hesabın var mı? giriş yap

  • güzel bir düzenleme ancak bunun üzerine devletin barınakları geliştirmesi ve hayvan edinebilecek yerler olarak reklam yapması gerekiyor. bu arada açıkçası bireysel olarak hayvanların satılması veya satılmamasi çok umurumda değil, asıl umurumda olan sey bir şekilde o hayvanları alıp, bu ister edinme ister satın alma olsun, sonra sıkıldıklari veya diğer çeşitli sebeplerden sokağa bırakmaları.

    hayvan satın alan insanlar bu hayvanları alırken genellikle yavru ve şirin olduklarını düşündükleri cinsleri alıyor veya sırf çocukları istediği için bir hevesle alıyorlar sonra da büyüdü bu artık ne yapacağız ki deyip sokağa atıyor ki bence bu çok aşağılık bir durum. bunun sonucunda da iki durum ortaya çıkıyor; ilki sokaklarda artan hayvan nüfusu, ikincisi ise eve alışan kedinin sokağa kolayca adapte olamayıp ölmesi.

    artık yeni uygulama ile sadece gerçekten bir dost sahibi olmak isteyenler uğraşıp alacaktır diye düşünüyorum.

    not: 3 kedili spor

  • (bkz: ortadoğu'da sıradan bir gün)

    cnn türk'de imamoğlu' nun açıklamasına yer verilmemiş. cnn link

    ekrem imamoğlu'nun açıklaması:

    --- spoiler ---

    bugün, saat 17:00 sularında bizim haberdar edilmediğimiz bir toplantıda içeride kim olduğu belli olmayan, daha düne kadar ibb'nin çalışanı olan 3 bin tl maaş alan, bir vakfın genel müdürlüğünü yapmış bir şahsa ait olan bir şirkete haydarpaşa ve sirkeci ihalelerini 350 bin bedelle sözüm ona bir bahaneyle, bizim ihaleye girmemizi engelleyerek verdiler.

    gereğini yapacağımı bütün vatandaşlarım önünde söz veriyorum. yasal yollara hemen başvuracağız.

    16 milyon insanın hakkını öyle bir şekilde araycağım ki hepiniz göreceksiniz. kılını bile kıpırdatmayan sayın bakana sesleniyorum... çok yazık, çok ayıp.

    şirketin elemanları hazır, haberdar ediliyor, aynı anda bize yazı geliyor. "biz ihaleyi yaptık işimiz bitti" suç duyurusunda bulunuyoruz. ibb'nin bütün avukatlarıyla suç duyurusunda bulunuyoruz. istanbul'da ne kadar katılmak istiyoruz diyen avukat varsa suç duyurunda bulunuyoruz. saatini bildireceğim.
    --- spoiler ---

    debe editi : buna bakan kullanıcılar, bunu da inceledi *
    (bkz: thy teknikte başlatılan sendikadan istifa hamlesi)
    onurlu işçilere destek başlığı.

  • "arkadaşlar tatilden döndüm sansınlar diye omzuma dokunmayın olum acıyor diyorum noldu la baban mı dövdü diyolar. fakirlik kanıma işlemiş arkadaş"

  • tobb'un 70. genel kurulunda, kemal kılıçdaroğlu'na "ben diktatör olsam, sen meydanlarda konuşamazsın" diye nerdeyse tehdit savuran tayyip erdoğan, protokolü çiğneyerek, kılıçdaroğlundan sonra konuşma yapması gerekirken, ondan önce konuştu ve kılıçdaroğlunu dinlemeden salonu terketti.

    siyasetin ne kadar çirkinleştiğinin, bu adamın ne kadar ahlaksızlaştığının farkında mısınız?

  • evrimin kayıp halkasıdır. ulan bi' araştırsalar, insanlık tarihi yeniden şekillenecek ama nerdee.

  • hayatında olduğu gibi kafede, restoranda, trafikte, işte, evde yalnız olan insandır. sanıyorum dünya gittikçe yalnızlaşıyor. üzülmeyin herkes sizin gibi.

    an itibariyle oturuğum yerde, 13 masa tek başına oturuyor. ellerinde telefon/tablet var. yarısının kulağında kulaklık. yarısından fazlası sigara içiyor. 4 tane masada 2 kişi oturuyor, tamamı hemcinsiyle. 2 kişi oturanlardan biride ağlıyor. 2 masada boş.
    üstelik günlerden bi pazar sabahı, hiç mi kimse eşlik edecek birini bulamaz..

    arkadaşlık/ilişki/evlilik süreçlerinin her geçen gün kısaldığı günümüzün problemi nedir? teknoloji olduğunu düşünmüyorum. sosyal medya yalnızlaştırmıyor, insanlar yalnız olduğu için sosyal medyaya yöneliyor. paylaşım ihtiyaçtır, bunun için imkan bulunamıyor çareyi sosyal medyada buluyor ama bu çare gerçek değildir, sahtedir. peki neden böyle oluyor? sanıyorum egolar, ispatlar, hırslar, kötülükler bu noktaya getirdi. her şey sahte olmaya başladı. başta sevgi. samimiyet, sevgi rolleri oynanıyor. e karşındaki bunu farkedemeyecek kadar aptal değil. doğal olarak tatmin olmuyor. kısa bi süre oyuna dahil oluyor. bakıyor mutlu değil. eee ne çekicem karşımdakinin mallıklarını diyor, alıyor kulaklığını çıkıyo geziyor.

    şarkıdaki gibi; biz büyüdük ve kirlendi dünya..kirlenen dünyada kimse omuzunu yaslayacak birini bulamıyor. aksine çoğunluk menfaat için birlikte. vakti zamanında yaşca büyük birisi demişti ki; arkadaş arkadan taşlayan demektir. ne güzel demiş. selam olsun kendilerine.

    edit: imla

  • yok kardeş 3 kişi 5 kişi değil. 6.000.000 kişi. düşünün ki 18 yaş altı çocuklar, oy kullanmamış kişiler, yaşlılar falan yok. öyle boş yere horozlanmayalım. makul olalım. rasyonel seçimler yapalım.

    12.000.000 chp seçmenini saymıyorum bile.

    danimarka 5.605.836
    kırgızistan 5.551.900
    finlandiya 5.497.302
    slovakya 5.424.058
    singapur 5.310.000
    türkmenistan 5.240.000
    norveç 5.214.890
    lübnan 4.822.000
    kosta rika 4.667.096
    orta afrika cumhuriyeti 4.616.000
    irlanda 4.585.400
    gürcistan[8] 4.483.800
    yeni zelanda 4.472.390
    kongo cumhuriyeti 4.448.000
    filistin 4.420.549
    liberya 4.294.000
    hırvatistan 4.290.612
    bosna-hersek 3.839.737
    ...

    edit : ne demek istiyorum? bu insanlar 'varlar'. havuz medyası istediği kadar yokmuş gibi davransın varlar. ve birkaç kişi değiller. sevelim ya da sevmeyelim. seçimleri doğru olsun, yanlış olsun, seçimleri bize zarar versin ya da vermesin, yok edilemeyecek, ortadan kaybolmayacak, hatta sayıları artacak milyonlarca insan var.

    türkiye'de 20 milyona yakın muhalif seçmen var. hiçbir zaman ortadan kaybolmayacak bu insanlar. bu ne demek?

    çatışma kültürü sürdürülemez. uzlaşı şart. bir seçim değil. mecburiyet. uzlaşmak zorundayız.

    bu ülke eğer çatışmayı devam ettirmek istiyorsa, hınçla, öfkeyle yönetilmek istiyorsa, kaynaklarını hızla tüketecek. iktidarı yönetenlerden bahsetmiyorum. bizzat halkımız rasyonel davranmalı, kamplaştırma niyetinde olan insanlara mesafe koymalı.

    chp: 12.000.000 kişi, 12.000.000 müşteri, ekonomiyi çeviren, örgütsüz, plansız 12.000.000 insan. bu demek değil ki yoklar. varlar kardeşim. seslerini duyuramadıklarına bakmayın. çocukları duyurur, torunları duyurur ama eninde sonunda varlıklarını farkedersiniz.

    ve siz bu insanları zorla örgütlü olmaya itiyorsunuz. inanın bana nasıl dindarlar zamanında bir yere itildiyse, bu insanlar da karşınıza çok daha örgütlü ve hırsla çıkacaklar. siz akıllı davranın. ülkemizin kaynaklarını, insan kaynağını, gençlerimizi boş kavgalar için harcamayalım.

    daha farklı bir çatı kuralım. yeniden biz olmanın bir yolunu bulalım.

    edit 2 : değerli arkadaşlar hala algı operasyonu falan diyorsunuz. ysk sonuçları ortada. 6.000.000 hdp seçmeni yok mu? manyak mısınız nesiniz? gerçek bu. işine gelse de bu gelmese de bu. ne yapayım? dünyanın gerçeklerini mi değiştireyim? var olanı yok mu edeyim. iyi alıştınız.

    gerçeği değiştirmek istiyorsan önce onu kabul edeceksin.