hesabın var mı? giriş yap

  • israfin bir yasam tarzi oldugu okyanus otesi bir memlekette, is cikisi igne atsan yere dusmeyecek telasli kalabaliklarin arasinda yururken gozune ilisen, yolun ortasina atilmis bir parca ekmegi iliklerine islemis bin yillik bir terbiyenin etkisiyle egilip ayaklar altindan alan ve vefali bir hurmetle bir kenara koyan birisi varsa emin olun o turktur. siz de bu derin kulturun varisleri olarak, o bereketli topraklarda yasamis ve medfun ecdadinizin ervahina bir fatiha gonderir ve memleket insaninin kadrini daha bir iyi anlarsiniz bu uzak ulkelerde..

  • var galiba herkesin böyle bir anısı… sene 94, yaş 6. annem ile babamın arası kötü ve babam annemi evden gönderiyor. canım annem de cebindeki 3 kuruş parayla bir ev kiralayıp sağdan soldan eşya topluyor, okulumun karşısında ev tutuyor. çektiği çilenin haddi hesabı yok.

    bir gün kahvaltı yapıyoruz. çocuğuz ya, saçma sapan oyunlar icat ederiz. ben durduk yere dedim ki “hadi kahvaltıda kim en fazla zeytini yiyecek “ başladım erik gibi yemeye. para yok pul yok. kadın beni bozmadı bir şey de demedi canım annem.

    ertesi gün kahvaltıya oturduk. annem dedi ki, ben yeni bir oyun buldum: bir zeytini en fazla kaç ısırışta yersin?

    oyun değil mi, kabul ettim. o gün 1 tane zeytini minik parçalar halinde 10-15 kere ısırarak yedim ve anneme “yarışı kazandım” diye sevinirken o gün anlam veremediğim göz yaşlarını gördüm.

    sonrasında hikaye güzel ilerledi, mutlu günlerimiz çok oldu ama dibi görmeden iyi günlerin değerini de bilmiyorsun. mekanın cennet olsun canım annem, senin evladın olmak benim en büyük gururum.

  • alternatif müziğin ilk örneği olarak gösterilen, tarifen metal ve punk müziğin karışımı olan aslında tam olarak özel bir tanımı olmayan ve kendine özgü bir sound oluşturmuş çok hoş bir müzik akımı. temsilcileri ve iyi örneklerini şöyle sıralayabiliriz nirvana, alice in chains, pearl jam, temple of the dog, green river, screaming trees, tad, soundgarden, mudhoney, mother love bone, swallow, fluıd, melvins and wipers. kendileri imaj kaygıları olmadan bir bölümü daha çok punka bir bölümü daha çok metale yatkın, genelde metal sololarına ve vokaline pek rastlamadığımız ama punk gibi de fazla tekdüze ve hızlı olmayan içinde bolca varyasyonlar görülen müzik çeşidi zamanla tükenmiş ve şu an grunge diye adlandırabileceğimiz pek bir grup (hiç mi desem) bulunmayan bir hale gelmiştir. yine de dinlemesi ve keşfedilmesi had safada tavsiye edilir...
    müzik tarihinin bir dönemine damgasını vurmuş, leke izi aşınsa bile asla çıkmayacak müzik akımı.

  • belki defalarca yazılmıştır fakat tekrar hatırlatmakta fayda var. en azından ben hep şu demeciyle hatırlayacağım kendisini.

    bir röportaj esnasında kendisine, en basit hazırlık maçında bile neden bu kadar çok koştuğunu, son ana kadar terlediğini soruyorlar.

    verdiği yanıt: ben fakir bir balıkçının oğluyum. babam bir kaç balık için bütün gününü harcardı. benim kazandığım paranın çok daha azı için insanlar çok ağır işlerde ve çok ağır şartlarda çalışıyor. ben 90 dakika koşmuşum çok mu?

    bu adamı en net özetleyen cümlesi budur arkadaş. helal olsun aldığın her kuruş. özleyeceğiz sarı reyiz.

  • çorapları pantolonun üstüne geçirip,elleri çaprazlama koltuk altına koyup,peteğin üstüne oturmak.

    bu yöntem yaz mevsiminde ise kenelerden korur bilesiniz.

  • ben 31 yaşındayım ve yaklaşık 3100 tane insan tanımışımdır. timsah gözyaşları ile vücudun salgıladığı hormonlar yüzünden oluşan gözyaşlarını çok iyi ayırt edebilirim. bu adam gerçekten vücudunun salgıladığı hormonlar yüzünden ağlıyor ve bu bana çok samimi geliyor.

  • bakın ülke olarak çok büyük bir fırsatı kaçırmak üzereyiz. açın cami kapılarını hacı dayılar doyasıya yapsın ibadetini.