hesabın var mı? giriş yap

  • yıllar önce bir arkadasim kredisine kefil olmami istemişti zor durumda olduğunu biliyorum dedimki ben sana kredi alayim kefil olmamak için yeminim var. gözden çıkardığım tutar için kredi aldim ve verdim . artık vermese de ne yapayım dedim. taksitleri gecikterek de olsa ödedi. ben kredi tarihinde kendim ödeyerek kredi skorumu bozmamıs oldum .kredi bitti ben bir oh çekmişken bir hafta sonra aradi bana tekrar kredi alırmısın dedi. bende isyerimi degiştirmemi düsünuyorum kısa surede iş bulurmuyum bulmazmıyim belli değil
    durumu kendisine anlatip tekrar kredi alamiyacagımi ilettim. bana küstu ve bir daha da aramadi.yorum size kalmış

  • avmlerde telefon kılıfı satan dükkanlar.

    edit: 80 kuruşluk kılıfı 80 liraya satınca dükkan dönüyormuş. herkesten özür dilerim. sabahtan beri yeşilleniyorum.

  • bilgi olmadan fikir sahibi olmanın zararları altında incelenecek başlık.o yüzden affınıza sığınarak biraz uzun tutacağım.

    üniversite sınavından başlayacak olursak evet ilk 15 binde olmanız gerekiyor. belki kazançla alakalı doğru ama bu dilimde olabilmek için harcanan emeği görmezden gelmek doğru değil.

    5 yıllık eğitimlerinde bazı diş hekimliği fakültelerinde tıp fakültelerinden daha zor bir eğitim aldıklarını biliyorum.şu anda cerrahi bir bölümde asistan olmama rağmen gerektiğinde rest çekebildiğim nadir durumlar olabiliyor ki cerrahi nosyonunu, hiyerarşisini ve disiplinini bilenler ne demek istediğimi anlayacaklardır, diş hekimlğinde stajyer öğrenciyken hocaları bırak asistanların karşısında bile süt dökmüş kediye dönmezsen o sınıfı geçirtmiyorlar.

    tus gibi bir bela başımızdayken dus gibi bir bela da onların başında.hatta yılda iki kez değil bir kez yapılıyor artık. işin trajikomik tarafı uzmanlık eğitimi almak için sağlam bir torpile ihtiyaç duyulmasının önüne geçtiği için henüz daha yeni başlanan bu sınav bayram coşkusuyla karşılandı camiada.

    diş hijyenine halkın elit kesimi dahil büyük bir kısmının dikkat etmediği bir ülkede, mesleki açıdan karşılaştıkları güçlüklerden, bel, boyun ve tendon sorunlarından, hastanede yöneticilerinden, okulda hocalarından ve asistanlarından, özelde patronlarından ve her yerde hasta ve yakınlarından gördükleri mobingi uzun uzun anlatmaya gerek yok

    yaptıkları işin kıymetini anlatmak için diş ağrısına da gerek yok.diş eti problemlerinden tutun da her türlü ağız ve çene hastalıklarına kadar oldukça geniş bir yelpazeye hitap ediyor.teorik ve bilhassa pratik anlamda oldukça ağır bir meslek.

    kazançları da gelişmiş toplumlardaki oranlara bakılırsa düşük seviyede. nasıl bir trolleme içerisinde olursanız olun doktorlar, diş hekimleri, öğretmenler ve ağır işçiler türkiye'de normalde almaları gereken ücretin çok altında para kazanıyorlar.

    eğer eleştirecek bir maaş arıyorsanız kızılay'ı geçince az yukarıda sağda t.b.m.m. var.bir kardeşiniz olarak klavyenizi daha faydalı işler için çalıştırmanızı öneriyorum.

  • --- spoiler ---

    temperli cam oyununda camcı abinin misketi bolmuş gibi atması çok saçmaydı. güç bela bir tane cisim bulmuşsun, o da önceki oyundan kalan bir misket. belli ki adam onu cebellezi etmiş. camcı abi anında fırlatıp "daha yok mu, diğerine de atacam" diyor.

    altındaki cam temperli işte. önce ona atsana misketi. vücut ağırlığı sesi keser diye düşünüyorsan da misketi fırlat, düşmeden önce zıpla işte. en azından temperlinin çıkardığı sesi bilirdin.

    --- spoiler ---

  • özellikle eski şehir merkezinde çok çok güzel binalar var. sonradan büyüyen bölgelere doğru gittikçe hemen ardı kesiliyor ama gerçekten merkezdeki bir çok bakanlık, komutanlık, şu-bu binası ve hatta etraftaki apartmanların çoğu, insanın istanbul'daki mimari kirliliği bir anda fark etmesine sebep oluveriyor.
    bir gün kaldım, bütün gün arabanın penceresinden binalara baktım, memnun kaldım.