ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
cumartesi gecesi evde oturan ezik ve yalnız insan
-
ulan yine geldiniz mi? her cumartesi her cumartesi, kucuk cocuklarin zili calip kacmalari gibi, yeter ulan, tamam ezigiz, looser iz, olm bi rahat birakin mina koym bari...
doktoru dövüp otobüsten atan iett şoförü
-
doktor yerine vatandaş yazılsa olmaz mı? nedir bu doktor vurgusu?
tanım: dövülen bir vatandaşın otobüsten atılması.
whatsapp'tan terk eden sevgili
ekrem imamoğlu'nun 235 bin liralık saati
-
ne var bunda! adam zaten aileden zengindi hiç bir zaman ben fakirim algısı yapmadı ki! hayır yoksa yıllar önce “bir gün duyarsanız ki imamoğlu çok zengin olmuş, bilin ki haram yemiştir.” diye bir laf mı söylemiş de haberimiz yok!
edit : google baktım o dememiş valla... arat bak kim demiş sen tanırsın kesin.
başbakan atatürk olsaydı patlamadan sorumlu muydu
-
başbakan atatürk olsaydı durum muhtemelen şu olacaktı:
hangi patlama?
debe editi: sanirim eksik anlasildi. boyle bir olaya mahal verilmezdi, zemin hazirlanmazdi; boyle bir olay oldugunda da ic guvenlik politikasi geregi daha sert bir karsilik verilirdi. demeye calistigim buydu.
edit: bu kadar beğeni aldığına göre cidden anlatamadım ben derdimi...
türkiye'den çıkacak nba takımlarına isim önerileri
-
(bkz: adana heat)
brad pitt
-
bir şey satın alırken bunun kendi kararımız olduğu ön yargısıyla alırız ama bu bilinçaltına yerleşen reklamların verdiği emirlerden başka bir şey değildir. kapitalizm budur ve ben çok severim. yani zengin olsam ben çok güzel kapitalist olurdum. tabi kapitalizme kırgın olduğum anlar da vardır. buna brad pitt - ikea ilişkisi kafadan birinci sıraya girer. "ikea hiç mi paran yok!! oynatamadın brad pitt'i reklamlarda, o kadar aşağılamıştı filmin birinde mobilyalarını. birbirlerini dövdükleri bir filmdi. bas parayı kölen olsun brad" diye teessüf ederdim.
meğer ikea'nın brad pitt'e boydan girdiği durumlar da yaşanmış. intikamını almış. alır, zengin olan unutmaz.
angelina jolie ile boşanma sürecinde bir koltuk çıkarmış. sırt sırta yerleştirilmiş iki kişilik modüler kanepenin yanında "ayrılıklar olur" başlıklı bir yazı yazarak vermiş reklamı. kanepenin "kişiselleştirilmiş bir oturma çözümü" sunduğunu, "herhangi bir ünlü ilişkisi için mükemmel" olduğunu yazarak devam etmiş.
görsel
kuzeyin soğuk esprileri bununla bitmemiş tabi o dönem. norveç havayolları da brad pitt boşanınca "brad bekar" sloganıyla los angeles'a uçuşlarınızda bizi tercih edin demişler. adamlar oslo'dan brad pitt'in bulunduğu los angeles'a indirimli uçuşlarla ilgili reklam yayınlamış.
görsel
brad kardeş işte zenginler böyle. senin en hassas durumun olan boşanma sürecinde bile ekmeğinin peşindeler. herkes kuralına göre oynamış işte oyunu. ünlü düşünür cem yılmaz ne demiş: beni övme bana para ver. (tüm sistemi tek sözle açıklamış cem yılmaz)
kartal tibet
-
1938 doğumlu koca bir çınardır. jönlüğü, özellikle de tarkan performansından dolayı yönetmenliğinin hiç konuşulmadığını ve hatta underrated kaldığını düşünüyorum. filmografisinde yönetmenliğini yaptığı çok sağlam filmler vardır.
(bkz: tosun paşa)
(bkz: sultan)
(bkz: şark bülbülü)
(bkz: zübük)
(bkz: davaro)
(bkz: şabaniye)
(bkz: milyarder)
(bkz: deli deli küpeli)
ayrıca süper baba‘nın da çok sayıda bölümünü yönetmiştir. yeşilçam diyince, ertem eğilmez'ler atıf yılmaz'lar osman fahir seden'ler konuşulur hep ancak kendisi hiç konuşulmaz.
her akşam ailesine meyve soyan baba
-
babamdır. bıçağa takıp, al diye emreder, yer misin asla yoktur. meyve alır kilolarca, yenmeyip çürüyünce ayıklar onları kızarak, bir daha size meyve almayacağım diye. sonraki bir ay her gün sadece kendine yetecek kadar meyve alır, bir elma, iki portakal atıyorum. sonra unutur bir gün, elinde beş kilo meyveyle çıkagelir kurban olduğumun adamı nası yiyelim o kadar meyveyi biz tropikal hayvan mıyız? diyemezsin. canım benim, nane gözlüm.
pandeminin çoktan bittiği iddiaları
-
aynen. çok yerinde bir iddia.
ölenler de ibnelik olsun diye falan ölüyor. çok doğru.