hesabın var mı? giriş yap

  • hdp seçmeni de bizim gibi bir kg ete 160, 1 kg domatese 30, 1 kg tavuğa 65, 1 kg muza 35, 1 kg hıyara 40, 1 tek maydanoza 10 tl veriyorsa daha doğrusu veremiyorsa mansur yavaş' a oy verir. çünkü artık iş siyaseti, ideolojiyi, kimlik bunalımını falan çoktan aştı. iş artık hayatta kalmak veya kalamamak seviyesinde.

  • yıl 1976...
    tıraş bıçağı firmasının (gilette) tüm dünyada yayınlanacak reklam teklifini reddeden tarık akan'ın kapısı bu kez otomobil reklamında oynaması için çalındı.
    yanıtı yine "hayır" oldu.
    daha sonra döneminde şampuan, diş macunu, banka ve bir çok önemli firmanın reklam tekliflerine de yanıtı her zamanki gibi "hayır" oldu.
    bu astronomik reklam tekliflerini hiç düşünmeden reddeden tarık akan, bunun sebebini o dönem şöyle açıklamıştı.
    "bu teklifler tarık akan olduğum için yapılıyor. bu adı ben kimden aldım? sinema seyircisinden aldım. onlar beni tarık akan yaptılar. şimdi bu tekliflere "evet" dersem onlardan aldığım bu adı onlara tekrar satmış olurum. dünyada her şey para değildir."
    (ses dergisi röportajı)

    tarık akan, zirvede olduğu 45 yıl boyunca, kendisine gelen reklam filmi tekliflerini geri çevirdi. hiçbir reklam filminde oynamadı. duruşundan ve çizgisinden asla taviz vermedi.

    senin gibi onurlu birisi bir daha gelmedi.. büyük usta.

  • "garı" gözüyle degil de arkadaş gözüyle görebilirsen, alışır gidersin. bu uygulama, en azından cinsiyet bölücülüğüne vurulan sert bir darbedir, devrimin hasıdır. bütün odtü öğrencileri de bu yeniliğin ayırdında olduğunundan, hiç de suistimale konu olacağını düşünmüyorum. kadın erkek aynı yaşamı, aynı alanlarda paylaşabilirse, otokontrol sistemi kendiliğinden devreye girecektir. kadının az olduğu yerde, çokun aza tahakkümü meydana geliyor. bu topraklar böyle. bir erkek olarak bile, beş altı kişilik başka bir erkek grubunun sataşmasına maruz kalabilirsin. sadece kadın değil, sayıca az olan eziliyor bence. kadın ve erkek eşit sayıda ve yüzdede toplumda yer bulabilirse, yozluklar, aşırılıklar, tacizler vs. kendiliğinden törpülenecektir. sosyal yaşam ya da iş yaşamından kadını çekip aldıkça, karşı cinsi meta gibi görmeler başlıyor. bizler, kadın erkek imajlarının arkasına hapsedilip, yanlızlaştırılmış yığınlar yapıldık. insanlıkta birleşmeli bence, yoksa ne sağlıklı ilişkilerden söz edilebilir ne de sağlıklı aşk, sevgi ve evliliklerden bahsedilebilir. yaşamın doğal akışına, kendi ellerimizle çirkin bentler kurmayalım artık..

  • allah, kimseyi bu duruma düşürmesin. keşke yaşayıp da savaşsaydın. şimdi oğluna birileri o pantolonu hediye eder. şov yapar. okulunda ilk hafta sürekli başı okşanır.
    ve sen, bir çocuğu babasız savaşmak zorunda bıraktığınla kalırsın.
    yine de kardeşimiz buraları okursa bilsin ki şimdi okuyup yükselmenin tam zamanıdır.
    pes etme sen sakın.

  • millet iyice delirdi. biri sakallı görünce 10.yıl marşına başlar diğeri buna tepki olarak metroda ilahi okur. alayınız yobazsınız haberiniz yok.

  • tamamen mallıktır.

    uzun vadede sik gibi ortada kalmanıza neden olur.

    şöyle ki:
    2004 temmuz ayında emekli olup emekli ikramiyesinden yedik içtikten sonra 47 bin tl keş kalan bir insan en yüksek faizden bankaya yatırsa diyelim ki %15 puandan vergiler düşüldükten sonra yıllık net 6.000 tl para alır.

    paraya hiç dokunmadığını farz edersek ki dokunulacaktır o paraya ama hadi dokunmadık diyelim. 10 yılda 106 bin lira filan yapar. yani stopajı da düşersen 60 bin lira filan getirir. 10 yılsa 1,2 kat kazandırır

    oysa aynı parayı altına yatırsak uzun vadede faiz yerine.
    2004 temmuz ayında altın 18,769 tl imiş 2.504 gram altın eder. yine hiç dokunmadığımızı farz edersek paraya bugünkü altın kuru itibariyle 10 yılda 225.360 tl para eder. net 178 bin lira getirisi var. 3,78 kat.

    2004 yılında sarıyer'den konumuna göre tapulu 2 adet ev alınabiliyordu. şimdi tapulu evlerin en kötüsü 350-400 bin tl, konuttan ziyade arsa metrekare fiyatları daha da yükseldi. 2x350 bin=700 bin tl. 10 yılda
    653 bin tl. 13 kat getiri

    2004 temmuz ayında konut alan bir emekli o parayı faize yatırmamış olsaydı da iyi bir yerden bir arsa almış olsaydı, şimdi pek çok şey çok daha farklı olacaktı.

  • cemal süreya için söyledikleri:

    "evine bağlı,evinde olmayı seven bir adam "akşamları eve biraz geç gel yahu, bir erkek hiç dolaşmaz mı" dedim. ertesi gün altıyı çeyrek geçe geldi, sonraki gün altı buçuk. normalde altıda gelirdi. bir gün toz aldım, bezi silkelemek için pencereden eğildim ki kapının önünde oturmuş saatin dolmasını bekliyor"