hesabın var mı? giriş yap

  • aylar yıllar önce şu başlıkta “telefonu pantolonun cebinde taşıması” diye bir entry okumuştum. o entryi kim yazdıysa gün yüzü göremesin. ne zaman bir işim olsa telefonu cebime atsam geri çıkartıp çantama koyuyorum refleks olarak. dengemi bozdun pislik insan.

  • ayar değildir. bir doktora yakışmayan cevaptır. doktorluk bu riske rağmen seçilmiş bir meslektir. aids'li hastadan aids kapma, hepatitli hastadan hepatit kapma gibi ağır riskleri de vardır.

    burada arkalarından atıp tutan ergenleri saymazsak bir çoğumuz için tam da bu yüzden kutsaldır.

    bu cevap ise tıp 1. sınıf öğrencisi cevabıdır.

    çin'de, italya'da maske takmaktan yüzleri mosmor olan, ailelerini göremeyen hemşireler dahi böyle saçma bir cevap vermez canından endişe eden bir insana.

  • gerçekten ispanyada 1000 küsür kadına para verip oraya getirdiklerini mi düşünüyorsunuz?
    siz türk dizilerini burda küçük görmeye çok alışıksınız ama farkında olmadığınız bir gerçek var: türkiye, abd’den sonra dünyada en çok izlenen ve en çok ülkeye ihraç edilen dizileri üreten ülke. sektörün içinden bildiriyorum size, sadece bir at yarışında orada görünmesi için davet edilen ve bunun için 1 milyon dolar alan oyuncular tanıyorum. sırf instagramda birkaç ünlü oyuncu beni takip ediyor diye dünyanın her ülkesinden binlerce mesaj alıyorum. telefon numaramı bulup whatsapptan arayanları bile var.
    can’ın ispanya’ya gitmeden önce bunun duyurulması pr içindir derseniz anlarım. ama emin olunki o insanlar gerçekten can’ı görmek için ordalar. üstelik muhtemelen adamın bir önceki dizisi dolunayın fanları onlar. erkenci kuş orda yayınlanmaya başlamış olsa çok çok daha kalabalık olurdu.

    edit: erkenci kuş orda yayınlanmaya başlamış. o zaman o kalabalık az bile.

    edit2: paralı pr yaptığımı iddia eden mesajlar geliyor bir sürü. o yüzden burdan tekrar bilal’e anlatır gibi anlatayım.

    -inansanız da inanmasanız da türk dizileri dünyada çok popüler. üstelik sadece orta doğu ve güney amerikada değil, avrupada da bazı türk dizileri gerçekten çok popüler. (bkz: messinin kara para aşk izlemesi)
    -can yaman’ın yakışıklılığı göreceli. ama oynadığı dizilerin onlarca ülkede gösterildiği gerçek. can yaman dizilerine bu yıl mipcom’da çok fazla talep vardı. dolayısıyla, adamı, yurtdışında birkaç bin fanın karşılaması garip değil.
    -bu yapılan pr değildir demiyorum. pr olsun diye can yaman’ın geliş saati, kalacağı otel fanlarla paylaşılmış olabilir. ama oradaki insanların oraya parayla getirilip rol yaptıkları iddiası? gerçekten gülünç.
    -son olarak 20 küsür yıllık sinema sektörü çalışanı, 12 yıllık da ekşi sözlük yazarıyım daha hiç pr için iş teklifi gelmedi. enayi gibi bedavadan övüyoruz sevdiklerimizi. bundan sonrası için tekliflere açığım :)

    bonus: bu da inanma güçlüğü çekenler için link

    https://en.m.wikipedia.org/…urkish_television_drama

  • internet çağında twitter üzerinden yaptığı fişlemeyi kağıda mı yazmış o cidden? papirüs üzerine yazıp arşive ekleseydin abi bu fazla teknolojik olmuş*

  • ya konuşmayım diyorum da salak salak yorumlar yapıp çıldırtıyorsunuz adamı.
    euroleague'in ne kadar vasat bir basketbol seviyesi olduğunu göstermişmiş.
    hadi canım? nerenden uydurdun bunu paşam?
    lan daha düne kadar top 16'ya kalınca tarihi başarı diyorduk burada. şimdi kalkmış final 4'lardan bahsediyoruz. ama fenerbahçe çıkınca bir anda vasat lig mi oldu?

    beşiktaş eleyince de köy takımı oluyordu. tebrik etmeyi öğrenin biraz amk.

    not:beşiktaşlıyım.

    0.

  • daha 17 yaşındaydım, lise bitince dershaneye yazıldım ve çalışıyorum. çıkışta çalıştığım pvc dükkanına gidiyorum. pc başına attılar beni, msn kurmayı falan bildiğimden...

    çalışanlardan biri pazar günleri kızlara laf atan, batak dörtlüsünden, özünde çok saf bi tip. sürekli hayatın kıymetini bilmediğimizden, antalyaya tatile gidilmesi gerektiğinden bahsediyordu. fight clubın başlarında "acı mı görmek istiyorsun, salı akşamları methodist kilisesine git" diyen doktoru hatırlayın. fight club izlediğim günün sabahı yine "hayatın kıymeti"nden bahsederken, pcden başımı kaldırıp sertçe "hayatın kıymetini mi bilmek istiyorsun, pazar günleri mezarlığa git" dedim. patronun da mal olmasından dolayı söylediğim ciddiye alındı ve eleman pazarları mezarlıkları gezmeye başladı. cevşen, kumaş pantolonla birlikte de namaza başladı. değişimin sebebi olarak gösterilmemle mahallenin ruhani lideri oluverdim. esnafın sürekli dini muhabbetlere yeltenmesi ve benim ağır başlı davranmak zorunda kalmam...

  • gerçekten sorulması gereken soru üstte sorulmuş. cebinden mi verdi?
    7 maaşını bağışlayıp butun turkiyeye maske kolonya ikram edebiliyor mu?
    yoksa bu devletin karşıladığı bişey mi?
    ne zamandır kişiler devlet oldu?

    edit:
    an itibariyle 809 fav almış bu entri debe'de yokken, 15 favlı bir westworld spoileri 13 favlı bir hakan ural eleştirisi 12 favlı bir fatih altaylı gafı 3 favlı bir "yasak elma" dizisiyle ilgili ne olduğu anlaşılmayan 258471263418723. entri ve daha niceleri debe'de.
    şahane gerçekten.
    tamam bu entri de bi bilgi değil belki, ben de debeye gireyim diye yazmıyorum. kendi kendime söylenmek için yazıyorum da neyse ben bişey demiyorum. sansüre karşıyız.