ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
hayatında hiç karı görmeyenleri şaşırtan fotoğraf
-
yine beyin yakan, muhteşem bir onedio içeriği. anlamadığım şey bu saçmalığa procter & gamble projesi olan kadinlarbilir.com'un sponsor olması. adamlar "karı" kelimesi üzerinden clickbait kafasında içerik hazırlıyorlar, içerik leş, espri ilkokul seviyesinde, hedef ve yorum yapanlar leş erkek kitle, hatta onedio "komik" ve "erkek" tagleriyle tanımlamış içeriği, sponsoru kadınlar bilir markası altında procter & gamble. dünya devi marka türkiye'de nasıl temsil edildiğinden haberdar mıdır acaba?
aleyna tilki'nin yürek hoplatan küvet pozu
-
(bkz: donunla gir don da yıkansın)
türkçe altyazı bombaları
passat mı çekeyim yanlarına
-
niğde geldi s350 ile
audi vardı yozgat'ta bile
gönül susmaz, söz geçmiyor dile
passat mı çekeyim yanlarına.
umut sarıkaya tipi mutsuzluk tanımları
-
hava durumunu izlerken kendi şehrini kaçırmak.
bir lisede yaşanabilecek en dumur olaylar
-
okulun dışında tüp arabası geçince zil çaldı sanıp sınıfı terkeden bir hocanın yaptığı sınav sırasında zaten iki küçük çizgiden ibaret olan gözlerini görememem sonucu "anam hoca uyuyo galiba abanayım kopyaya" diyerek iyice gözlere konsantre olmam. hocanın gözlerinde kaybolmam. hocanın "ne bakıyorsun lan" demesi sonucu kendime gelmem.
acemi askere yapılan eziyet
-
sivil hayatında mandanın bokundan bile daha önemsiz görüldüklerinden, burada erkekçilik oynamışlar. 1 sene sonra o işkence ettikleri çocuk gibi birinin önünde süklüm püklüm iş isteyecek veya işinin görülmesi için yalvaracak. eminim ki bundan öte gidemeyecek zavallılar topluluğu.
başbakanın ekibi tekrar toplaması
-
önümüzdeki sene olması ihtimal dahilinde olandır.
--- spoiler ---
başbakan : ekibi yeniden topluyorum. sen, ben, zafer, egemen, erdoğan ve çocuklar. tıpkı eski günlerdeki gibi ha.
muammer asasdasd: olmaz. ben emekli oldum işi bıraktım.
başbakan : tek bir iş mami. sadece son lanet olası bir iş. sonra bırakacağız.
--- spoiler ---
(bkz: usta'nın hikayesi 2)
apple'ın kasasındaki nakit 203 milyar dolar
-
o paraya yunanistanı alır, bayrağını ısırılmış elma olarak değiştirirsin.
bayramda kapıya gelen çocuklar
-
ilk 2 bayramda kimse kapımı çalıp şeker istememişti. bu duruma istanbul’da geçirdiğim 4 yılın sonunda alışmak zorunda kalmıştım ama yeni taşındığım bu semtte diğer semtlere göre ‘eski bayramlar’ geleneğinin çok daha az olduğunu bilmek içimdeki heyecanın sönmesine yetmiyordu. tüm bayramı evde geçirdiğim halde kapıma kimse gelmemişti. gerçi önceki 8 bayramdan acı bir biçimde tecrübe edinmiştim alınan şekerlerin kullanılamayacağını. benim de şekerle aram pek yoktu. bu yüzden artık şeker almayı da bırakmıştım.
sonraki bayram da aynı şekilde yalnız geçmişti. ist.da komşuluk ilişkisi gibi bir kavram yok. hele bekarları/öğrencileri kimse komşu olarak bile görmüyor. bu çok umrumda değildi aslında benim için önemli olan çocukluğumdaki bayramları hatırlatan ve bayramı bayram yapan şeker toplama ritüeliydi.
bir sonraki bayram(oturduğum semtteki 3. bayram) kapı çalındı. diafonda “kim o?” soruma verilen “bayramınız kutlu olsun” cevabıyla içime neşe dolmuş ve tek basışta sorunsuz açılıyor olmasına rağmen garantiye almak için defalarca otomatiğin düğmesine basmış ve kapıya dikilmiştim. çocuk kapıya gelip “bayramınız kutlu olsun” deyince evde artık şeker almayı bıraktığım için şeker olmadığını hatırlamış ama bu fırsatı kaçırmamak için çocuğa para vermiştim. sanırım bu ikimize de mutlu etmeye yetmişti.
bir sonraki bayram yine ve sadece o çocuk geldi. bu defa tedbirliydim, şeker almıştım. ondan başka kimsenin şeker toplamaya gelmeyeceğini bildiğim için tüm şekerleri ona verdim. çocuk 3. yıl yanında 6 yaşlarında (sanırım) kardeşini de getirmişti. bu, mutluluğumun iki katına çıkmasını sağlamıştı.
şimdi oturduğum semtteki 7. yılıma giriyorum. bugün geleceğinden hiç şüphem yok. dün gece marketten şekerlerini aldım ve bekliyorum çocuk. bu defa adını da öğrenmek istiyorum. artık senden “çocuk” diye bahsetmek istemiyorum!
edit: çocuk tekrar geldi mi diye soranlar oldu. evet! çocuk geldi. ama büyünün bozulmasından korktuğum için adını sormadım. sonraki yılda da yurtdışına taşındım. benim için o hep "çocuk" olarak kalacak.