hesabın var mı? giriş yap

  • uyarıya rağmen yaptıysa erkek haklıdır. bu abuk sabuk türk adetleri niye üretildi anlamış değilim.. bu kahve değil, içine tuz girdiği vakit vücuda alınmaması gereken bir maddedir.

    tweet altında kız kurtulmuş yazmışlar. tuzlu kahveyi reddeden bir damat adayı gerçek yüzünü gösterdi diye eleştirmişler. kusura bakmayın ama aptal aptal gelenekleriniz ile kafayı yemişsiniz.

  • british east india company olan şirketin hindistan üzerinde yıllarca sürmüş ingiliz hükmünde önemli payı vardır.

    ticaret için hindistana ilk giren portekizlilerdi. bunlar 1510'da goa limanını kurdular ve hint okyanusundaki ticaretten müslümanları süpürdüler. boş durmaya alışkın olmayan ingilizler 17. yüzyıl başlarında kraliçe elizabeth tarafından imzalanmış bir belgeyle londralı 80 tüccar olarak bu şirketi kurmuşlardır. amaç portekizlilerle hindistandan yapılan baharat ve pamuk ticaretini kontrol ederek rekabet etmekti. 1619'da mughal/babur imparatoru cihangir batı yakasındaki surat limanına önemli imtiyazlar tanıdı. sonradan britanyadan akan hediyeler, rüşvet, ve tıbbi gereçler ingilizlerin hindistan sahilleri boyunca 27 tane daha ticari liman veya "fabrika" açmalarını sağladı. en önemli 3 merkez madras, bombay (bunu portekizlilerden almışlar bir anlaşmayla) ve kalküta idi. "fabrika" dediğimiz yerler atölyeler, depolar, ikametgahlar, bahçeler ve british east india company'nin ofislerini içeriyordu. şirketin başkanı tüm bu fasiliteler üzerinde otorite sahibiydi. şirket hintlilere gümüş, bakır, çinko, kurşun ve kumaş satarken pamuk ürünleri, ipek, biber başta olmak üzere baharat, şeker ve afyon almaktaydı. hem hintli hem ingiliz tüccarları bu şirket sayesinde ciddi karlar yapmışlardır. şirketin birincil amacı kar etmek olduğundan başlarda ülkenin politikasına pek karışılmamış, fazla misyonerlik yapılmamıştır.

    düzensizlik ve şiddet 18. yy başlarında hindistan kırsalını kavurdukça şirketler çalışma alanlarını garantiye alma ihtiyacı hissetmiş, ve siyasi istikrarsızlık sağolsun kendi bölgelerinde politik olarak gittikçe güçlenmeye başlamışlardır.
    hindistanlıların politikadaki zayıflığı fransızların da bengal ve bir kaç yerde daha bir french east india company açmasına mahal vermiştir. 1740 ila 1763 arası fransızlarla ingilizler sürekli çatışma halinde olmuşlar ve hindistan da önemli savaş alanlarından biri olmuştur (her iki taraf da sepoy adı verilen yerel halktan oluşan taburlar kurmuşlardır örneğin). fransızlar karada bir çok zafer elde etmişse de ingilizler denizde fransızların eline vermiş, 1763'te paris antlaşmasıyla fransızların hindistandaki britanya üstünlüğünü tanıması sağlanmıştır. buna 1784'teki india act de eklenince ingilizler hindistan politikasında iyiden iyiye söz sahibi haline gelmişlerdir.
    bu tarihten itibaren hindistan göstermelik prensler, sepoylar ve ingilizlerce eğitilmiş yerliler yoluyla londra'dan yönetilmeye başlanmıştır.

  • bu tarz olaylarda ben çocuğumun eline çöp batmasın diye şöyle böyle yapıyorum diye anlatanlar etrafa nasıl bu kadar pembe bakıyorlar merak ediyorum. herhalde zannediyorlar ki herkes en az onlar kadar pamuk hayatlar yaşıyor ama masallardaki gibi sırf kötü oldukları için kötülük yapıyorlar. onları kendileriyle karşılaştırabilecek kadar benzer hayatlar yaşadıklarını zannediyorlar sanırım. sizin çocuğunuza nasıl güzel baktığınızla bu olayın ne alakası var bilmiyorum. o kişinin hayatına doğsa belki daha beterini yapacak adam kendi iyiliğini anlata anlata bitiremiyor. zannetmeyin ki çok mükemmel olduğunuz için böyle üzerine titriyorsunuz çocuğunuzun, sadece buna imkanınız var. kadın kötü ama biz iyi miyiz onu henüz bilmiyoruz, o yüzden karşılaştırmanın pek bir anlamı yok.

  • üzerinde manasız bir yapılaşmaya gidilen yassıada için "neresi yaslı be, canına okumuşsun demek" suretiyle yanlışlıkla iyi gazetecilik yapan spiker.

  • 'abbas güçlü ile genç bakış'ta soru soracak olsam, abbas güçlü'ye "bebekken de mi adınız abbas'tı?" sorusunu sorardım.

  • arabama zarar verilmeyeceğini bilsem ben de aracımın arkasına " uber siksin sizi emi " notu yapıştırarak destek olmak istediğim firma. o kadar sevmiyorum ki taksiyi, plakasını, sahibini , şöförünü... uber böyle canınızı acıta acıta acıta devam etse.

  • fikret orman başkanlığındaki beşiktaş yönetiminin anlaşmış olduğu sponsorların desteği, devletin kösteğiyle yapılmaya çalışılan stat.

    evet gün be gün stattaki gelişmeleri ve ilerlemeyi takip eden insanlar var. bunun sebebi ise koskoca bir camianın iki senedir evsiz kalmış olmasıdır. maçlara giden insanlarız neticede. kendimizi, dask'ın kamu spotunda sığıntı psikolojisi içindeki aile gibi hissediyoruz. tam tuvalete girecekken başakşehir giriyor tuvalete falan. arada konyagiller'de kalıyoruz. kimi zaman ankara diyor ki, "biz yaşadığımız müddetçe, burası sizin de eviniz." çok da rahat ediyoruz kimi zaman, yalan yok. unutmadan, kasımpaşa başta bir süre misafir etti bizi. hani zaten nicedir pek hoşlanmayız birbirimizden, kavga dövüş ayrıldık. bir daha görüşmeyiz herhalde. izmir çok ısrar ediyor bir yandan sağolsun, "ille bizde kalın" diye ama yazık, onların da evlerinin durumu malum; kendilerine zor yetiyor. nasıl kıyarsın ki yani? e elazığ da davet etti bir keresinde ama orası da baya uzak şimdi allah için, kibarca reddetmek zorunda kaldık ama kalplerimizi fethettiler bir kere, onları da yazdık aklımızın bir köşesine; tıpkı burnumuzun dibinde olup da paçamızdan aşağı çekmek isteyenler gibi...

    konya'sı, ankara'sı, izmir'i, elazığ'ı, izmit'i hatta ne kadar da olsa başakşehir'i, kasımpaşa'sı ve aklıma şu an gelmeyen nicesi... hepsi sağolsunlar, bizi ya misafir ettiler ya da etmek istediler evimiz yapılana kadar. nitekim yıkılan evimiz, koca bir ülkenin direkt veya dolaylı yardımlarıyla yeniden yapılıyor şimdi. mesele para ise, kendi paramızla yapıyoruz ama konu destek ise, allaha şükür sevenimiz öyle çokmuş ki herkesin ucundan kıyısından bugün bize destek olduğunu söyleyebilirim.

    debe editi: 1- olumlu/olumsuz birçok yorum aldım; hepiniz vâr olun. ulan memlekette bu kadar güzel futbol seyircileri varken meydan nasıl olur da bu kadar kalitesiz insanlara kalmış olabilir, aklım almıyor.

    2- ey beşiktaşlılar; olm bir sahip çıkın lan:

    www.kartalsozluk.com

    3- gezi şehitleri ölümsüzdür!