hesabın var mı? giriş yap

  • bu diyalogu başkasından duydum.

    mahkemede hüviyet tespiti yapılıyor :

    -doğum tarihiz ?
    -15 temmuz
    -hangi yıl ?
    -her yıl

  • harcanmış bilim adamlarından ludwig boltzmann tarafından tanımlanmıştır.
    termodinamiğin ikinci kanunuyla açıklanır.
    evrenin temel kurallarındandır.
    -düzensizlik ya değişmez ya artar-
    örnek olarak difüzyon verilebilir. ayrı duran maddeler birarada olandan daha düzenlidir ve kendiliğinden karışmış sıcak ve soğuk sudan olmuşmuş ılık suyun bir daha sıcak ve soğuk diye ayrılması neredeyse imkansızdır.(en azından ömrünüz üssü 1000 kadar sene bekleyebilirsiniz)
    eskime , püsküme , yaşlanma , yıllanma gibi eylemlerin nedenidir. (ah şu sürtünme yok muu...)
    en düzensiz enerji ısıdır ve bi gün bütün enerji ısı olacak (entropi artıyo ya) bu da evrenin sonu olacak. (ısıl ölüm)
    entropinin formülü : s = k * log(olasılık sayısı) [ne olduğunu anlamak için ünide fizik okiicam , sonra daha iyi anlatırım]
    eğer bulduğunuz teori görelilik veya kuantum teorileriyle çelişiyosa belki affedilebilir ama termodinamiğin ikinci yasasıyla çelişiyosa asla. bu yüzden ayrıca dikkat edilmesi gerekir.

    ve en önemlisi aşk mektuplarinda asla anlatilmamasi gereken bir konudur :(((

  • bu terim, spordaki yedek kulübesinden geliyor; yani benching bir nevi yedekte olma hali. hemen herkesin birden fazla flörte sahip olduğu günümüz ikili ilişkilerinde en sık rastlanan durumlardan biri de benching. partneriniz size bir anlamda umut veriyor ancak hiçbir şekilde ilişkiyi ilerletecek bir aksiyona girmiyor, bekletiyorsa benching yaşıyorsunuz demektir. ilişki için istekli değil; ancak sizden tam olarak kopmak da istemiyor. arkadaş gibi de davranmaz, sevgili gibi de. yani kesin net bir çizgiyle durumunuz belli olmadığı için "belki bir gün ilişki yaşayabiliriz" düşüncesiyle arada sizinle iletişim kurarlar ki hala orada olduğunuzdan emin olsunlar.

  • al işte bitiyor. şimdi git, yeni biriyle tanışmaya çalış, olmasın, çok çalış ve bir şekilde tanış. ona daha önce anlattığın komik anıları bir daha anlat, çok sevdiğin anıları bir daha anlat. kendini çok düzgün onun hayatına saygılı biri gibi göster, samimiyet duvarı yıkılana kadar sofra adabına uygun yemek yemeye dikkat et. "dur fazla arayıp sormayayım da eskisinde olduğu gibi yüz göz olmayayım" diye düşün, sonra çok ara, hep ara, cebi kapalıysa kıllanıp evden ara. ilişkinin başında kıllandığın adam isimlerini, ilk kavgada yüzüne çarp, onu bütün arkadaşlarından soğutmaya çalış, kendi arkadaşlarının ne kadar süper insanlar olduğunu anlat. dayanamasın, ayrılmak istesin, debelen dur, yeniden süper bir ilişkiniz olacağını anlatarak bir sürü söz ver. insan olduğun için tutama, yeniden kavga çıksın. ayrılmaya karar versin. kim uğraşacak. yok artık valla ben gelemem bu kadar külfete.

    (bkz: bilemem ilgilenmem de)
    (bkz: umut sarıkaya)

  • elinizde öyle bir güç var aslında acun bey.

    yüzlerce ve belki de binlerce acun medya çalışanı için işe başlama saatini 10:30 'a çekebilirsiniz rahatlıkla. türkiye'deki ve avrupa'daki pek çok firma gibi dilerseniz haftada 4 günlük çalışmaya bile geçebilirsiniz. bu güç pekala elinizde.

    birileri önderlik etmeden, emsal teşkil etmeden hiç bir şey değişmez. haydi. koyun elinizi taşın altına. yoksa bu söylem basit bir goy goydan öteye geçmez.

    edit : çok fazla itiraz geldi. doğru olduğunu var sayıyorum. acun bey zaten bu uygulamaya geçmiş. bize de canı gönülden alkışlamak düşer. ondan da bunu bekleriz zaten. bravo

  • --- spoiler ---

    ________________
    |. . . . . . . . . . . . . . |
    |. . . . . . . . . . . . . . |
    |. . . . . . . . . . .\. . . |
    |. . . . . . . . >==o_@

    ________________@
    |. . . . . . . . . . . ._o/|
    |. . . . . . . . . . . . // .|
    |. . . . . . . . . . . .// . |
    |. . . . . . . . . . . . . . |

    --- spoiler ---

  • allah kimseyi; 'gezi eylemleri' sırasında #dolar 1.88'den 1.92'ye çıktı diye "ekonomiyi batırdınız" diyecek kadar alçak; dolar 1.92'den 7.30'a çıktığı halde tek kelime etmeyecek kadar haysiyetsiz, şerefsiz yapmasın...

    amin deyu verin bre müslümanlar.

    edit: dolar 30 tl amq. gene biz terörölele onlar vatansever.

  • korkunç bir başarısızlık hissi getiriyor beraberinde..

    bir otelde tatildeyim şu an. elli tane çift var etrafımda. algıda seçicilik dedikleri bu mu, yoksa şu ülkenin tüm mutlu insanları bu tatil beldesinde mi toplandı gerçekten merak ediyorum.

    6.5 yaşındaki kızım bile en sevdiği erkek arkadaşıyla el ele yürüyor. 20lik gençler göz göze oturuyor. çocuklu aileler reklam filmlerinden fırlamış gibi mutlu. 80lik çiftler bile diz dize, ilk günkü aşkla bakıyorlar birbirlerine..

    çok kıskanç bir insan değilimdir ama her bir gözeneğimden kıskançlık fışkırıyor şu an. bu yanlış ata oynamışlık hissi öldüğüm güne kadar kambur olacak sırtımda.

    yeniden sevsem birini, geçmişim hep uçan bir balon gibi elimde olacak, başımın üstünde dalgalanacak. daha önce evlenmemiş olsa sevdiğim adam, klasik türkiye gerçeği, istenmeyen gelin olacağım. kızım var, en düzgün gördüğüm adamı bile elli kere sorgulayacağım.. binlerce yalan söylenmiş bir insan olduğum için, karşımdaki "allah bir" dese bile artık inanmayacağım..

    telefonumda beni aldatan, maddi manevi dolandıran, kendime güvenimi elimden alan ama çocuğumun babası olması sıfatıyla nadiren de olsa görüşmek zorunda olduğum bir adam, "şerefsiz köpek" ismiyle kayıtlı ve ben o şerefsizin bizi getirdiği noktanın, bu enkaz gibi boşanmanın altında tüm ağırlığımla eziliyorum. onun dağıttığı hayatımın faturasını hem kendime, hem hayatımdakilere kesiyorum.

    aylarca çalıştığım bir sınavdan kalmışım gibi, saatlerce uğraştığım yemeği fırında yakmışım gibi, iş yerinde önemli bir sunumu yüzüme gözüme bulaştırmışım gibi başarısız, yenik, mahcup hissediyorum..

  • 51 km.

    gidiş dönüş toplam 102 km.

    muhtemelen anadolunun bağrından istanbul'a bakan adam bize "g e r i z e k a l ı s ı n ı z" diyordur.

    edit: en beğenilenlerimde yukarılara doğru yükseldikçe üzerime alınıyorum ama :( arkadaş en son honda activa motosikletlere baktım; ne kadar yakıyor, işe bununla gitsem kurtarır mıyım diye... yok anasını satayım! şuncacık motorla bile şirketin verdiği yol parasının iki katı benzin tüketiyor olurum ayda. o derece uzak yani...

    temmuz 2016 editi: hehe!! işyerim taşındı, artık 41+41= 82 km. şimdi, "20 km için mi seviniyon yarraam?" diyecekler olabilir; evet yarraam 20 km için seviniyom. çünkü eskiden 6'da çıkıp 8:30'da evde olurken, şimdi 5'te çıkıp 6:30'da evde oluyorum.

    ağustos 2016 editi: ben de taşındım; artık 21+21=42 km. ıs ıs ıs ıs.

    gördüğünüz gibi mesafe giderek kısalıyor! umarım ilerleyen zamanlarda işyerimle ortak bir noktada buluşup sonra ters yönde tekrar uzaklaşmaya başlamayız.

    nisan 2020 editi: çokça soran oluyor son durum nedir diye; 2020 mart itibariyle ankara'ya taşındım, ev ile iş arası mesafe 8 km, araba ile ulaşım 7 dakika, toplu taşıma ile 25 dakika :)

    ankara rocks biçassss!!!
    viva la başkent!!

    ocak 2022 editi: yine taşındım! 2021 ağustosta kavaklıdere’den çayyolu’na geçtik. mesafe 15 km’ye çıktı ama sürede kayda değer değişiklik yok. arabayla 15-20 dakika, toplu taşımayla yarım saat. ben niye sürekli taşınıyorum aq?

    ankara hala rocks biçalar!!!