hesabın var mı? giriş yap

  • (bkz: ben müdürüm demenin alternatif yolları)

    anlamaman çok normal :) zira senin gibilerden anlayış benzeri bir şey beklemiyoruz.

    işte saat sabah 5'te başlık açan böyle gizli işsizler daha bunun gibi birçok konuyu anlayamadan bu dünyadan göçüp gidecekler.

    şartlara bak:

    sabah 7'de işbaşı
    asgari ücret
    yol parası yok
    her gün tıraş olunacak
    haftada bir gün tatil olacak

    ve sana çalışmaya gelenlerin neredeyse hepsi para kazanmaya çok ihtiyacı olduğu için çalışmaya geliyor, yani gıda işine olan aşkından değil

    kaçınız kaç çalışanınızı gerçekten insan yerine koyacaksınız? kaç çalışanınız için aa, dur ya, bunun da bir hayatı, beklentileri vardır diyip düşünmektesiniz?

    bir de utanmadan, işe başlar başlamaz size para vermiyoruz, siz elde edeceksiniz denmiş :)

    çalışıp çabalayıp elde edeceğiniz de % 2 zam :)

    arkadaş patron para vermedikten sonra ben nasıl elde edeyim?

    ne insanlar var şu dünyada, adam sabah 5'te kalkmış, kariyerini anlatıyor!

    sabah 7'de kalkamam diyen arkadaşı da, sakallarımı kesemem diyen arkadaşı da, cumartesi çalışamam diyen arkadaşı da alınlarından öpüyorum. allah şu adam gibilerin işinden daha hayırlısını nasip etsin size.

  • özlemini yüreğimde hissettiğim, yorumsuz ve tartışmasız izlenecek milli takım.

    ilker yasin- hocam maçın 4. dakikasında emre'yi oyundan aldınız, maçın 8. dakikasında nihat'ı kaleye geçirdiniz, maçın 15. dakikasında sağ kanatla sol kanadın yerini değiştirdiniz, maçın 16. dakikasında servet'e rakip ceza sahasında beklemesi için talimat verdiniz, maçın 23. dakikasında ortadan kayboldunuz, 42. dakikada tüm oyuncu değiştirme haklarınızı kullandınız.
    benjamin linus- so?
    ilker yasin- hocam maçı ona sıfır kazanıp avrupa şampiyonu yaptınız milli takımı. nasıl oluyor bu böyle?
    benjamin linus- how many times do i have to tell you, yasin? i always have a plan.

  • çoluk çocuk, iş güç sahibi bir galatasaraylı olmama rağmen ve galatasaray'ı buradaki çoğu ergen galatasaray taraftarı gibi uefa kupasından sonra değil monaco maçından beri tutmama rağmen hiç bir zaman matematiksel olarak kesinleşmedikçe şampiyon ilan etmeyeceğim takımım. belki ergenler hatırlamaz 2007-2008 sezonundaki şampiyonlukta son maçta kaybetseydik yine fener şampiyon olacaktı ama ben o maçta dahi rahat edememiş biri olarak özellikle tribünde olduğunu iddia eden "abi"lere sesleniyorum buradan. takımı adam gibi destekleyin. maç boyunca arabesk şarkı söylemeyin, gaza getirin ve şampiyonluk garanti havası ile maça gitmeyin. oyuncuları da bu psikolojiye sürüklemeyin. sakın şampiyon olmuş bir takımın maçı gibi maç öncesi şovlara girişmeyin. şu an lig tv'deki çakallar başlarını ellerinin arasına almış, nasıl bu yarışı son haftaya taşıyabiliriz diye düşünüyorlar. siz de şampiyonluk zaten bizim havalarına girerseniz ve takımı da bu havaya sokarsanız nah şampiyon oluruz.

  • sunucu:kimdir o resimdeki adam?
    imamoğlu:kimine göre sayın öcalan bana göre terör örgütü elebaşı...
    (bilezik gibi geçirdi!)

  • (bkz: amiga'yi ben bitirdim)

    saka bir yana amiga'nin bitisini, daha dogrusu commodore'un batisinin tek bir sebebe baglayamayiz. onlarca ayri sebebi var, hatta genelde yapilmis butun belgesellerde ve kitaplarda komodor firmasinin yanlislari batisin tek sebebiymis gibi anlatilsa da aslinda durum cok daha farkli. ben birkac sebebini anlatayim merak eden olursa diye. ha ozet gec diyen olursa cografya temel sebeplerin en onemlisi.

    1- cografya

    commodore 64 amerika'da da kisa bir sure en populer bilgisayar olsa da, 1984'de cikan ilk amiga haric (bkz: amiga 1000) aslinda amerika ve kanada'da zannedildigi gibi yaygin bir kullanimi hic olmamis. bunu ilk kaynaklarindan, yani amerika'li oyun gelistirici ve yazilim gelistiricilerinden bizzat duyana kadar ben de bilmezdim ama isin dogrusu bu. hatta amiga 2000, amiga 1200 , amiga 3000, amiga 4000, amiga cd32, amiga cdtv gibi modeller amerika'da halkin geneli tarafindan neredeyse hic duyulmamis bile.

    biz de avrupa kisminda yer aldigimiz icin ingiltere ve ozellikle almanya'da uzun sure en yaygin kullanilan amiga bilgisayarlarinin tum dunyada en yaygin kullanildigini zannettik hep. evet avrupa'da (ve avustralya'da) amiga cok yaygindi ama amerika'da ve kanada'da degil.bunun ne kadar olumcul bir darbe oldugunu yazinin devaminda anlatacagim.

    2- bill gates

    jack tramiel'den hayatinin kazigini yiyen bill gates dayinin lisans ucreti alamayacagi komodor sistemleri yerine bilgisayar basina veya yillik lisans ucreti alabildigi ibm pc (yani x86 mimarili dos sistemli bilgisayarlar) platformuna yogunlasmasi, ms dos, microsoft basic, windows, windows 3.1, windows nt, windows 95 gibi ataklarla amerika ve dunya genelinde kullanicilara yeni deneyimler sunarken komodor'un disarda kalmasi.

    3- vesa

    yeni nesillere pek birsey ifade etmese de 1989'da vesa protokolunun getirdigi yeni goruntu standartlari ibm pc'de darma daginik oldugu icin hem gelistiricilere hem kullanicilara cehennem azabi cektiren basibozuklugu ortadan kaldirip ibm pc'lerin kralligi donemini baslatti. daha once cozunurluk, ekran karti mimarisi, veri yolu farkliliklari ekran standartlari o kadar coktu ki, bir gelistirici oyununu her ekran karti, her veri yolu, her cozunurluge gore yeniden programlamak zorunda kaliyordu. vesa gelince bu dert bitti ve zaten amerika'da en yaygin sistemler olan ibm pc'ler her evde kullanilmaya baslandi.

    4- windows

    windows her ne kadar pek hoslanmasak da son kullanici icin cok onemli bir seydi. amiga'daki o.s her ne kadar ayni isleri yapiyor gibi gozukse de ibm pc'li windows kesinlikle cok hizli, cok kolay ve cok pratikti. ayni isleri ayni hiz ve pratiklikte yapmak icin amiga 1200, amiga 4000 gibi cok pahali ve destegi kisitli sistemler almak yerine amerika'daki reklamin da gucuyle windows kralligi kurulmasi amiga icin oldurucu bir hamleydi. ayrica windows'un getirdigi yeni standartlar her yazilim/oyun gelistirici icin buyuk bir nimetti, artik bir sefer programlayarak milyonlarca bilgisayarda birden calisacak urunler cikarabiliyorlardi.

    5- donanim
    ibm pc (anlasilsin diye ibm pc diyorum, bildigimiz pc iste) tarafinda matematik islemcili 386dx serisi ciktiktan yillar sonra amiga'da hala 7 megahertz'lik 68000 cpu'su kullanan amiga 2000 gibi modeller cikiyordu ki basligin ismi olan amiga 500 de ayni islemciyi kullanir hem de a2000'nin aksine genisleme bakimidindan da cok kisitlidir. ayrica x86 mimarisi gelisime cok acik bir mimari olarak 2000lerin sonuna kadar varligini surdurdu, buradan bile aradaki fark anlasilabilir. 486dx 89 yilinda piyasaya cikip 33mhz civarlarinda dolanir ve doyurucu cache bellek verirken amiganin son kursunu olan asiri pahali amiga 4000 bu performansin cok kisitli bir versiyonu ancak 1992 sonunda cikabildi. o da cok pahali fiyatindan dolayi satmadi bile. amiga yarisa devam etse karsisinda 1993'de piyasaya girmeye baslayan pentium 5 mimarisini bulacakti ki fena ezilecekti. amiga'nin tartismasiz ustun oldugu konu ise multimedya (goruntu ses) gucuydu, o yuzden sanatci/tasarimcilar acisindan tercih edilecegi dusunuluyordu. dusunuluyordu ama, macintosh bir darbe daha vurdu.

    6- macintosh

    amiga'nin amerika'da kisitli bir tasarimci/gorsel sanatci/muzisyen tarafindan tercih edilmesini saglayan multimedya donanim ustunlugune en buyuk darbeyi macintosh vurdu. amerika'daki reklamlari ve multimedya yazilimlarini kendi sistemlerine en basarili sekilde optimize eden apple, zaten kisitli sayidaki musteriyi de amiga'nin elinden aldi. multimedya donanimi olarak amiga daha iyi olsa da pazar gucu ve reklam destegiyle macintosh maci aldi.

    7- doom

    evet gercekten de doom oyununun amiga'nin bitisinde onemli bir rolu var. ama burada konu sadece donanim yetersizligi degil. o konu istenilse asilabilirdi ama asil olan doom'un tam bir amerikan kulturu oyunu olmasiydi. benim bu gereksiz yaziyi yazmamdaki asil amac zaten butun olayin amerika'da baslayip amerika'da bittigini anlatabilmek. ilk baslarda cogunlukla avrupa'dan cikan oyun gelistiriciler (ozellikle ingiltere) yuzunden commodore ve amiga onde gibi gozukse de, asil pazar olan amerika'da oyun gelistiricilerin guclenip ibm pc/macintosh tarafina kaymasi cok onemli bir konu. fast pace denen ve tam anlamiyla umursamazca eglenme secenegi sunan bu oyun aslinda degisen oyun kulturunun merkezinin amerika olacaginin isaretiydi. asil kalesi avrupa olan amiga da bunun disinda kaldi haliyle.

    8- korsan

    amerika'da basta bill gates ve apple sayesinde 80'lerden itibaren korsan yazilimlara ciddi cezalar verilip onu alindigi icin amerikan kullanicisinda oyuna/programa para verme kulturu olusmusken, amiga'nin tutundugu pazar olan avrupa'da korsan kullanim asiri yaygin. birakin turkiye'yi falan, ingiltere, almanya, fransa gibi ulkelerde amiga ve komodor oyunlari/programlari o kadar yogun korsan kullanilmis ki cogu firma bu yuzden yonunu amerika'ya ve dolayisiyla ibm pc'/macintosh'a cevirmis. bunu duydugumda ben de sasirmistim ama o cok gelismis sayilan ingiltere'de bile herkes korsan kullanmis 80'ler ve 90'larda. bunun sonucunda da yeni programlar/oyunlar zamanla iyice ibm pc/macintosh tarafina kaymis. yani yenilikler hep o yonde olurken amiga tarafi yerinde saymis.

    9- jack tramiel commodore yonetimi

    evet yadsinamayacak gerceklerden biri de komodorun daha kurulusundan itibaren cok yanlis yonetilmesi, kisa donem politikalari yuzunden uzun donemde butun sektoru kendine dusman etmeleri var. jack tramiel nazi toplama kampindan sag kurtulmayi basardigi icin her seyi yapabilirim kafasinda tam bir kurnaz tuccar hoduk oldugundan firmasini bir donem dunyanin krali yapsa da microsoft, ibm, at&t, radio shack, apple gibi sektorun butun devlerinin nefretini kazanacak sacma sapan hamleler yapti. bunun sonucunda butun amerikan firmalari anlasma icinde dunya genelinde kendi standartlarini kurarken komodor disarida kaldi. eger amerikan ticaret yapisini biliyorsaniz, abd'nin nasil amerikan firmalarini yukseltip cilalamak icin onlerini actigini, dunyanin geri kalaninda ustunluk kurmalari icin yardim ettigini biliyorsunuzdur. zaten bugun dunyadaki ustunluklerinin temelinde bu politika var. iste komodor yaptiklari yuzunden bu sistemin disinda birakildi. ve sonuc ortada.

    azili bir komodor/amiga hayrani olarak bunlari soyluyorum cunku isin dogrusu bu.

    bu gereksiz yazinin ana fikri su aslinda; "bir sey amerika'da tutarsa dunyada varolur tutmazsa yok olur". amerika dunyanin en buyuk tuketim toplumudur. dunyanin geri kalanindan daha fazla tuketir ve para harcar. amerika bu sistem uzerine insaa edilmistir zaten. ayni sekilde dunyanin kulturel agasi da amerika'dir. dunyada hangi oyunlarin oynanacagini, hangi filmlerin tutacagini, hangi dizilerin merakla beklenecegini hep amerikan halkinin begenileri/secimleri belirler. iste taa 1986-1987 yillarinda, yani daha amiga 500 cikmadan once amiga'nin bittigi belliydi. cunku amerikan kamu oyunda fazla ses getirmedi. sadece biz de avrupa tarafinda olup avrupadakiler gibi romantik baktigimiz icin olayi gec farkettik. zaten satis rakamlarina gore ingiltere ve almanya da amiga en cok satisini gerceklestirip kat kat fazla satilirken amerika'da cok gerilerde kalmis.

    yani biz 93-94'de "la commodore essah batiy galba" diye suphelenmeye basladigimizda amerika'da amiga'nin helvasi coktan yenmis, hazmedilmis hatirlayan kalmamis bile.

    sozun ozu; eger teknoloji/yazilim konusunda basarili olmak istiyorsaniz rehberiniz amerika olsun. oradaki begeniler/degisimler/donusumler pazarin gelecegini belirledi/belirliyor/belirleyecek.

  • marmara üniversitesi - ekonometri bölümünü kazanan arkadaşlara 2 yıl sonraki ygs sınavında başarılar dilerim.

  • - abi hiç evrilmeyecektik.
    - haklısın babuş.

    edit: ya bu entry oylanıp duruyor ama başlığı açan ben değilim ona göre. ben açmış olsam saçma bi espri çünkü (bu haliyle de çok süper değil ama en azından daha mantıklı).