hesabın var mı? giriş yap

  • bıkmadınız şu ne olursa akp'nin yararına olurcular bıkmadınız mübarek. osursak aman dikkatli osuralım ki diğer tarafa yararı olmasın diyecekler nerdeyse. abartmayın arkadaşım şunları gereksiz tolerans göstermeyin tepkinizi koyun yahu, bu nedir her zaman her yerde defans. böyle yapa yapa adamlar 17 yıldır ağ kurdular beğenmedikleri seçimi iptal ettiriyorlar cılkını çıkarıyorlar.

  • acun sen buraları bu kadar okuyosan net yazıyosundurda.
    şimdi tek tek ''bunu izleyen maldır'' yazanlara ''sanane lan izleyen izler'' diye söven tipleri tespit etcem ve ardından tayyip'i ve arda'yı pohpohloyan yazarların ortak kümesinden seni bulucam.

  • milyonlar kazanırken türkçe cümle kuramayan türk futbolcuların olduğu ortamda ingilizcesiyle eleştirilen voleybolcu.
    dinledi, anladı, dilinin döndüğünce cevapladı.
    işte, futbol ile voleybol arasındaki kültür farkı. sadece oyuncular açısından değil, seyirciler açısından da farkı ortaya koyan durum.

  • ilk nedeni insan hayatının daha ucuza patlamasından ötürüdür. ikincisi de teknik olarak da inanılmaz güç bir olaydır bunu yapmak.

    savaş uçaklarında 2 pilot oluyor ve aynı anda fırlatılsalar bile farklı açılarla fırlatıldıkları için birbirlerine çarpma olasılıkları neredeyse yok. fakat 150 yolcunun uçağın yere vurmasına mesela 2 dakika varken birbirlerine çarpmayacak kadar sırayla atılacak zamanları yok, hepsini aynı anda farklı açıyla atsan bile (rüzgar, insan refleksleri, yakın fırlatılma) çarpışma olasılıkları çok yüksek.

    kazasız belasız gerçekleşmesi imkansıza yakındır, dip dibe oturan 150 yolcunun birbirine çarpmaması için farklı zamanlarda, farklı açılarla fırlatılması demek ki bu da imkansıza yakındır. ayrıca yüksek süratte o kadar büyük tavanın herkes için açılması ise yorumlanmaya gerek olmayacak kadar saçma.

    aslında insanın yapamayacağı şey yoktur, elbet bir gün bir çözümü bulunur. ama çok pahalıya patlar. uzun vadede para kaybettirir hem uçak üreticilerine hem de satın alan havayollarına. bu nedenle yapılmaya değer görülmez.

    ekonomik olarak; her uçağa koyulacak bu sistem, ortalama 120 yolcu için diyelim. bu sistemin kişi başı maliyeti çok ucuz düşüneceksek 1000 $ olsun. uçak başına 120.000 $ demektir. havayolunun 100 uçağı olsa bunların hepsine koyduğu zaman 12.000.000 $ olur. ama kesinlikle 1000 $ 'dan fazla olacaktır maliyeti, ar-ge'si bile aşırı pahalıya patlar, özellikle o uçağa aynı aerodinamiye sahip ve aynı sağlamlığa sahip açılabilir tavan üretmek şu an hayalimin almayacağı kadar pahalıya patlamış durumda. şöyle ki, şu dakikadan sonra kişi başı 30000$ desek bile (bu bile az) 360.000.000 $ eder filo başına.

    bu masrafa bakarsak; emin olun dünyadaki her firmanın godoman hissedarları 360.000.000 $ yerine bırakın sizin ölmenizi, o parayı vereceklerine kendileri bile ölmeyi tercih ederler. düşük ihtimal onları üzmüyor çünkü uçak düşme ihtimali zaten çok düşük, senede 12 milyona yakın uçuş oluyor ve en son ne zaman yolcu uçağı düştü hatırlamazsınız bile. onlar için uzun vadede masrafa değmiyor yani anlayacağınız. basit forecasting sonrası hem ihtimal düşüklüğü, hem bu düşük ihtimale alınacak önemlin pahalı olmasından dolayı kimse bunu yapmaz.

    bunun yerine her uçağa chesley sullenberger misali bir pilot yetiştirmek veya hataya yer bırakmayan, kusursuz bir ai pilot tasarlamak daha mantıklı sanki.

  • arif: galatasaray benfica'yı benfica'da yenemez miydi?
    ali ece: yenemezdi !
    arif: nasıl yenemezdi?
    ali ece: maç lizbon daydı !

  • edit: değerli dostumuz anlaşılan biraz hırpalanmış. çünkü biz oturduğumuz yerden yargılamayı o kadar çok severiz ki... kendisi bana ulaşıp aşağıdaki sözleri paylaşmamı rica etti.

    "güzel mesajlarınız için teşekkür ederim. aslında bizim niyetimiz mahalli olarak yetkili kişilere ulaşmaktı. video çekilmesini hiç istemedim, sadece bir sayfa röportaj verelim dedim ama gazeteci büyüğüm çok ısrar etti. ben de onu kıramadım. bunun bu kadar büyüyeceğini tahmin etmemiştik. bir iki şeye cevap vermek istiyorum:
    1. asla iyi bir akademisyen olduğumu iddia etmedim. sıradan bir elektrik mühendisiyim. yalnızca iyi bir gözlemci olduğumu düşünüyorum.
    2. bilimadamı değilim, sadece araştırmacıyım. yaptığımız işler de öyle atomu parçalamak filan değil. diğer çoğu akademisyenin yaptığı gibi excel de grafik çiziyoruz.
    3. ülkemizde çok değerli hocalarımız var. memur zihniyeti derken onları asla kastetmedim. kimleri kastettiğim az çok belli.

    bugün bana gelen bazı mesajlar şunlar:
    -israyil dölü
    -ermeni dölü
    -fetöcü pezevenk
    -ilgi mi istiyorsun lan köpek..
    vs...

    arkadaşlar benim ünlü olmak, takipçi toplamak gibi bir niyetim yok. yazarlardan bir tanesi postdokların geçim sıkıntısı çektiğini söylemiş. evet kıt kanaat geçiniyoruz. o yüzden ne avukat tutacak ne de bu işlerle uğraşacak param yok. sizlerden ve sözlük idaresinden ricam bu başlığı ve benim adıma olan diğer başlığı silmeniz.
    röportajı verdiğim için çok pişmanım. o kadar huzursuzum ki bugün işe bile gidemedim. lütfen bu isteğimi yerine getirin.
    şimdiden çok teşekkürler."

    adam yıllarca okumuş etmiş kendini geliştirmiş. enerji alanında ogretim gorevlisi olarak calisiyor. şimdi yurt dışında önemli üniversitelerde bir yerlere gelmiş, çalışmalar yapıyor. bir yandan da milli kimliğini ön plana alıp ülkesinin de büyük sorunu olan enerji alanındaki avrupa çalışmalarına katılımı için çabalıyor ama gel gör ki destek yok. izlerken ülkenin haline içim acıdı. zaten bildiğimiz şeyler ama işte duyunca insan yine de üzülüyor.

    edit 2: arkadaşlar ben video linkini yaşanan üzücü hadiseler üzerine kaldiriyorum. elimden gelen bu oluyor. başlığı açarken bu kadar saçma bir noktaya gelebileceğini tahmin etmemiştim. yahu adamı irdelemeyi bırakın da söyledikleri doğru mu yanlış mı bir düşünün. ülkenin eğitim sistemi saçmalamış durumdayken bu sözler ne kadar uzak gelebilir.