hesabın var mı? giriş yap

  • daredevil dizisinin geçtiği şehir değil semttir. daredevil da hemen hemen bütün marvel karakterleri gibi new york şehrinde yaşamaktadır. hell's kitchen da yukarıda bir babaerenin açıkladığı gibi belli bloklar arasında bulunan bölgeye verilen isimdir. bendis'in yazdığı dönemdeydi sanırım, hell's kitchen isminin 20. yy. başlarında hell's kitchen isminin de ima ettiği üzere suçun, kavga-gürültünün bol bir yer olması nedeniyle verildiği anlatılmıştı (brubaker dönemi de olabilir ama bakmaya üşendim). anladığım kadarıyla eskisi gibi tekinsiz bir mahalle değilmiş hatta ismi de değiştirilmiş ama daredevil ağbimizin serüvenlerinde kingpin'in falan da kafayı taktığı yer olmaya devam etmektedir. lan ben buraya gordon ramsay'nin şovu için gelmiştim ya, az biraz gordon reyiz övecektim yine çizgi romanlara gitti aklım. feyk yemek-yarışma programı olan hell's kitchen bizim televizyonlarda yayınlanan bütün programlardan daha eğlenceli olabilir. ramsay sövdükçe ben ihya oluyorum.

  • sultanahmet meydanı'nda bir bankta oturmuş vakit öldürmeye çalışırken hemen yanımdaki banka, ellerinde kap dondurmaları ile iki adet bıçkın tipli genç * oturur ve başıma geçen güneş sebebiyle ben uydurmadıysam şu diyalog gelişir:

    x: naptın lan kızı? oldu mu bir şeyler?
    y: fena yazıyorum oğlum, öyle böyle değil.
    x: yatmadınız yani?
    y: sana bir şey diyim mi?
    x: de
    y: zerafetten uzaklaşıyorsun şu an.

    * *

  • günümüzde hapisteki insanların genellikle askerler, gazeteciler ve üniversite öğrencilerinden oluştuğunu, tecavüzcü ve şişçilerin dışarıda dolaştığını düşünürsek çok da doğru olmayan önermedir.

  • ortakoye tavla oynamaya goturup 5:0 kazanip tavlayi koltugunun altina vermek.

    (gerci simdi mutlu bir evliligim ve iki yasinda bir kizim var ama olsun yapmayin yine de)

  • okulda permütasyon hesabı öğrenmemiş bir bireyin söyleyebileceği bir söz. bunu söyleyenler bunu da söyledi: topu topu 0 ve 1 var anasını satayım kaç tane program yapılabilirki?

  • araba almak için yola çıkmış yazar arkadaşa şimdiden hayırlı olsun demekle birlikte aldırmaması gereken entryleri baştan söylemeyi kendime görev edindim.

    1- "el arabası alırsın anca o paraya!" diyen herkesi engelle. hiç aldırış etme. 600 tl'yi yan yana görmemiş ergenler 600 bin tl'yi küçümseyecektir.

    2- "100 bin daha koy şunu al!" diyen herkesi engelle. adam zaten verebileceği maksimum tutarı yazmış. kalkıp "daha da para koy şunu al!" diyorsunuz. o zaman 2 milyon daha koysun porche alsın.

    3- "araba almak salaklıktır. paranı faize koy, dolar al, altın al, borsaya bas, coine yatır!" diyen herkesi engelle. adam arabaya binecek. saydığın yatırım enstrümanlarına değil.

    4- kendi arabasını kakalamaya çalışan herkesi engelle.

    5- beni de engelle. araba önerisi sunamadım. akıl verdim.

  • 10.08.1993 tarihinde tunceli'de bir jandarma s-70 blackhawk helikopteri yüksek gerilim hattına çarparak düştü: 3 şehit

    12.11.1996: van gevaş'ta bir s-70 blackhawk yüksek gerilim hattına çarparak düştü: 10 şehit

    14.09.1997: van'da bir s-70 blackhawk tipi helikopter yüksek gerilim hattına çarparak düştü: 6 şehit

    29.04.2003: ısparta eğirdir'de eğitim uçuşundaki bir cougar, yüksek gerilim hattına çarparak düştü: 4 şehit

    16.03.2006 tarihinde erzincan'ın sansa deresi mevkiinde uh-1h tipi bir helikopter, yüksek gerilim hattına takılarak düştü: 5 şehit, 1 yaralı

    10.04.2006: kocaeli'de bir uh-1h, düşük görüş şartlarında alçak uçuş yaparken bir fabrikaya çarparak düştü: 4 şehit

    11.10.2012 tarihinde diyarbakır lice'de s-70 blackhawk tipi bir helikopter kalkış sırasında tellere takılarak düştü: 1 şehit 7 yaralı.

    17.12.2013 tarihinde ankara gölbaşı'nda s-70 blackhawk tipi bir helikopter yüksek gerilim hattına çarparak düştü: 4 şehit.

    benim kayıtlarıma göre yakın tarihimizde yüksek gerilim hattı ya da diğer yapı / engellere çarparak düşen helikopterler ve verilen şehitlerin dökümü bu şekilde.

    özellikle çatışma ve operasyon bölgelerinde helikopterler sık sık alçaktan ve yüksek hızlarla uçarlar. bu nedenle de başta elektrik direkleri, yüksek ağaçlar ve binalar olmak üzere çok sayıda tehditle karşı karşıya gelirler. pilotun, bu engelleri, özellikle çok ince olan gerilim hatlarını farketmesi çok zordur. bu nedenle her yıl pek çok askeri ve sivil helikopter özellikle yüksek gerilim hatlarına çarparak düşer.

    bu kazaları önlemek için gerilim hatlarına kırmızı renkli toplar takılır mesela; pilota görsel ikaz olması için.

    son yıllarda, bilgisayar ve gps gibi teknolojilerdeki gelişmeler sayesinde, pilotlara gerçek zamanlı uyarı veren engel tespit sistemleri yaygınlaştı. bu amaçla kullanılan çok farklı yöntem ve sistemler var: modern helikopterlerde mesela, helikopterin merkezi görev bilgisayarına bir veritabanı yükleniyor. bu veritabanında, uçulan bölgedeki tüm elektrik direkleri, yüksek binalar vb kayıtlı. helikopterin gps ve diğer sensörlerinden gelen konum bilgisi, bu veritabanı ile karşılaştırılıyor. eğer bir engele ya da engebeye yaklaşıldıysa pilota sesli ve görüntülü ikaz veriliyor.

    tabi tüm helikopterler modern, bilgisayarlı değil. bunlara yönelik de farklı çözümler var. elektronikteki gelişmelere paralel olarak bu yöntemleri geliştirmek de üretmek de iş değil.

    peki, özellikle dağlık, engebeli arazide terörle mücadele eden, bu kapsamda da helikopterleri çok aktif kullanan, üstüne bu helikopterleri omuzdan atılan uçaksavar füzesi (manpads) tehdidi altında uçuran türkiye bu alanda ne yaptı?

    savunma sanayii icra komitesi, 2010 yılı haziran ayında helikopter engel tespit sistemi (hets) projesi için başlangıç kararı aldı. proje modeli yurt içi geliştirme olarak belirlendi. ancak 2013 yılında proje modeli acil yurt dışı hazır alım olarak belirlendi.

    30.03.2017 itibariyle de sözleşme imza çalışmalarına devam edilmekte.

    düzeltme: 2003 cougar kazası eklendi.

  • isterseniz 1 euro yapın. bütün elektronik ve gıda dışı envai çeşit alışverişimi amazon'dan yapıyorum. yapacağım. daha pahalı bile olsa!

    paramın yolsuzlara, hırsızlara, araplara, ekonomi coh eyicilere, geçmediğim köprülere, adımımı atamadığım saraylara, çocuk tecavüzcülerine gitmesi kadar rahatsız etmiyor inanın. bir de diğer yönden bakalım. satıcılar yönünden: dürüst, ahlaklı, beni önemseyen adamlar dururken şark kurnazı, malının arkasında durmayan adamları neden paramla semirteyim?

    dipnot: abd, gümrük vergisi sınırını geçtiğimiz yıl 200 dolardan 800 dolara yükseltmiştir. tabii orada tayyip gibi "halk adamı" bir yönetici olmadığı için normal.

    edit: çok mesaj aldım. amazon'dan alınca da yine vergi alıyor devlet deniyor. evet yine vergi ödüyorsun ancak doğrudan türkiye'deki bir satıcıdan aldığınızda devletin kasasına daha çok para giriyor. ürünü satın aldığın firma ülkeye ithal ederken gümrük vergisi ödüyor, sana satarken fiyata ötv, kdv, yerine göre trt bandrol payı vs. ekliyor. tüm bunlar devlete giden kalemler oluyor. bitiyor mu? bitmiyor. türkiye'deki firma; sana yaptığı satıştan elde ettiği karın %30 civarını yine gelir vergisi olarak devlete ödüyor.

    buna ek olarak hb ve n11'den yapılan her alışverişle bu kokmuş düzeni destekliyorsunuz. çünkü bu firmaların büyük çoğunluğu hükümet yandaşı. yani paralarınız size yol, su, elektrik olarak değil; daha çok hakaret, daha çok baskı, daha büyük kazık olarak geri dönüyor.

    şayet amazon'dan yaptığım alışveriş; bir kuruş bile olsa bu hükümete daha az para aktaracaksa yurt dışından alışveriş yapmaya devam edeceğim. nasıl ki devlet yemiyor içmiyor ufak hesaplarla milleti daha nasıl soyarım diye düşünüyorsa ben de bu konuda ufak hesap yapıyorum. unutmayın eğer biz doğrudan yurt dışından aldığımızda bunların cebine daha fazla para giriyor olsaydı bırakın limiti düşürmeyi limiti tamamen kaldırırlardı. hatta yurt dışından alışveriş yapmamız için bizi teşvik bile ederlerdi. cari açık filan umurlarında değil.

  • yaklaşık on, on beş senedir yoğun okuma yapmama rağmen hala çirkinim. yukarıdaki öneri geçersiz bilginize.

  • 2 kişiyi öldürmüşsün, kırmızı ışıkta o hızla geçtiğin için bence kasten öldürmekten yargılanmalısın ama senin entry sildirmene izin veriyorlar. bu ülkede 1 kişinin itibarı 2 kişinin hayatından daha kıymetli.