ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
doların bir küsur lira olduğu dönemden anılar
-
before: san diego hard rock cafe teras katı pool partideyiz. ortam bildiğin ateş ediyor. 12 liraya long island içiyoruz. akşamına paul okenfold aynı mekandaymış, biletler 100 lira. gece eve dönerken bud lime bira alıyorum 24'lü, 48'li. neredeyse para vermiyorum.
after: dün istanbuldan dönerken acıktım yeni yolda bir oksijende durdum. ekmeğin üstüne 4 adet ince uzun köfte koyup üstüne yoğurt dökmüşler. kola ile birlikte 60 tl ödedim.
abi kardeş diyalogları
-
a=abi k=kızkardeş...
diyalog telefonda geçmektedir...
a-doktora gittim bugün nihayet.
k-e artık gerekiyodu..neymiş peki olay..
a-hiç tahmin etmediğimiz bişey ya, çok şaşırdım test sonuçlarını okurken..
k-eee?..
a-dehidratasyon sebepli uyuşukluk yaşıosun dedi doktor..
k-honyk..dehidratasyon mu?... ne alaka?
a-ben de alaka kuramadım..ama bizim erman hocaya gittim dahiliyeden..ona sordum
k-eee...
a-anlattım durumu...evde mi kalıyosun die sordu..evet dedim..ailenle mi yaşıyodum önceden dedi...evet dedim..kızkardeşin var mı dedi...oha oldum evet dedim...
k-alla alla...eee...
a-bol bol bişiler anlattı...kafama dank etti...adam haklı..
k-neymiş sölesene..
a-eskiden ben sana hep su getirmen için baskı yapar öyle içerdim ya...tek başıma yaşadığım için farkında olmadan su içmeyi bırakmışım. e getircek kimse olmadığından susuzluk almış yürümüş. e farkına varsam bile bilinçaltından mıdır nedir gidip su içmemişim...ki öleydi yani...ben son 2 senedir hiç su içtiğimi hatırlamıyom..en fazla yemekten sonra çay içiom..
k-ahahaaa...oahaha hahaha...tangır tungur çotank(telefonun yere düşme efekti...küt(kafayı sandalyeye çarpma efekti)..
a-alo gülmesene...aloo...gülme alo...aloo...aloo...
k-(bi süre sonra...)taam taam...geldim...git su iç bari...puhahahahaaaa....
a-sen görürsün...su tankına sokçam seni oraya gelince...
k-...puahaha...
pardus
-
yazılım olayına da dini bulaştırarak bir ilke imza atmışlar.
"biz önce allah rızası için daha sonra da özgür yazılıma sahip çıkabilmek için uğraşıyoruz, elimizden geldiği sürece de uğraşmaya devam edeceğiz."
şimdi kim yazdı bilmiyorum, allahtan da bilmiyorum, ama açıkça tübitak'ın ne çeşit gerizekalılara teslim edildiğinin göstergesidir bu. nokta yerine virgül kullanma gibi utanç verici yazım hatalarını geçiyorum. ne allah rızası ne alaka? elimizden geldiği sürece ne alaka? konu ne? bize ne? ne demek istiyorsun? ne demek istediğini bilmeden cümle sallayanlara gerizekalı dendiğini bilmiyor musun?
cümlenin bir tutam akıllı sürümü şöyle olabilirdi:
"biz önce allah rızası için sonra da özgür yazılıma sahip çıkabilmek için uğraşıyoruz."
gözünü seveyim. ne allah rızası? kendi içinizde tutamıyormusunuz allah sevginizi ille millete duyurmak "ben dinciyim" artisliğinizi çekmek zorunda mısınız? konu ile ne alakası var? ulan üretim ekonomisi falan diyoruz bu kafalarla imkanı yok.
5 km maden ocağına indim kömür çıkarttım
-
(bkz: ama nasıl içkiliyim)
beylikdüzünde bir gencin kafasını taşla ezen afgan
-
5-10 milyar euro gibi kimin cebine gittiği belli olmayan bir para için vatanın onurunu, namusunu, bağımsızlığını, huzurunu, can ve mal güvenliğini, çocuklarının ve kadınlarının istikbalini ve selametini satanların iftihar etmesi gereken tablodur.
bu daha ne ki?
bunlar logaritmik hızla çoğalıp, yayılacak ve mafyalaşmaya başlayacaklar. seyredin bakın.
yani bu adamlar taliban'dan kaçmış güya. öyle mi? lan bunlar taliban’ın ta kendisi. türk ordusunun asker sayısı kadar genç afgan erkek getiriliyor. hepsi de eli silah tutan, askeri eğitim görmüş, gerilla savaşında uzmanlaşmış tipler. sedat peker, çalınan ve kaybolan taktik silahlardan bahsediyor. amerikan ordusu ise yunanistan'a yığınak yapıyor.
bu neyin hazırlığı böyle? buyrun siz düşünün..
türkiye cumhuriyeti yıkılıyor..seyredenler utansın.
bir padişaha sokulabilecek en iyi laf
-
"edepsizlik yapan ben değilim sayın başbakanım"
#alayınıyargılayacaksınız
-
a- la - yı - nı yar - gı - la - ya cak - sı - nız !
yüzde altmışı evde zor tutuyoruz!
#yüzdealtmışıevdezortutuyoruz
kılıçdaroğlu demirtaş ve bahçeli'ye mektup la başlamış adalet yerine gelsin kampanyasının twitter'daki hashtagidir.
mhp milliyetçiliğin için, chp özgürlüğümüz için, hdp emanet oyların gerekliliği için hırsızları yargılayacaksınız.
biz milliyetçi hareket partisi'nin toplatılan afişlerini unutmadık. devlet bahçeli meydanlarda hatırla dedi hatırladık.şimdi devlet bahçeli'nin verdiği sözleri hatırlama zamanıdır. meral akşener hanımefendiye atılan haysiyetsiz iftiraların hesabını sormak zorundadır. fazladan 2 bakanlık için küçük hesapların peşine düşmek bu milletin iradesini hiçe saymaktır.
halk, bahçeli'ye, kılıçdaroğlu'na ve demirtaş'a güvenmiş, alayını yargılayacağız ortak söylemini benimseyerek partilere gereken yetki vermiştir.
şimdi görev zamanıdır gereğini yapınız.
#eleleverchpmhphdp
geçici koalisyon kur,
alayını yargıla
sonra erken seçim.
#yüzdealtmışıevdezortutuyoruz
#alayınıyargılayacaksınız
ayrıca şöyle bir kampanya daha başlatılmış : (bkz: önce hesap sor kampanyası)
bir de imza kampanyası başlatılmış : (bkz: temizlik hükümeti için imza kampanyası)
nevzat kanlı
-
yargılayın, ceza evine koyun diye yalvaracaksın nevzat. vicdanlı olanlarımız seni ceza evine sokmaya çalışacak. peki ya vicdansızlarımız? öyle güzel bir gelecek işte seni bekleyen. sabırsızlıkla bekliyoruz :)
büdüt: imla
bir günü 5 tl ile geçirebilen insan
-
işe servisle gidip işten servisle gelen, kahvaltısını evde yapıp çıkan ya da 2 poğaça ile geçiştiren, öğle yemeği çalıştığı yer tarafından verilen ve akşam da eve geldiğinde yemeği hazır olan sigara içmeyen kişidir. çok abartı bir durum yoktur yani.
kulaklık alırken dikkat edilmesi gereken hususlar
-
düşük frekans* yoğunluğuna aldanmayın. çünkü bir sürücü en rahat düşük ses frekansları verebilir. dikkat edilmesi gereken, belli frekans aralığındaki sesleri verirken diğer frekansları perdelememesi; kulaklığın vaad ettiği frekans aralığındaki sesleri olabildiğince dengeli vermesidir.
tabiki belli fiyat eşiği altındaki kulaklarda bu denge durumu pek mümkün olmuyor. elbet karakterli, bir tarafı daha baskın oluyor. bunun sorunu aşmak içinde 2 yollu, 3 yollu kulaklıklar çıkmıştır. daha doğrusu (bkz: monitör kulaklık)
bir kürdün türkçe konuşmak zorunda kalması
-
ne ilginçtir ki almanya'da şakır şakır almanca konuşur.
debe olduğundan uzatılmış entry edit: başlığın amacı belki troll lemekti, ciddiye almamalıydım. ama debe olduğuna göre bir ek açıklama mecburiyetindeyim.
kimse kimsenin ağzına bant yapıştırmıyor. aklı ve az çok eğitimi olan kimse sokakta konuşulana karışmamalı. ancak bunu ben anayasa'ya taşırsam, vatandaşların devletten beklediği gibi devletin de vatandaşlara uyması için yönelttiği bir duruma döner. madde 3'te belirtilen resmi dili türkçe ve "kürtçedir" denirse, bu muğla daki hatice teyzeyi, kayseri deki muhittin amcayı kapsamaz. devlet dairesine gittiğinde kürtçe tapu çıkartmasına gerek yoktur, %20 yi kapsayayım diye %80 ve hatta içindeki diğer etnik gruplar mağdur edilemez.
bir devlette her azınlığa dil verilemez. yüzölçümü zaten milyon kilometrekareleri bulan her ülkede etnik çeşitlilik vardır. devleti yöneten çoğunluk kimse resmi dili o hale dönüşür. bugün anadoluda iranlılar devlet kursaydı farsça, araplar olsaydı arapça olurdu. eyaletler birliği değil üniter bir devlette bu durum kaçınılmazdır. almanya da artık 4 milyon türk var ve birçoğunun da vatanı oldu. almanya hiçbir zaman türkçeyi resmi dili yapmaz, yapamaz. ki haklıdır da. işbu yüzden düsseldorf ta hastanede şakır şakır almanca konuşan ve itiraz etmeyen bir kürt, nusaybin de devlet dairesinde kürtçe tapu isteyemez.
argin nickli yazardan: "ben dediydim"
50 yaş üstü erkeğin fön çektirince alf'e benzemesi
-
allah günah yazma yarabbim tövbe... böyle acı bir hakikat olamaz. öz babalarımızdan, dayılarımızından, amcalarımızdan bizi soğuttunuz türk berberleri. allahınızı seviyorsanız 50 yaş üstü erkeğin saçına fönle şekil vermeyin. berberden saçına fön çekilerek şekil verilmiş her adam mahalledeki kedilerin düşmanı gibi geliyor bana. fönle kurutun ama şekil vermeyin n'olur psikolojim bozuldu. öz eniştem'i alf gibi gördüm karşımda (enişte'nin fotosunu koyamadığım için alf'in fotosunu koyuyorum. bir fark yok zaten aynı alf oldu o da):
http://images.wikia.com/…lf/images/f/fc/alf-po3.jpg
grand yazıcı uludağ
-
influencer denen gerizekalılara prim vermediği için ilk fırsatta kalacağım oteldir.