hesabın var mı? giriş yap

  • çok vahim sonuçlara yol acabilir, şöyleki;

    - melis kumandayı versene tatlım.
    - yeter ama cemil, kac zaman geçti hala melis.
    - cemil?
    - nerden cıkardın gene cemil'i mehmet, konuyu bana çeviremezsin şimdi!

    vay arkadaş ya?

  • tobb'un 70. genel kurulunda, kemal kılıçdaroğlu'na "ben diktatör olsam, sen meydanlarda konuşamazsın" diye nerdeyse tehdit savuran tayyip erdoğan, protokolü çiğneyerek, kılıçdaroğlundan sonra konuşma yapması gerekirken, ondan önce konuştu ve kılıçdaroğlunu dinlemeden salonu terketti.

    siyasetin ne kadar çirkinleştiğinin, bu adamın ne kadar ahlaksızlaştığının farkında mısınız?

  • diziyle ilgili eklemek istediğim bir bilgi:
    dizinin sonlarında harmon'ın, kiliseden gelen parayı reddettiği bir bölüm var. izlerken, 'niye böyle bir şey oldu ki?' diye kendime sordum, 'jolene'yi yüceltmek için' desek, değil. 'böyle bir açıklamanın altına imza atmıyor' desek, harmon'ın dizinin geri kalanında bununla ilgili bir derdini izlemedik ama peki karakterinden kaynaklı diyelim. yine de tam olarak oturmuyor. bunun nedenini diziyi bitirdikten birkaç gün sonra öğrendim.

    harmon'ın gerçek hayattaki karşılığı bobby fischer, rusyadaki turnuvaya giderken kilise desteğini alıyor ve turnuvaya yanında bir papazla gidiyor. fischer, harmon'a sunulan 'komunizm ve ateizmle savaşıyoruz' bildirisine inanıyor, rusları canavar ve düşman olarak görüyor. turnuva başlıyor, finalde fischer ve spassky karşılaşıyor, fischer, spassky'i yeniyor, hem de baya bi geriden gelerek yeniyor. spassky bunun üzerine, ayağa kalkıp fischer'ı alkışlamaya başlıyor, seyirci de spassky ile beraber alkışa katılıyor. fischer, bu durumdan o kadar etkileniyor ki, sahnede kalamıyor ve dışarı kaçıyor. daha sonra kendisine bu an sorulduğunda 'düşmanım olarak gördüğüm birinin bu davranışı bana çok fazla geldi' diyor. satrançta daha önce yaşanmamış bir an bu 'alkışlama anı'. fischer, bu andan sonra kendisinin de aslında amerikan hükümeti tarafından kullanılan bir piyon olduğunu anlıyor. hayatı boyunca satranç oynayan, master olan bir adam, piyon olduğunu fark ediyor. bu aydınlanma ona ağır geliyor ve şampiyonluğunu reddediyor, göz önünde olmaktan kaçıyor, en sonunda da yurt dışına çıkıyor, 64 yaşında izlanda'da vefaat ediyor. queens gambit'te, harmon'a kilise teklif yaptığında, harmon'ın reddetme nedeni bu. harmon, fischer'ın pişmanlıklarını yaşamayacak. yazar, fischer'ı, harmon üzerinden kefaretle buluşturuyor.

  • * filmin başında gazeteci çocuğun okuduğu memur maaş zammı 21 ekim 1977'de 5.kez hükümet kuran süleyman demirel döneminde gerçekleşiyor. 750 ile 1000 lira arasında değişen zammın, herhangi bir dayanağı olmaması bütçeyi zora sokacağı söylemlerine rağmen demirel tarafından olay kestirilip atılıyor. hatta filmin senaristi umur bugay da bu zam ile dalga geçen bir yazı yazıyor.

    zam haberi
    umur bugay yazısından küçük bir kesit

    * ikinci ve kötü haberlerin geldiği kısımda, olaylar 16 aralık 1977 günü gerçekleşiyor. 2 kişi ankara ve istanbul'da ayrı ayrı vuruluyor. kahveye konulan bombada ise 30 kişi değil, 54 kişi yaralanıyor. düz bir kıraathane de değil. öğrenci kahvesi. banka soygunu da mersin akbank'ta gerçekleşiyor.

    manşet
    banka
    detay

    * son ve hükümet düşme haberi ise 1977'nin son günü, 1978'in ilk manşeti şeklinde oluyor. hükümet, tarihin gensoru ile düşen ilk hükümeti oluyor. hükümeti ecevit kuruyor ama ara seçimlerde boştaki 5 vekilliği alamayınca 1979'da istifa ediyor.

    yaza yaza düşen hükümet

    bu 3 haber sahnesi filmin başında, tam ortasında ve sonunda geliyor. filme güzel giriyoruz. apti ile her şey güzel başlıyor. sıkıntılara rağmen her şey yolunda giderken, kaza haberleri ile bütün film yokuş aşağı yuvarlanmaya başlıyor. sonunda hükümet düşünce de her şey tekrar baştan başlıyor.

    her yönüyle çok güzel bir film. her gün bir şeyini keşfetmek çok keyifli.

  • 130 saatin ardından, zelda tears of the kingdom'u geçtiğimiz hafta bitirmiş bulunuyorumç aslında bitmek de değil. son boss'u geçmek. yoksa oyun bitecek bir oyun değil.

    oyunu merak edenler, oynayanlar veya oynayacaklar için, spoiler vermeden, çok kısa birkaç görüşümü paylaşacağım;

    - oyun 130 saatimi almış gibi görünse de, bu oyalanılmış bir süre. öyle ki kalpleri toplamaya çalıştım. bataryaları fulledim. haritanın çoğu yerinde keyfi olarak keşif yaptım. yer altının bile yarısına kadarını açmaya çalıştım. bol bol silah, item, aksesuar vs topladım. yani çok daha kısa sürede de rahat biterdi.

    - oyundaki crafting sistemi ile oyunda yapabilecekleriniz gerçekten sınırsız. en azından hayal gücünüzle sınırlı. birçok puzzle'ı, shrine'ı birden fazla yöntemle çözebilirsiniz. oyunun sizden istediklerini, bu crafting sayesinde birkaç saniyede de yapabilirsiniz. ayrıca crafting'de kullandığınız her parça ve aksesuarların fizik kurallarına uyumu müthiş. aynı şeyleri gerçek hayatta yapsanız, nesneler nasıl tepki verecek ise, oyunda da aynı tepkileri göreceksiniz.

    - shrine'lar ilk oyuna göre çok daha kolay. %80'i birkaç dakikada çözülecek şekilde tasarlanmış. zaten belli bir sayıdan sonra eliniz ve zihniniz alışıyor ve girdiğiniz shrine'ın mantığını, sanki daha önce yapmış gibi birkaç saniyede çözüyorsunuz. basit olsa da oldukça keyifli bu arada.

    - oyunun haritası çok büyük. yer altı, yer üstü ve gök yüzü olmak üzere 3 harita mevcut. oyundaki keşif hissi inanılmaz. görevleri bırakıp onlarca saat keşif yapabilirsiniz. her karede ayrı bir detay, ayrı bir macerada var. çok çok fazla yan görev mevcut.

    - son boss bana kolay geldi. hoş, link gereğinden fazla hazırlıklı bir halde gelmişti, bunun da etkisi mevcuttur ama düşündüğümden çok daha kolay geldi boss. ipucu vermem gerekirse kalkan + a tuşuna doğru zamanda basmanız zaten boss'u yenmeniz için yeterli olacak.

    - master sword candır. son boss'ta başka silah kullanmadım. oysa bir sürü güçlü silah hazırlamıştım.

    - korok seed'ler ilk oyuna göre çok daha kolay bulunur olmuş. toplamakla kalmayıp, hazne geliştirmelerde mutlaka kullanın. fakat 1000 tane korok seed'i toplamak insan işi değil. ömür boyu da oynasam yapılacak bir şey değil.

    - 130 saatte oyunu %47 seviyesinde tamamlamışım. oyunu bitirmenizin ardından tamamlama yüzdesi de açılıyor.

    - oyunda bol bol yiyecek, item vs toplayacaksınız. ama hiçbir zaman tamamı bitmeyecek. o yüzden toplarken de harcarken de çekinmeyin.

    - keşif hissinin inanılmaz olduğunu söylemiş miydim? oyunda gözünüzün gördüğü her yere gidin. gökyüzüne bakın ve 'oraya da çıkılmaz' dediğiniz her yere çıkın. keşfettiğiniz her karede ayrı bir detay, ayrı bir macera göreceksiniz.

    oyuna 130 saatimi vermeme rağmen, bir yandan çok şey yapmış, bir yandan da hiçbir şey yapmamış gibi hissediyorum. çünkü oyunda yapılacak çooook fazla şey var. 20 kere de bitirsem, binlerce saat de harcasam görmediğim şeyler mutlaka olacak. o yüzden bu oyun 'zamanlı' bir oyun değil.

    oyun hakkında hiçbir şey yazmadım bu arada. çünkü oyunda yazılacak, çizilecek, anlatılacak çok şey var. sabaha kadar yazsam bitmez.

    bu arada 130 saatin 1 dakikasında dahi sıkılmadığımı da belirteyim.

  • alın size öğrenince ufkunuzu beşe katlayacak bir bilgi deyip o bilgiyi vermeyen avelin yanında esamesi okunmaz.
    avel bilgi vericem deyip telefondaki bi özellik diye kestirip atmış. ne özelliğin adını söylemiş, ne nasıl kullanılacağını anlatmış, avel işte.

  • maalesef herkesin aklina getirdikleriyle artik nasil bir yerde yasadigimizi gösterir. lan dustan cikan kizkardes kelimeleriyle ensestligi, sapikligi nasil bagdastirdiniz?

    ben basliga tiklarken sandim ki güzel güzel geyik cevirecegiz; banyoda bir dünya savasi olmus havasi yaratmis kisidir, evde hintli gibi gezen kisidir vesaire vesaire.

    cürüyoruz, farkinda degiliz.

  • cok yaygin bir koku referansi olmasi sebebiyle hersey ile karistirilan koku maddesi. bir tur asya geyiginin (moschus moschiferus) testislerinin hemen uzerindeki bezeden elde edilir -di. bu bezeyi elde etmek ve kokuya ulasmak icin cok fazla sayida hayvan telef oldugundan dogal olarak avlanmasi artik yasaktir ve bugun itibariyle parfum ve islevsel urunlerde kullanilan butun miskler yapay misktirler. bilginiz icin yapay miskin teknik adi "white musk" yani "beyaz misk"tir. hani, "o" cevreci intibaini veren markanin "white musk" isimli parfumunu kullanip kendini dogal malzeme kullaniyorum zannadenler vardir diye soyluyorum...

    balinanin midesinden cikan ve dışkı/istifra yolu ile suya karisarak sahile vurdugunda toplanarak kendisinden istifade edilen guzel kokulu kitlenin ismi ise amber -veya daha dogrusu ile "gri amber/ambergris"'dir. o madde ne isim ne de koku profili olarak misk'e benzer.

  • 2023 edit: 2016'da bu entry'i girildiğinden beri hiçbir çözümü olmamıştır bu olayın. o dönemler lisedeydim ve bunun bir hata, düşüncesizlik olduğunu düşünüyordum ama 7 yıl boyunca böylesine bir olayın çözülmemiş olması akp belediyelerinin kedileri azaltmaya yönelik bir politikası olduğunu düşünüyorum. şu anda konya'da yaşamıyorum ve bir ilişiğim yok, eğer bu konuyu tekrar belediyelere taşımak isteyenler varsa iletişime geçilebilecek kişilerin nick'lerini buraya yazabilirim:

    kapaklarının tasarımından dolayı genellikle açık bırakılması ve boyutu yüzünden, kedilerin ölmesine sebep olan çöp kutuları.

    öncelikle: içerisinde kalan bir kedinin fotoğrafı konteynerin dışarıdan görüntüsü konteynerin derinliği hakkında fikir sahibi olabilirsiniz

    fikir olarak güzel olabilir, ama ortada büyük bir problem var. bu çöp kutularının kapakları genelde açık bırakılıyor. hatta gördüğüm bazı yerlerde kapaklar direkt sökülmüş. ve konteynerin derinliği dolayısıyla -resimde de görüldüğü üzere- bırakın buraya düşen bir kedinin, insanın bile yardım almadan çıkabilmesi imkansız. konteynerin temizliği de haftada bir defa olduğu için, giren kedi oradan çıkamayıp ölecektir.

    şu an konya'daki havayı bilenler bilir. dışarıda diz boyu kar var, o hayvanların halini düşünmemiz ve bir şeyler yapmamız gerekiyor. o konteynerlerin içerisinde ölen her hayvanın vebalini üzerimde hissediyorum. farkındalık yaratmamız gerekiyor.

    basit bir kapanma mekanizması ile bu sorun çözülebilir. ve bu sorunu çözebilirsek eğer, bu yapabileceklerimizin sadece bir göstergesi olur. birlik olmamız gerekiyor ve desteğinize ihtiyaç var. bu başlığı gündemde tutmak ,şu kampanya'ya imza atmak ve bimer'e bireysel şikayette bulunmak yapabileceklerimizden birisi.