ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
erdoğan'ın sahneye çağırdığı müteahhidi azarlaması
-
bu arada süleymaniye camisi 7 yılda bitirildi.
gece yarısı whatsapptan mesaj atan öğrenci
-
telefonu sessize almayan hocayı suçlayan salakları gösteren başlıktir. bu amk telefonunu bu saatte aramaya hakkı olmayanlar için değil, acil ve hayati durumlar için seslide tutuyorum, saygısız denyolarin keyfi için değil.
edit: kimisi de mesaj patrondan gelse ses edemezsiniz diye salak duyar kasmis embesiller de var. bir önceki çalıştığım üniversitede bölüm başkanının ısrarla darlamasindan mütevellit telefonu hiç açmamış, ertesi gün de "elimdeki telefon kişiseldir, senin telefonunu açmak zorunda değilim. resmi iletişim yolu e-posta'dir, çok istersen e-posta yollarrsiniz ben de sabah bakarım, aksi takdirde bana mobbing yaptığınız için şikâyette bulunacağım!" demisligim de varsdir.
yani özetle kendi sindirilmiş embesil hayatlarinizdan yola cikarak duyar kasmaya kalkmayın. insanların istirahat hakkına tecavüz etmeye kimsenin hakkı yoktur.
merve sevi'nin takipçisini ifşa etmesi
-
(bkz: oha sikseydin bari)
çocuklarla girilen komik diyaloglar
-
d: defne, a: anneannesi, olay saniyeler önce gerçekleşti:
a: defnecim elma yemek ister misin?
d: istemem.
a: haydi bak soyuyorum ama!
d: istemiyorum.
a: tabağa mı koyayım elinde mi yersin?
d: ye-miy-cem.
a: ama haydi son kez soruyorum istiyor musun istemiyor musun?
d: is-te-mi-yo-rum!
a: sen bilirsin. bak ama ne güzel elm..
d: istemiyoruuum!
a: yani yemeyecek misin?
d: yemiyceeeeeem!
a: ama bak elma yersen ne sağlıklı...
d: *ciyaaaaaaak*
hemen ardından koşarak yanıma geldi, yüz kıpkırmızı, kaşlar alabildiğine çatık:
- baba! elma yemek istemiyorum!
- öyleyse yeme.
böyle deyince bir an için dondu kaldı, ardından küçücük kollarıyla öyle bir sarıldı ki boynum kırılacak sandım.
reconstruction
-
adını koyamadığınız acayip bir çekiciliği olan bir yandan da içten içe sizi rahatsız eden filmlerden. bir nev-i "bana o kadar mükemmel bir yalan söyle ki iki saat boyunca bu karanlık ve kapalı salondan ayrılmak istemeyeyim" diyen sinema seyircisine "işte seni parmağımda böyle oynatıyorum" diye haykıran, aldatılmanın hazzını yaşatırken bir anda tepe taklak ediveren illüzyonlar zinciri. alex in nezdinde biz de şaşırdık, kızdık, düştük, kalktık, sevindik, üzüldük. üzüldük, evet. bile bile.
prefabrik dükkanların valilik kararıyla yıkılması
uludağ'daki covid partisi
-
bankta tek başıma maskesiz otursam polis gelir ceza yazar. ama uludağ'da parti yapsam bir şey olmaz.
hafta sonu gidip iki bira alamıyorum marketten. ama uludağ'da sıcak şarap içebilirim.
ama aynen bakanım koronaya karşı savaşımız tam gaz devam ediyor. biz kazanacağız:d
babanın inşaat işçisi olması
-
babanın işsiz olmasından iyi olan durumdur...
alnının teri ile para kazanmak ne zaman kötü oldu, ne zaman emekten utananlar ülkeye doldu anlayamıyorum...
son kale yıkıldı
-
(bkz: oo umut kırarım bir dal)
while my guitar gently weeps
bir köpek öldü diye türkiye'nin ayağa kalkması
-
bir köpek öldü diye değil gerizekalı kardeşim adam kürekle vuruyor bir cana. kürek!
nasıl bu kadar cani olabilir biz buna hayret ediyoruz.
civciv çıkartma
-
anadolu halkının pedofiliye uydurduğu bir başka kılıf. hangi geleneği kaldırsanız altından sapıkça bir sebep çıkıyor.
özdemir asaf
-
yine kendisinden:
dün sabaha karşı kendimle konuştum.
ben hep kendime çıkan bir yokuştum.
yokuşun başında bir düşman vardı.
onu vurmaya gittim kendimle vuruştum.
preet bharara
-
ben de kendisine bir şiir yazdım
bharara yoktu
düşman çoktu
bharara geldi
düşman şok