ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
antep emniyet binası önündeki şüphelinin vurulması
-
nee canlı bomba mı durduruldu. bunların durması ve istikrar için oyum akpye
nejat işler
-
ne yaptın be abi, nasıl yaptın be çocuk!! ankara'ya geldiğinde kalbur'da balık köftesi yiyip, rakı içecektik. sözün var bana, kalk ayağa!!!
şaka la şaka. sözlüğümüzde sizi tanımayan, çalışmalarınızı çok eskiden beri takip etmeyen 3-5 kişiden biriyim. uzaktan güzel bi abiye benzetirdim sizi, umarım iyileşirsiniz.
elif aybüke koçak
600 bin ukraynalı
-
300.000 tanesi kız olsa, 150.000 tanesi güzel olsa, 75.000 tanesi benim yaş aralığıma hitap etse, 37.500 tanesi bana yüz verse, 18.750 tanesini ben beğensem..
süper haber!
esnaf lokantasının olmazsa olmazları
-
orta yaş ve üstü garson
erkeklerdeki buluşma manyaklığı
cem yılmaz'ın özkan uğur'un ölümüne sessiz kalması
-
ne işsiz adamlar var. bir yakınını kaybetmiş insan sessiz kalır en doğal şey.
edit: (bkz: cem yılmaz'ın hüngür hüngür ağlaması)
mor ve ötesi
-
sözlük soru cevap etkinliğinde bir yerde harun bahsetmişti. aklıma düşmüştü, denemek istedim.
gerçekten öyle güzel bir deneyim ki..
tünel meydanında sirenler albümündeki 9. şarkı tüneli açıyorsunuz.
"şimdi kalbin, epey kırılmış, görüyor hepsini, ne yapabilirdi?"
şarkının bitiminde kendinizi odakule'de buluyorsunuz.
sonra istiklal şarkısı başlıyor, istiklali hissediyorsunuz, galatasaraydan, çiçek pasajından geçiyorsunuz,
kulağınızda şu sözler:
"belki arkadaşlarınla, belki de yalnız başına yürürken, ne kadar mutlusun istiklal’de
birkaç mevsim renkler solunca, tükenmez hayatının sesi, çok mutlusun istiklal’de"
sonra istiklal şarkısı bitiyor, hem de nerede? parka gidebilmek için direndiğimiz yerlerde...
park şarkısı başlıyor orada:
"dün neler mi kaybettin, belki zamanın yok şimdi
gidenler geri gelmez ama, boş yere yorulmadı kalbin
adını bilmesem de kardeşsin, biz neye söz vermiştik
yüzümü gördüğünde gül artık, biz bir kabusu yendik
yok, yaralara dokunmak yok, gök de bir bize ağaç da bir
sabrın tükendi ama aman, onlara asla benzemedin"
albümün bu son şarkısı bittiğinde meydana çıkmıştım, gezi yanı başımdaydı,
anılar aklımdaydı.
adını bilmediğim kardeşlerim aklıma geldi.
derin bir nefes aldım.
gülümsedim.
sözlük yazarlarının hayattaki mutluluk kaynakları
-
oğlum.
nasıl olmasın ki dedirten kare 1 ve bu da ikinci olanı.
edit: ölümsüz anları artık flickr sayfasında saklıyorum. dileyenler bakabilir.