hesabın var mı? giriş yap

  • eger 0,74 gibi bir faiz orani yakalarsaniz, kredi ile ev almak diyorum. 1500 tl lik bir evde kiraci oldugunuzu ve kiraniza yilda ortalama yuzde 12 zam geldigini farz edelim. 15 yilin sonunda 671.000 tl odeme yapmis oluyorsunuz.

    yuzde 10 pesinatla 365.000 tl lik ev icin 15 yilda, pesinat dahil odeyeceginiz miktar 635.000 tl. yani 36.000 tl kar ediyorsunuz birde mulk sahibi oluyorsunuz.

  • bir türk haberciliği klişesi. her kış kar yağdığında ''beyaz kabus ülkeyi esir aldı'' tandanslı bir giriş yapılıp yurdun dört bir yanından kaza yapmış araç manzaraları gösterilir, bunu takiben yolda kalmış sinirli vatandaşlar ekrana gelir, ardından ise okulların tatil olduğu yerleşimler liste olarak verilir. ve tabii ki bu haberin olmazsa olmazı ''karın tadını ise minikler çıkarttı'' ana temalı kar topu oynayan, kızakta kayan çocuklarla ilgili kapanıştır. her kar yağdığında sanki çocuklar kar topu oynamayı veya kızakla (çoğunluk için daha ziyade poşetle) kaymayı o yıl keşfetmiş gibi bu haberler yapılır.

  • fenerbahçe'ye geldiginde toy bir üniversite ogrencisiyken su anda evli barkı işinde gücünde çocuklu çocuklu bir adamım lan ben. nasıl 3 dakikada yollarsınız lan bu adamı! amlarına koyayım ben onların.

  • 29 nisan - 17 mayıs arası çemişgezek'te karantinabuddy aranmaktadır. masraflar benim tarafımdan karşılanacaktır. köy yumurtası, koyun peyniri gibi doğal gıdalar ve çelik çomak, ebelemeç gibi eğlence faaliyetleri yapılabilecektir.

    not: muhtarım.

  • "program files klasörünün altına kurulmayı istemeyen artist programlar"'dır aslı, elli harf diyetiyle yukarıda gördüğünüz hali almışlardır.

    neyse efendim. program kurcaksınızdır. bulursunuz setup dosyasını, enter'a basmak veya tıktıklamak suretiyle başlatırsınız kurulumunuzu. eh bir ara nereye kurulacağını soracaktır program, ve size de default bir değer verecektir. işte artist program ile efendi program arasındaki ayrım bu noktada yapılır.

    efendi program, "c:\program files\halimsalim" gibi bir değer taşıyor olacaktır, kanaatimce normal olanı da budur.

    kendini fasulye gibi nimetten sanan program ise "c:\neyintursusu\pancar" gibi bir değer seçecektir. yani kendini direk c: 'nin altına install ettirecek kadar değerli görmektedir paşa beyimiz. (bkz: bak sen)

    iyice tozutmuş programlar ise
    "c:\harikaprogramlar\gelbizekatilbize\yarraaamiyeooo\robdosambr\"
    gibi klasör değerleri atarlar kendilerine ki, deli ederler, cin ederler adamı.

    kimsin olm sen? artist misin? koskoca paint shop pro, internet explorer, kazaa vs vs bile efendi efendi program files'ın altına kurulurken, sen ne diye zirzopluk edersin? otur oturduğun yerde kırmiyim cd'ni.

  • üzmek istemem sizleri ama birlikte yaşadığınız halkın %40'ı. kimisi az kimisi çok, ama sevindiler. hayal aleminizden uyandırmayım dedim ama uyanıp bir yüzünüzü yıkayın, uyanık olmanız gerekecek.

    edit: hala "onlara noel'le yılbaşı farkını anlatamadık, anlamadılar" diyenler, katışıksız birer embesilsiniz. noel kutlamak istersem noel kutlarım, noel kutlayınca öldürülmem meşru mu lan gelişmemiş korteksini sktiklerim? başımıza ne geldiyse sizin bu gerizekalılığınızdan geliyor.

  • 85 yaşından da bir adam doğum hanenin kapısında beklemektedir.
    doğumhaneden çıkan doktor şöyle bir bakındıktan sonra yaşlı adama sorar:

    doktor- "içerde doğum yapan bayan yakınınız mı?"

    adam- "evet,eşim.”

    doktor- "ama bayan 25 yaşlarında..."

    adam- "tamam işte, eşim o. niye şaşırdınız, baba olamaz mıyım yani?"

    doktor- "yoo,...... aklıma benim dedem geldi de."

    adam- "nesi varmış dedenizin?"

    doktor- "kendisi av meraklısı idi. sürekli ava çıkardı. ancak yaşlanınca zorlanmaya başladı. bir gün ava çıkacakken kendisini uyardık, aman yapma dedecim, sen yaşlandın, ava gidemezsin diye. kendisi ısrar etti ve hazırlandı. e, tabi yaşlılık, çıkarken tüfek yerine baston aldı eline. ben de kendisiyle gittim. ormanda bayağı yol yürüdükten sonra bir geyik gördük. dedim ya, dedem yaşlı. bastonu omzuna koydu, doğrulttu ve geyiğe bastonla ateş etti. geyik o anda vurulup yere düştü..."

    adam- "olur mu, başkası vurmuştur onu."

    doktor- "ben de onu demeye çalışıyorum işte .. başkası vurmuştur. (bkz: swh)