hesabın var mı? giriş yap

  • araya milletvekili sokmuşlar da öyle süleyman soylu'ya ulaşıp sorunu çözmüşler.

    yani buradan araya vekil sokamayan, bakana ulaşamayan işletmelere rahatça çöküleceği anlamı çıkmaz mı sayın bakanım? arada bakan, vekil olmadan hukuk devreye girmiyor mu?

  • ramiz dayının gençliğini canlandıran abimiz oyunculuk konusunda beni büyülemiştir. hiçbir türk dizisinde bir kabadayı karakteri bu kadar iyi oynanmamıştı zannımca. kendisini izledikçe canım ihaleye fesat karıştırmak veya çıkar amaçlı suç örgütü kurmak istiyor.

  • en basit tanımıyla negatif enflasyondur.

    türkiye gibi şirketlerin finansmana erişimi kolaylaşsın ve millet kredi çeksin gibi söylemlerle faiz indiren ve dövizin fırlamasına sebebiyet vererek üretici için her şeyi daha da zorlaştıran, faiz teorisini reddeden, başkanı sürekli değişen, enflasyon jeneratörü, bağımlı bir merkez bankasının var olduğu ülkelerde değil japonya gibi memleketlerde görülür.

    deflasyonun temelde iki nedeni vardır:

    - arzda artış
    - talepte düşüş

    enflasyonun yüksek olduğu ülkelerde ürünlerin, hizmetlerin fiyatlarında düşüş görülmesi arzulanan bir durum olsa da bazen vaziyet bunun tam tersidir. deflasyon ekonomisinde talep arz karşısında yetersiz kaldığından ötürü ürünlerin ve hizmetlerin fiyatları düşer. nihayetinde kar marjları düşen firmalar üretim maliyetlerini düşürme ereğine yöneldiğinde bu durum istihdamın düşüşü ile sonuçlanır.

    faiz oranlarını düşürmek 90'larda japonya'nın deflasyon ile verdiği savaşta uyguladığı bir strateji olmuştur. bankacılık sektöründe ortaya çıkan problemler bankaların sermayelendirilmesiyle hafifletilmeye çalışılmış olsa da sürdürülebilir olmayan politikalar 97'de patlamıştır.

    deflasyonun sebebiyet verdiği çıkmaz harcama yerine birikimi ödüllendirmesidir ki bu da ekonominin canlılığını yitirmesine sebebiyet verir.

    japon ekonomisiyle ilgili video:
    the economy of japan: how a superpower fell from grace in four decades

  • meral akşener'in kuracağı yeni parti hakkında konuşan ümit özdağ'ın sözleri.

    alıntı:

    "– iktidara geldiğinizde ilk icraatınız ne olacak?

    saray, yeni kurulacak bir üniversiteye kampüs olarak verilecek. cumhurbaşkanı'na ait 13 uçak satılacak. sayın akşener, atatürk'ün mirası olan köşk'te kalacak. bütün israfa sert ve kesin bir şekilde son verilecek. devlette tasarruf ana ilke olacak. sonra üretim ekonomisi başlayacak."

    (bkz: hadi inşallah)

  • bu saldırı beşiktaş gibi ücra, kimselerin uğramadığı adeta bir çölde gerçekleştiği için haklı serzeniştir. hele ki bir beşiktaş maçı sonrası kameraların orada olması kadar anormal bir durum yoktur. gene büyük resmi görenler tarafından sobelendin bbc.

  • edip cansever'in siiri..

    adam yaşama sevinci içinde
    masaya anahtarlarını koydu
    bakır kaseye çiçekleri koydu
    sütünü yumurtasını koydu
    pencereden gelen ışığı koydu
    bisiklet sesini çıkrık sesini
    ekmeğin havanın yumuşaklığını koydu
    adam masaya
    aklında olup bitenleri koydu
    ne yapmak istiyordu hayatta
    işte onu koydu
    üç ker üç dokuz ederdi
    adam koydu masaya dokuzu
    pencere yanındaydı gökyüzü yanında
    uzandı masaya sonsuzu koydu
    bir bira içmek istiyordu kaç gündür
    masaya biranın dökülüşünü koydu
    uykusunu koydu uyanıklığını koydu
    tokluğunu açlığını koydu.

    masa da masaymış ha
    bana mısın demedi bu kadar yüke
    bir iki sallandu durdu
    adam ha babam koyuyordu.

  • spotlight günümüz kahramanlığının steroide dayalı helikopterden helikoptere atlamak değil, sadece ve sadece doğruları aktarabilmek olduğunu herkese hatırlatan bir film.
    elbette herkesin anlayacağı, ilgisini çekecek bir kafa değil bu. misal türkiye'de insanların en fazla neleri izlediğini biraz düşünürsek fazla tartışacak bir şey olmadığı da ortaya çıkıyor.
    benim esas dileğim spotlight'ın bugün kendisine gazeteciyim diyen ama kart borcu dışında başka bir şeye kafasını yormayan, yukarıdan gelen emirler yüzünden işinden bıkmış, kendisini, hayallerini unutmuş gazeteci arkadaşlara bir şeyleri yeniden hissettirebilmesi.

    çağımızın kahramanlığı doğruları söyleyebilmek.
    gerisi laf-ı güzaf.