahim erkal şarkısı olduğunu da belirtmem konusunda uyarıldım.

    edit 3: ben bu hikayeyi neden anlattım? sevgilim var oğlum beraber alışverişe falan çıkıyoruz. bildiğin nefes alan bir kadın sahibiyim. ı have got kadın ulan!!!

    şaka şaka neden anlattım bilmiyorum ilk duyunca bayağı içerlemiştik. dedim ki dövme iyi de sonra işte anısı kalırsa sıkıntı büyük be abi!

  • sevgili hemcinslerim; 6 ay sabır, saçlarınızı uzatın... zaten çirkinsiniz amk. çirkinliğinize çirkinlik kattıktan sonra o saçları bir güzel kestirin... emin olun sizi yakışıklı bulacak kadınlar çıkacaktır.

  • kezbanın hakim olanı da hiç çekilmiyor dedirten, görev başındaki memura (belediye çalışanı) hakaret suçu işleyen bir hukukçunun söylemi.

    ayrıca, sarı montlu meriçin de ağzını köpekler öpsün. kimi ısırdı, hayır kimi ısırdı diye soruyor, ısırılan iki kişi gösterilmesine rağmen "acaba ne yaptı da ısırdı" diye savunuyor. bunlar başıboş köpeklerden daha tehlikeli yemin ediyorum. tek dileğim bunların da başıboş köpekler tarafından saldırıya uğraması. ben bu kadar cahilliğe dayanamıyorum.

  • off hangi birini anlatsam bilemedim... anadolu lisesi hazirliktayim... kasim sonu falan, kabanim yok incecik bir hirka ile gidip geliyorum okula. o zamanlarda benim askeriyede pilot olan kuzenim bizim memlekette calisiyo. bize gelicekmis yemege (annem babam ayri, ben annemle yasiyorum, o da yemege gelirdi arada bize ). otobusten indim, yagmur yagiyo, eve yuruyorum. bi araba durdu, sen napiyosun bu yagmurda dedi, eve gidiyorum dedim, kaskati olmusum soguktan. bin arabaya cabuk dedi. bana cok guzel bi kaban almisti, ortaligi ayaga kaldirmisti. bu cocugun nasil kabani olmaz bana nasil soylemezsiniz diye. 1-2 yil sonra diyarbakir’da sehit oldu, bana hayatimin en buyuk travmalarindan birini yasatti orasi ayri. keske gorebilseydi bugunlerimi.

  • kabaca cımbızlama dediğimiz cherry picking, günümüzde en çok sosyal medya ve siyasette kullanılan bir yöntemdir.
    peki nedir bu ?
    tam bir çeviri yapacak olursak kiraz toplama adını aldığını görmekteyiz bu yöntemin; bunun nedeni ise insanoğlu kiraz meyvesini toplarken daha olgun kirazların daha lezzetli olacağını düşündüğünden daha çok koyu renk almış kirazlara yönelir. işte bu yöntem de kanıtların ve argümanların büyük bir kısmının kendilerine karşı olması durumunda kullanırlar, ve sizin mantıksal sonucu kabul etmenizi tam kabul etmeyenler için konumlarını destekliyor gibi görünen biçimleri, dönemleri, durumları veya alıntıları sizin önünüze sererler. bundan dolayı kişi asıl argümanı görmezden gelerek inanmaya meyil eder.

    aslından bu durum daha çok insanların tembelliklerinden ve ön yargılarından yararlanmaktadır.çünkü asıl resmi görmek dediğimiz tabir bizim için biraz çaba, araştırma ve okuma gerektirebilir. fakat biz insanlar günümüz modernitesinde daha çok kısa görselleri ve bunun gibi kısa ve bizi yormayan hap bilgileri daha çok kabul etmeyi severiz.

    işte cherry picking bu kadar etkili yapan bir diğer sebepte insan psikolojisinde bulunan doğrulama yanlılığı dediğimiz şeydir. burada tembellikte ziyade insanın inançlarını veya değerlerini doğrulayacak veya destekleyecek bir şekilde arama, yorumlama, tercih etme ve hatırlama eğilimidir devreye girer. insanlar, görüşlerini destekleyen bilgileri seçtiklerinde, aksi bilgileri görmezden geldiklerinde veya belirsiz kanıtları mevcut tutumlarını destekliyormuş gibi yorumladıklarında bu ön yargıyı sergilerler. sonuçları genellikle yanıltıcıdır ve insanları yanlış bir inanca veya yanlış bir sonuca yönlendirebilir. bir konunun tüm yönlerini anlamadan, sadece seçilen kanıtlara dayanarak kararlar vermek, yanlış politikalara, hatalı öngörülere ve çatışmalara yol açabilir. ayrıca düşünsel dürüstlüğe aykırıdır ve mantıklı tartışma ortamlarını zedeler.

    sonuç olarak insan beyninde arzu edilen sonuçlar, duygular ve derinlere yerleşmiş inançlar en güçlü pozisyonda duruyorken doğrulama yanlılığı dediğimiz etkiyi ortadan kaldırmak pek mümkün değildir. ancak eleştirel düşünme becerilerimizi eğitim ve öğretimle yönetilebilir ve en doğru sonuçlara ulaşabiliriz.

    bir örnekle bu durumu taçlandıracak olursak daha iyi anlayacağını düşünüyorum. fazla geri gitmeden 14 mayıs 2023 genel seçim sonuçları geri gidelim, herkes televizyonda seçim sonuçları açıklanmaya başladığında recep tayip erdoğan'ın aldığı oy oranının %60 olduğu kemal kılıçdaroğlu'nun aldığı oy oranının ise %30 ila 40 arasında olduğunu görmüştür. işte tam burada aa(anadolu ajansı) cherry picking yapmaktadır. yani sandıkların hepsi açılmadan ya da açılsa dahi sayın erdoğan'a giden oyları ilk öncelik vererek rakibi olan sayın kılıçdaroğlu'nu ezici bir üstünlük sağlamış havası yaratmaktadır.aynı şeyleri yine siyasi kısa videolarda veya söylemlerde de görmek mümkündür ve sosyal medyanın bir çoğu bunlarla doludur.

    siz siz olun farklı bakış açılarını ve doğruları görmezden gelmeyin.(bkz: propaganda/@zagalar)

    kaynak:1,2,3,4,5