ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
usain bolt'un 4 yılda 9.58 saniye çalışması
-
bolt'un ''yanılıyorsunuz bayım 29 yıl artı 9.58 saniye'' diye cevapladığı rivayet olunur.
yeşilçam filmlerinin en ilginç iltifatları
-
bir kendine iltifat örneği:
"sert, haşin, gaddar fakat bilakis çok kibarim. iyi dans ederim, ısrar ederim. o kadar..."
21 temmuz 2015 kürt yazarlara düzenlenen operasyon
entry numaralarının kaybolması için ne dediler
-
tarihçiler: ecdadımızın entry numaralarını okuyamıyoruz
karayel
-
bim'de satılan kolonya. adını tersten okuyunca anlam kazanıyor, taşlar yerine oturuyor.
johann wolfgang von goethe
-
"insan kendini yalnızca insanda tanır." demiş kişi. daha ne desin...
metroda inenlerin beklenmesini sağlayacak formül
-
güvenliklerin sürekli kapı açılışlarında durup uyarması. dinlemeyen yolcuları kollarından tutup idari işlem başlatması. ankara'da vardı bi ara 20 tam bilet cezası yazılıyordu tak diye. bir ay uygulasınlar bu sistemi sonra ara ara ceza yazmaya devam etsinler. bir kişi bile hanzoluk yapabiliyor mu sonra konuşuruz.
karantina otobüsünden polis eşliğinde alınan yolcu
-
kim bilir hangi nüfuzlu insanın çocuğu sordurtmuştur.
"bütün hayvanlar eşittir, bazı hayvanlar daha eşittir"
-hayvan çiftliği, george orwell
kaynak
canlıların en çöp elementlerden oluşması
-
kainatın en varoş galaksisinde olmamızla alakalı. adı bile samanyolu düşün.
bilinen en şaşırtıcı tarihi bilgi
-
deniz kenarında tatil yapma, deniz manzarasına bakma veya denize bakıp huzur bulma fikrinin son birkaç yüzyılda çıkmış olması.
edit: birileri deniz-nehir farkını bilmeden kendince ayar vermeye çalışmış. bu yazıda nehirlerden değil denizden bahsediyor. nehirler tarih boyunca tarımsal sulamada kullanıldığı ve içme suyu sağladığı için için zaten kutsal bir yere sahipti. denizlerle nehirler aynı şey değil. daha en basit coğrafya bilmeden ve okuduğunuzu anlamadan başkalarına ayar vermeye çalışmayın.
100-150 yıl öncesine kadar yazılmış neredeyse hiçbir eserde ve anlatılmış hiçbir hikayede denizden "huzur veren" bir şey olarak bahsedilmez ve deniz manzarası neredeyse hiç övülmez. genelde insanlar için deniz 2 anlam ifade etmiştir. ya ticaret ürünlerinin ve su ürünü yiyeceklerin geldiği bir kaynak ya da düşman askerlerin, işgalcilerin, korsanların, sellerin ve tsunamilerin geldiği felaketler kaynağı.
tarih boyunca insanlar denizi iyilik veya kötülüklerin geldiği tanrısal bir kaynak olarak görmüşler ama hiçbir zaman huzur veren bir manzara veya tatil yapılacak bir şey olarak görmemişler. aynı zamanda deniz kenarındaki araziler tuzlu olduğu için fazla verim vermediğinden köylüler deniz kenarında yaşamayı tercih etmemişler. tarih boyunca krallar ve padişahlar sevmedikleri şahısları ceza olarak hep deniz kenarlarına veya adalara sürgün etmişler.
mesela robinson crusoe ıssız adaya düştüğünde hikaye boyunca hiç deniz manzarasına hayranlıkla bakıp huzur bulmaz. 2 yıl okul tatili kitabında çocuklar hiçbir zaman deniz manzarasının güzelliğinden bahsetmez. ıssız adalarda geçen hikayelerde bile deniz ya felaket kaynağı ya da kurtuluşun geldiği yerdir ama hiçbir zaman manzarasına bakılıp da huzur duyulan bir şey değildir. eski mısır yazıtlarında nil nehrinden bir bereket kaynağı olarak bahsedilir ama akdeniz'den hiç övgüyle bahsedilmez. antik yunan yazılarında dağlar taşlar bile övülür ama denizin verdiği huzurdan hiç bahsedilmez. eski şiirlerde, ilahilerde ve kutsal metinlerde hiç denizin huzur verdiğinden bahsedilmez.
1800'lerden sonra avrupa ve amerika'da zengin kesim deniz kenarlarında arazi satın alıp buralara yazlık villalar ve tatil köyleri kurmaya başlayınca deniz manzaraları kıymete binmeye başlamış. eğlence için plaja gitme kavramı da bundan sonra başlayan bir şey.
kaynak soran olmus.
https://www.smithsonianmag.com/…al-place-180959538/
https://www.washingtonpost.com/…going-to-the-beach/
https://dailyhistory.org/…ory_of_going_to_the_beach
https://www.theatlantic.com/…r-of-the-beach/279175/
reynmen'in konser biletinin 40 bin tl olması
-
ak parti mitingine katılmayı tercih ederim.
5 dakika ile bir senem heba oldu
-
ben bir sabah erkenden işe gidecektim. erken dediğim saat 05:00. çay içmeden güne başlayamadığım için babama sabaha şu saatte çay koyar mısın dedim. kendisi de zaten gün ağarmadan çayını koyar kahvaltısını yapardı. adam 02:30’da kaldırdı beni aq.dedim baba saat kaç? kalk dedi erken kalkan yol alır. zifiri karanlıkta beni işe gönderdiydi o gün. demem o ki her sene çıkan bu haberler bana inandırıcı gelmese de bu olayı yaşayanlar varsa aşırı sorumsuz kişiler. bi sik olmaz bunlardan.
edit: inşaatta çalışıyordum arkadaşlar. o gün başka ilçeye gideceğimiz için biraz erken kalkmak hasıl olmuştu.
yaran facebook durum güncellemeleri
-
bere takınca yakışıklı oluyorum, güneş gözlüğü takınca daha da yakışıklı oluyorum. yüzüm ne kadar görünmezse o kadar yakışıklı oluyorum amk.
1500 m2'den küçük marketlere sigara yasağı
-
kesin küçük esnafı koruyan yasadır, he kanka aynen...
adamlar pandemi ayağına ne kadar esnaf var alenen dalga geçip batmalarına sebep olmuş. gelmişler burada esnafı koruyan hareket diyorlar.
ayrıca esnaf böyle korunmaz. zincir marketler fütursuzca ülkeyi ele geçirirken bir müdahalede bulunmayıp şimdi mi koruyorsun diye sorarlar adama.