ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
imamoğlu'nun diploması şaibeli
-
ımamoglu'nun gereken şartları taşıdığının birer birer ortaya çıkması durumu.
magduriyet ===> check
hapis tehdidi ==> check
muhtar bile olamaz ===> check
diploma ===> check
cumhurbaskanligi ===> loading
ios
-
ben bunu yıllardır "ayos" diye okuyordum doğru okunuşu "ayoes"miş aklınızda bulunsun. teyitli bilgi.
ciceksepeti.com ceo'sunun müşteriyi azarlaması
-
internetten cicek satan dukkanin sahibine ceo denilmesiden öturu adamin kendini nimetten sanmasiyla gerceklesen olaydir.
cemil taşçıoğlu
-
iç hastalıklarının maradona'sı.
bir elinde hiç durmadan çalan telefonu, zıplayarak, koşarak ve hatta zaman zaman duvar dibine çömelerek hareket kattığı vizitlerde hem göze hem beyne hitap eder. en ince detayına kadar tababete hakim olmanın özgüveni ile son sözü söyler.
azarlar, öğretir, makarasını yapar, ayarın kralını verir, en enteresan tanıları koyar ama bu arada üzmez, kırmaz, gönlünü alır adamın.
(bkz: hastası olunacak adam)
18. yüzyıl ekşi sözlük başlıkları
anneanne ile diyaloglar
-
- napıyorsun?
- yazı yazıyorum, sözlük gibi, rehber gibi bir şey...
- para veriyorlar mı?
- yok
- enayi misin sen?
50 yıllık müzik yaşamında 3 şarkı ile idare etmek
-
takdir edilesi bir erol evgin başarısı. bu adamı ne zaman sahnede, bir tv programında görsem şu 3 şarkıdan birini söylüyor. zaten üçü de melih kibar bestesi.
işte öyle bir şey, sevdan olmasa, bir de bana sor.
3 satıra sığdı. evet.
unutulmayan garip arkadaşlar
-
üniversite yurdundaki yan odadaki elemandır. cumartesi sabahı o uyurken gizlice oda kapısının üstündeki anahtarını alıp kapıyı üstüne kilitlemiştik. içerde kilitli kalınca kapıyı yumruklayağını, "açın lan .rospu çocukları" diye bağaracağını, yurt görevlisini cepten arayacağını filan düşünüyorduk. heyecanla, uyanıp kapıyı zorlamasını bekliyorduk. saat 10 civarı uyandı ve odasının kapı kolu bir kere inip kalktı. biz dışarıda kıs kıs gülerken devamını bekliyorduk. fakat hiçbir şey olmadı. bekle allah bekle. 1 saat, 2 saat, 3 saat... sıkılmıştık. dışarıyı çıkıp biraz dolaştık, internet kafeye oturduk vs. halen arayan yok. akşam üstü yurda döndük, halen montu kapı askısına asılı, kapı kilitliydi. fakat pes etmedik. akşam yemeği için bir esnaf lokantasına gittik. çıkışta birkaç el batak attık. döndüğümüzde durum aynıydı. şaka maka artık hiç komik bir tarafı kalmadığından kapıyı açıp içeri daldık.
görünen manzara; çocuk yatakta yatıyor, 5 litrelik su bidonu çeyreğine kadar sidik ile dolu, annesinin 3 hafta önce gönderdiği küflenmiş böreklerin hepsi açılıp masanın üzerinde yenmiş. kırmızı ve uyuz gözlerle kafayı çevirip bize baktı ve "siz mi kilitlediniz lan kapıyı" dedi.
bulunduğu durumu bu kadar kabullenmiş, kilitli kapıyı bir kere açmayı denedikten sonra "tüh, artık ömrümün sonuna kadar böyle yaşamak zorundayım" diye içinden geçirdiğinden emin olduğum elemanı hiç unutmam.
en gereksiz üniversite bölümleri
hakan günday
-
"manzaradan değildi cam kenarını sevmesi. yanında bir insan az olması demekti. öğreniyordu derda. ne kadar az, o kadar iyi."
(hakan günday,az)
iş mülakatlarında sorulan sinir sorulara cevaplar
-
+ kuvvetli gördüğünüz yanlarınız nelerdir?
-çok güzel hulusi kentmen taklidi yaparım
+(...)
-yapayım mı?
-(dudaklarımı büzüştürüp bıyıklarımı oynatma hareketi yapıyorum)
+(....)
-tabi bıyığım olmadığı için pek olmadı...
eski sevgiliye söylemek istenen şeyler
wolfgang amadeus mozart
-
sanırım yaklaşık dört yaşlarında, bir gün kiliseye gider. çok güzel bir ilahi çalmaktadır.* mozart kilisedeki din görevlisine bu ilahinin notalarını istediğini söyler. kilise görevlisi veremeyeceğini, böyle bir şey yapamayacağını söyleyerek mozart'ı tersler. bunun üzerine mozart, ''peki aynı eseri bir daha ne zamn dinleyebilirim,'' diye sorar. papaz, ekşi bir yüz ifadesiyle ''önümüzdeki sene, bu gün...'' der. seneye aynı gün mozart elinde kağıt kalmle ilahiyi dinlemek için gelir... * * ilahi nihayet çalmaktadır... bittikten sonra din görevlisinin yanına gelir ve ''alın size ilahinin notaları'' der. çalan ilahinin notalarını gören din görevlisi şaşkınlık içinde bakakalır.
ayça tekindor'un pitbull saldırısı yorumu
ekşi itiraf
-
bu bayram bir tek babamla görüşerek bayramlaşabildim. onun da elini öpemedim, doya doya sarılamadım.. zaten o da bana bayram harçlığımı vermedi.
ben yine de toprağındaki otları yoldum. mezar taşını temizledim.
ailesi olanlar bunun değerini bilsin lütfen.
herkese iyi bayramlar.