hesabın var mı? giriş yap

  • "saat farki yuzunden yalniz gecirdigim saatleri ba$ariyla doldurabilen bir ba$yapit. state-ul art." (ssg / 19.02.1999)

    acildigi tarihten* bugun*e kadar olu$umuna katkida bulunmu$ 1000'den fazla yazariyla, kendi icinde olu$turdugu alt-kulturuyle, "dogru" kavraminin aslinda ne kadar degi$ken olabilecegini ve bilgiye aslinda ne kadar farkli acilardan bakilabilecegini tamamen kontrolsuz bir$ekilde aciga sermi$, acildigi tarihten yillar oncesinde icimde tomurcuklari ye$ermeye ba$lami$* "tamamen alakasiz ve gereksiz fakat gigantic bir bilgi hazinesi"nin gercekle$mi$ ve teknoloji* sayesinde tahmin etmedigim kadar ust katlara ta$imi$ minik ve basit program parcasi..

    tum bunlarin di$inda sozluk olmasaydi* belki hayatim boyunca yuzunu bile goremeyecegim sevdigim bir cok insani tanima firsati yaratmi$, ayni firsati ba$kalari icin yarattigina defalarca $ahit oldugum, -eskiler bilir- beraber buyuttugumuz, icinde binlerce farkli ani barindiran, bir gun hacker'in biri gelip database'i silse, biri kodu calip unutsa da uzerimdeki etkilerinin* kolay kolay kaybolmayacagi, kaybolsa da asla unutmayacagim harikulade eser..

  • (ekim 2005, isimler ve mekanlar degistirilmistir)

    - anne, ayse'ye kirmizi cok yakisiyor.
    - hmm. ayse kim?
    - bi arkadasim.
    (ustune varmayalim)

    (aralik 2005)

    - anne ben asik oldum
    - kime asik oldun?
    - ayse'ye. ama soylemiycem. evlenme teklif edinceye kadar soylemiycem. sen de kimseye soyleme (yazma demedi ki)
    - tamam canim.

    (ocak 2006, oglanin asik oldugu kizla tanisilir. aileler tanisir. cocuklar arkadasliklarina devam ederler, ailecek gorusulur, ama esas oglan, her firsatta, nasil askimi belli etsem/etmesem, nasil evlenme teklif etsem derdiyle ugrasiyordur. esas oglanin gunu, ayse'nin ona olan davranislariyla sekilleniyor, kiz esas oglana ilgi gostermezse evde firtinalar kopuyor, kapilar carpiliyor, kiz esas oglanin bir dedigine gulumsuyorsa hayat pespembe oluyordur)

    25 nisan 2006

    esas oglan eve gelir... yuzunden dusen bir parca... aynen aktariyorum.

    - ne oldu oglum, okul nasil gecti?
    - hayatimin en kotu gununu yasadim. ayse, baskasiyla evlenicekmis.
    - aa nerden cikti simdi bu, oglum daha erken boyle seyleri dusunmek icin, o da farkinda degildir bu islerin daha.
    - yok, kararliymis, alp'e soyledi. hem de benim onumde.
    - ne dedi tam olarak?
    - alp, ayse'ye, esas oglan sana asik, seninle evlenmek istiyor, dedi, ayse de, ben firat'la evlenicem, dedi.
    - cok kesin konusmus ya.
    - kesin konustu anne. anneanneme, kardesime soyleme. babama aksam soyleriz.
    - tamam canim. ama bak, yine soyluyorum, evlenmek icin daha erken, baska asik olacak kizlar var dunyada, hem belki ayse sana asik olur, daha zaman var..
    - anne ne diyorsun, neredeyse 6 yasindayim artik. hic evlenmiycem ben...

    (gece uyuyamadi cocukcagiz. dolabin altinda fare var, eve hirsiz mi girdi diye bin bir turlu bahaneyle donup durdu yatakta. aslinda aklinda olan ilk hayal kirikligini gizlemeye calisti galiba. simdiden boyle basladiysak, ohooooo).

  • müthiş kıskandığım kadın.
    bunca yıllık hayatımda tek bir gün -bırakın desteği- yardım, torpil göremedim. hatunun kocası kıymet bilir bir adam vesselam. burnunu yaptırdı, efendim bkm'nin filminde oynattı, dizide başrole yerleştirdi, mehmet günsür'le, kıvanç tatlıtuğ'la, nejat işler'le oynattı, yetmedi monica belluci'yle aynı havayı soluttu.
    herkese böyle güzel huylu bir koca ve belçim bilgin şansı diliyorum daha da konuşmam.

  • yaratıcı değiller. sürekli aynı kalıpları kullanarak birbirlerini gazlıyorlar.

    - çok mu güzeliz ne..
    - o senin güzelliğin canım..
    - ee çekene de bakmak lazım..
    - çok ösledim canım ya, bi ara buluşalım..
    .
    .
    .
    böyle gider bu..

  • saç ve tırnak da yaradılış özelliği olduğuna göre, kesilmelerinin haram olduğunu düşündüren başlık. hatta koltuk altı kılları falan da öyle...

    ha, "koltuk altı kılı pistir de, kadının dudağının üstündeki ergen bıyığı temizdir" diyorsan, temizlik anlayışlarımız biraz çelişiyor; o ayrı.

  • everyday astronaut takma isimli youtuber'ın elon musk ile spacex tesislerinde yaptığı röportaj sırasında konu ana rokete destek veren itici roketlerde kullanılan yönlendirici gazlara geliyor:

    elon musk, "itici roketlerde yönlendirici olarak artık soğuk gaz kullanmıyoruz, zaten elde olan sıcak gazı kullanıyoruz" şeklinde açıklama yapıyor.
    sonrasında youtuber: "peki bunu sadece itici roketlerde mi kullanıyorsunuz?" şeklinde bir soru sorunca elon musk dumura uğruyor çünkü bu sistemi ana rokette kullanmak hiç akıllarına gelmemişti...
    musk biraz "eee...mmm" şeklinde kekeledikten sonra: "sen söyleyince düşündüm de, bu sistemi ana rokette de kullanmak akıllıca olabilir. evet bunu düzelteceğim, teşekkürler." diyor.
    kendisine bu parlak fikri verdiğini anlayan youtuber ise "aman tanrım"diyerek şaşırıp gülüyor.
    bir kaç ay sonraki ikinci buluşmada musk, "bu yaptığım düzeltme, roketteki en önemli geliştirmelerden biriydi. senle konuşurken aklıma gelince 'biz bunu nasıl yapmamışız ya?' dedim ve yaptım" şeklinde açıklama yapıyor.

    yani emrinde belki de yüzlerce mühendis çalıştıran elon musk gibi bir adam, mars'a gidecek roket olan starship'te yaptığı en büyük değişlikliği bir youtuber'dan aldığı fikir ile gerçekleştiriyor.

    bizim gençler de youtuber adı altında danla biliç'leri, enes batur'ları zengin ededursunlar diyelim...

    söz konusu video