ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
yaran facebook durum güncellemeleri
-
"adam 800 liralık gözlüğü uzatıyor diyor ki size çok yakışır. ulan ben kimim de o bana yakışacak esas ben ona yakışırım."
hatunların efendi adam yerine piç tercihi
-
bildiğiniz her şeyi sıfırlayın. meseleyi işin üstadı bendenizden dinleyin bir kez de. yılların tecrübesi konuşuyor lan burada; başçavuşun beygiri anırmıyor aloo!
ciddiyete dönelim. insanlar karşılarındaki kişiler hakkında karar vermek için en fazla 30 saniye düşünürler. içgüdüsel bir olaydır aslında bu. 30 saniye içerisinde bir x cinsi y cinsi için beynine "olur" sinyalleri yolladı yolladı; yollamadıysa don juanlık filan hikaye. afedersin bir yerini yırtsan da o saatten sonra boş.
şimdi konuyu gerçek hayattan vereceğimiz örnekle açıklamaya çalışalım. y bıcır bıcır şirin bir kızdır. x1 ise efendi adam. x2 ise x1 in fiziksel olarak tıpatıp aynısı piç erkektir.
y, x1 ve x2 ortak bir ortamda bulunurlar. y hanımkızımız 30 saniye içerisinde beynine iki genç için de olur sinyalleri yollar. ortamdan ayrılınır ve insan davranışları incelenir.
y --> evine gitmiş ve iki erkekten de eşit derecede hoşlanmıştır
x1 ve x2 --> evlerine gitmişlerdir ve y cinsinden eşit derecede hoşlanmışlardır.
olayın özü burada başlıyor işte (üçlünün pazartesi buluştuğunu hesap edersek)
x1 davranışları:
pazartesi gecesi: acaba sevgilisi var mı? yok canım sevgilisi olsa neden bizimle buluşsun ki? ama böyle güzel kız da boş kalmaz yani...
salı gecesi: arasam mı acaba? yok yahu ararsam şimdi bulaşık bir tip olduğumu düşünür. en iyisi biraz zaman geçsin.
çarşamba gecesi: saat geç mi oldu yahu? arasam mı? yok aramayayım en iyisi. yarın arar haftasonuna bir yerlere davet ederim
perşembe gecesi: geç mi oldu? arasam mı? mesaj çekeyim en iyisi, müsait olduğunda cevaplasın.
cuma gecesi: neden cevaplamadı ki? ben biliyordum abi kesin sevgilisi vardı o kızın bıdıbıdı...
halbuki aynı anda x2 nin davranışları şu şekildedir:
pazartesi gecesi: - aloo y naber? iyi ya n'olsun işte takılıyoruz. yarın işin yoksa gelsene yine takılırız beraber? ok kaçta alayım seni...
salı gecesi: - yarın gel yine bıdıbıdı yaparız
çarşamba gecesi: - bana gidelim mi?
perşembe gecesi: finish her!
yani anlayacağınız üzere olay tamamen erken müdahale hayat kurtarır mantığı. atalarımız buna akıllı düşününceye kadar deli oğlunu everir demişler. ne güzel bir söz öyle...
ataturkiye, xyz haber, atina.
yaran facebook durum güncellemeleri
-
1 saat yürüsem 5 km. bu sırada 2 sigara içsem 75 kuruş. 75 bölü 5 desek kilometrede 15 kuruş yakıyorum, toyota gibi adamım
game of thrones kurdu gelmiştir
-
(bkz: joffrey piçi gelmiştir)
kariyer.net'teki fantastik yazılımcı ilanı
-
neo sen misin
(bkz: beyler koşun matrixi yapacaz)
edit...
belki summoner istiyorlardır...
can cast c++ three times a day...
14 temmuz 1987 queen afyon konseri
-
freddie mercury'nin emirdağı birbirine ulalı türküsünü ezberden söylemesi de ayrı bir güzellikti.. ve tam o sırada sahneye fırlatılan şalvarlar..
şarkı sözlerinde geçen bilimsel sözler
messi'den daha fazla kazanıyorum
-
"dünyamızın sapkınlığı insanların zenginliklerinden utanmak yerine onunla gurur duymalarıdır."
lev n. tolstoy
yaran facebook durum güncellemeleri
-
biz yazmaya bıktık ama kimse aramaya inanmadı. sonra kızıyorsunuz.
çok basit arkadaşlar. başlıkta ara kısmına "handsome" yazılacak o kadar.
(bkz: #25039096)
(bkz: #26060465)
(bkz: #44026215)
(bkz: #52094335)
(bkz: #53569824)
bir değil iki değil tam beş kavanoz bal, sadece bir kavanoz bal fiyatına. sourtimes bal dünyası iyi günler diler.
lavaboya kusmak
-
eşimin yaptığı eylemdi. kızımıza hamileydi. allaam o ne kusmalar. arabayı filan yolda durdurup kaldırıma yapacak kadar. o kadar ani olurdu ki bu his, kusulacak yerin müsaitliği vs. hiç önemli olmazdı. banyoya koştuğunda da klozete yetişemezdi mecburen lavaboya.....
bir gün, yine o klozeti temizlerken farkettim, hiç rahatsız olmadığımı. sonra bu kusmalara sebep olan o küçük kız yüzüme kustu başka bir gün, kustu dediğim içtiği tüm sütü çıkardı şerefsiz. o zaman da hiç rahatsız olmadım. hatta gülmekten sütün bir kısmını çocuğa geri püskürttüydüm.
velhasıl hep öyle içilen, sıçılan, iğrenilen ortamlarda olmuyor bu iş diyip, aile bakanlığı kamu spotuna çeviririm mevzuyu.