ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
35 fransızın thy marsilya uçağından indirilmesi
-
özet geçiyorum:
thy uçağındaki fransızlar bağırarak bir şeyleri protesto etmişler, başka fransızlar da bu fransızları protesto etmişler, biz türkler bir boku protesto etmemişiz, sonra protestocu fransızlar uçaktan atılmış.
26 ağustos 2019 dolar kuru
-
trump'in çine ekstra vergiler koymasi, g7'de de ticaret savasini korukleyecek aciklamalar yapmasi ile amerikan borsalari tsi 01.00'da %1 ekside acildi. japon yeni usd'ye karsi deger kazandi ve cin yuani tarihinin en dusuk seviyesini(7.18) gormesiyle birlikte muhtemelen japon ev kadınlarınin tl satmasi ve/veya cin yuani deger kaybederken gelismekte olan ulkelerden para cikisinin yasanmasi ve bizim para birimimizin de cok kirilgan olmasi sebebiyle tl flash crashyasamis oldu. ocak ayinin basindaki hareketin hemen hemen aynisi.
https://mobile.twitter.com/…tus/1165754787415113728
yakışıklı bir erkeğin şişman kızla sevgili olması
-
- aşkım nedir sendeki bu yakışıklılığın sırrı yaa?
+ ordan kendine iki sandalye çek de anlatayım.
türk olduğu için sahilde ceza yiyen adam
-
yakın zamanda hem yunanistan hem de ukrayna'ya gittim. hiçbirinde turist çıkacak yerlisi eve girecek diye bir şey göremedim.
anavatanımızda gördüğümüz muameleye bak.
msn'den çıkma teklifi etmiş efsanevi nesil
-
msn' i açıp saatlerce hoşlanılan kızın online olmasını beklemişliği de vardır bu neslin.
msn discovery, msn plus gibi uygulamaları yükleyerek hoşlanılan kızın kendi penceresini açıp açmadığını merak etmiştir.
güzeldi o günler, güzel. ergenliği tam olması gerektiği gibi yaşattı.
imamların maaşını cemaati ödesin
-
olması gerekendir. benim paramla bana hakaret edip beni yok sayacak bir sistemin benle alakası olamaz. kendileri çalsın oynasın, namaz kılmayı bilen herkes namaz kıldırabilir.
edit: imla
türkçede en kıl olunan ifade
-
(bkz: aynen)
çocuklarla girilen komik diyaloglar
-
ilay (5) ile günün değerlendirilmesi` :reported speech`
romica: saçlarını görenler ne dedi?
ilay: ayyy ne güzel saçlar bunlar, kim ördü tek tek?
romica: sen ne dedin?
ilay: teşekkür ederim, annem yaptı...
romica: onlar ne dedi?
ilay: annen çok güzel yapmış, aferin ona!
romica: sen ne dedin?
ilay: teşekkür ederim...
romica: onlar ne dedi?
ilay: ben teşekkür ederim...
romica: ooo sallıyorsun sen valla, oyalıyorsun beni, muhabbet etmeye çalışıyorum kızım...
ilay: neden?
romica: çünkü sen benim en yakın arkadaşımsın...
ilay: puha, amma saçmaladın! ben senin arkadaşın değilim, çocuğunum...
romica: hem çocuğumsun hem de arkadaşımsın...
ilay: nasıl?
romica: birlikte konuşuyoruz, şaka yapıyoruz, gülüyoruz, oyun oynuyoruz, şarkı söylüyoruz... bir sürü şey paylaşıyoruz, arkadaşız işte...
ilay: çok komiksin...
romica: allah allah komik değilim ya, doğru söylüyorum, arkadaşız işte, en yakın arkadaşım sensin hatta!
ilay: valla mı?
romica: valla! dizine yatayım mı? saçımı okşa biraz...
ilay: yat bakalım küçük anne! biliyorsun bazen beni kızdırıyorsun ama yine de severim seni...
romica: benden duyduklarını tekrar ediyorsuuunn...
ilay: arkadaşlar her şeyi paylaşır... türkçeyi de!
yazarların linç edilme korkusuyla söyleyemedikleri
-
insanlarla, yalnız kalmamak, yalnızlığın ve konuşmamanın çok bunaltıcı olmasından ötürü konuşuyor ve ilişki kuruyorum. erkek arkadaşlarımın araba ve futbol sohbetlerinden, kız arkadaşlarımın dedikodusundan vesairesinden nefret ediyorum. sadece konuşma sırası bana da gelsin diyerek onların anlattıklarını merak ediyormuş gibi yapıyorum. günlük hayatta konuşulan hiçbir şey ilgimi çekmiyor.
insanlarla istediğim gibi konuşamadığım için, yüzde 99'unu salak, isterik veya cahil gördüğüm için, içten içe hepsini aşağılıyorum. kafamda onlarla alay ediyorum. baskıcı muhafazakar bir ailede yetişmiş olmaktan, sırf kendi çabamla bir yerlere gelmiş olmaktan, seneler önce bıraktığım inancımı; ne inançlısına ne de inançsızına gönlümce açıklayamamaktan, her şeyden bir sinir stres çıkmasından nefret ediyorum.
yaşadığım aşkları da yalan olarak düşünüyorum. kendimi ömür boyu rol yapmak zorunda olacak lanetlenmiş bir insan olarak görüyorum. bu rol bazen o kadar içime işliyor ki, aslında ne olduğumu şaşırıyorum. hiçbir şey benim için hiçbir şey ifade etmiyor. dünyanın böyle oluşuna kızıyorum. her şeyin dilediğince konuşulabildiği, değer yargılarının olmadığı, antik yunan'ın bile ötesine geçmiş, baskısız, yönetimsiz bir toplumun hayalini kuruyorum.
mandela'nın seda sayan'ın balmumu heykeli ile pozu
-
nelson mandela'nın ölmeden önce ziyaret ettiği balmumu heykel müzesinde verdiği pozdur: link
not: sığmadı, "nelson mandela'nın seda sayan'ın balmumu heykeli ile pozu" olacaktı.
gezi'de yapamadıkları darbeyi seçimde yaptılar
-
e, evet?
gezi'de yaptırmadınız da, "sandıkta yapın" dediniz ya lan?
ayrıca, sandıkta da yapmayacaksak, nerde yapıcaz? ona da siz mi yer göstereceksiniz? sokakta yapma, sandıkta yapma, nerde yapiyim be yeter lan!