ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
kokusuyla tadı arasında müthiş fark olan şeyler
-
(bkz: yanmış kibrit)
sinan akçıl ve gülşen'in şarkı sözü çalması
-
bu kadar saçma şarkıyı insan yazdım demeye utanır, adam gitmiş dava açmış bi de.
türk müziğine verdiğin zararlardan ötürü bizim sana dava açmamız gerekiyor.
soyadı mutfak aleti olanların zengin olması
-
(bkz: uğur derin dondurucu)
anıt falan istemiyorum
-
kendini bilen insan söylemidir.
ulan bir atatürk'e bak, bir de kendine bak.
anıt layık olanda kalmalı.
yaran diyaloglar
-
(bkz: based on a true story)
bir grup türk öğrenci new york'ta bir cafede oturmuş türkçe muhabbet etmektedir. yanlarına izbandut ya da zebellah olarak nitelendirilebilecek irilikte bir zenci yaklaşır, eğilir:
- birader, türk müsünüz?
sanki bir amerikan filmine dublaj yapılmış kadar düzgün türkçe konuşan bu amerikalı zenci, arkadaşları dumura uğratır, olaylar gelişir:
- ııh, evet abi.. ee, sen?
- yok ben amerikalıyım, incirlik'te dört sene kaldım da, ondan bu kadar iyi türkçe konuşuyorum.. burada güzel adana yapan bi yer biliyor musunuz diye soracaktım..
- yok abi, biz de yeni geldik new york'a..
- ulan koduumun memleketinde de güzel bi adana yapan yer yok mına koyiim!!
uefa'nın fenerbahçe'ye vereceği ceza
-
filip holosko + 1.5 milyon euro'dur.
ramazanda saklanarak su içen kuş
-
kanatları ile gölge yaparak suya gelen güneş yansımasını önleyen (bkz: şemsiye kuşu)
az nat geo wild izleseniz keşke.
neyse (bkz: allahu ekber)
amazon'un türkiye'de tutmama sebebi
-
arayüz nedeniyle satılan ürünü bulmanın zorluğu.
ürünü google'da filanca ürün amazon şeklinde aratarak bulabiliyorum.
fatih portakal
-
tarih seni haberci diye değil vatan evladı diye yazacak. namusuyla, şerefiyle, cesurca işini yapan bu ülkenin güzel insanlarının sesi. varol sen.
spotify
-
gercekten para verebilecek durumda olmayanlari anlarim da, her boka para harcayip bunun gibi seylere aylik uyelik ucreti odemekten cekinen insanlarin psikolojisi su sekilde sanirim;
asgari ucretten biraz fazla paraya calisan bir kuzenim var, aileden zengin falan da degil.
kendisi yeni iphone cikinca 24 ay vadeye girip napar eder alir.
2 kez araba degistirdi 26 yasina kadar.
her hafta sonu bilmemnerde pazar kahvaltisi qeyfi turk kahvesi qeyfi bilmemne.
kuafore gidip 450 liraya sacini sariya boyatir.
olmayan parayi harcayan, orta sinif olmayi kabullenememis bir stereotype kisacasi.
gecende geldi yine "ya ben bu itunes'tan nasil aticam bu sarkilari bilgisayarimdakileri sildim falan filan". dedim spotify diye bisey var gosterdim begendi baya. ama tabi ayda 10 lira gibi astronomik (!) bir ucret oldugunu duyunca vazgecti. 2 saat itunes'la cebellestik.
bir onceki iphone'u bozuldugunda yuzlerce fotografi da telefonla birlikte tarihe gomulmustu. bilgisayarda yer olmadigi icin bilgisayara da atmamis. la dedim cloud kullansana hangi devirdeyiz. 50 gb ayda 3 lira gibi yine astronomik (!) bir rakam oldugu icin hic sicak bakmadi.
sanirim bu insanlarin tek para harcama amaci cevresindeki insanlara hava atabilmek. onun disindaki hic bir seye para harcamayi sevmiyorlar, ne kadar cuzi bir miktar olursa olsun. o anda fakirlikleri aklina geliyor ama statu yukseltmeyle ilgili her seye sinirsiz para harcanabiliyor.