ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
azerilerin türklerden nefret etme sebepleri
-
azerbaycan türklerinin şiîliği falan siklediklerini hiç sanmıyorum. türkiye'yi ve türkleri sevmeyeni de görmedim. hatta iki azeri türkü sevgilim oldu. türkiye'ye bildiğin tapıyorlardı.
biz onları severiz onlar da bizi. bu nedenle de nefretini al ve şuradan git.
7 mayıs 2020 döviz kuru haberlerinin yasaklanması
-
nasıl yani suriyeli kardeşlerimiz ülkesinin para biriminin tl'den daha değerli olduğunu göremeyecekler mi?
eyeliner
-
düzgün çekebilmek için 2 ay hat ve tezhip kursuna gittiğim şeydir.
ekşi itiraf
-
sözlükteki hesabımı kimse bilmiyor. bazen burda yazdıklarımı twitter, facebook sayfamda ''adam iyi yazmış'' diye paylaşasım geliyor.
sanırım psikolojik sorunlarım var.
anadolu insanının dünyasının dar olması
-
anadolu insanı olmakla alakası olmayan durumdur. cahilin dünyası her zaman dardır. metropol cahilinin de dardır.
esra erol'da evlen benimle
-
yaşı 60'larda olan bir amcanın talip olduğu kişiye aşağıdaki soruyu yönelttiği program:
- gece denize girer misin?
virüsün bu kadar kolay bulaştığını bilmiyorduk
-
evet dut pekmezi ile önlenebilir gibi düşünmüştük, ne günlerdi değil mi?
yemeksepeti.com
-
128.813 puana sahip bir hesabım var. istanbul’un en kalabalık semtlerinden birinin de muhtarıyım.
geçenlerde tavuk dünyası isimli restorandan sipariş verdim, restoran kapandı, siparişim de gelmedi, iptal de olmadı, bir gün sonra ancak iptal ettik. muhattap bulmakta ciddi zorlanmıştım. yine de eski dostum yemeksepeti’ne küsmemiştim.
şimdi yine bir sipariş verdim. siparişi verdiğim yer burger king. önce, siparişimi farklı bir şubeye ilettiler. sonra gördüm ki, şube kapalı. iptal etmiyorlar. 1 saati geçti, ses yok. geleceğini sanmıyorum.
peki yardıma siparişim nerede diye soruyorum, hazırlanıyor diyor. eskiden birine bağlanır sorardık, artık o da yok. otomatik cevap veriyor. kendimi insan yerine konmamış gibi hissettiriyor.
bugün ciddi ciddi, alternatif programları indireceğim. biraz da onlar kazansın. böyle müşteri ilişkileriyle de, yemeksepeti’ne artık cidden allah kolaylık versin.
işkenceci üvey annenin ceza evinde dövülmesi
-
tatlı su hümanistleri de teşrif ettiğine göre mükemmel bir haberdir.
edit: bu entry'de hümanizme bir sataşma tespit eden adam, su katılmamış bir gerizekalıdır. solunan oksijene yazık. kadın küçücük çocuklara işkence yapıyor, arkasından oklava sokup bağırsaklarını deşiyor. kendinize gelin.
edit 2: "tatlı su hümanistleri" dedim diye, bu kadın kadar cani olduğumu iddia edenler beni çok şaşırttı ve üzdü. benzer her olayda "oh iyi oldu" diyen bir insan değilim. ama burada o iki çocuğun çektiği eziyetleri görünce bir robot olmadığım, duygularım olduğu için kadının canının yanmasına sevindim. makatından oklava sokulup bağırsakları parçalanan, 2 ay hastanede yatan o güzel çocuğun hayatı bitti. bu travmadan sonra onun güzel bir hayat geçireceğini kimse düşünmesin.
evet, kadının acı çekmesi hoşuma gitti. bu beni o kadın kadar cani yapıyorsa, o zaman buyrun şikayet edin, ben de gireyim içeri. potansiyel bir tehditim sonuçta.
tekrar izleyin görüntüleri: http://www.liveleak.com/view?i=d38_1450956945
ama kulaklık takın, sesi sonuna kadar açın, gözlerinizi kırpmadan izleyin.
the
-
the'den sonra sessiz harf geliyorsa dı diye okunur.
ornegin,
the best, the last, the one (van diye okunur. baslangici sessiz harf).
the'dan sonra sesli harf geliyorsa di diye okunur.
ornegin,
the old, the end, the honorable (aniribil diye okunur. baslangici sesli harf)
ek olarak,
cumlede "the" function word oldugundan okunurken kisaltilir veya vurgulanmadan gecilir.
dışarıdayken etraftan duyulan yaran diyaloglar
-
konuşma kuruyemişçide çalışan iki kişi arasında geçmektedir.
-ihsan abi senin kaç çocuğun vardı
+4 tane
-yuh hep burdasın ne ara yaptın
askerliği yük olarak gören vatan hainleri
-
askerliği yük haline getirenlerden daha az hainlerdir.