hesabın var mı? giriş yap

  • ilk hali 1977'de çıkmış olan, günümüzde ise 2008'de çıkan dördüncü versiyonunun en popüler versiyon kabul edildiği masaüstü oyun*.

    3-5 kişiyi destekleyen oyunda herkes bir uzaylı ırkını temsil ediyor ve 5 farklı gezegende dörder gemi ile başlıyor. amaç ise diğer oyuncuların gezegenlerini gemiler ile işgal ederek koloni kurmak ve kendi gezegenleri hariç 5 farklı gezegende koloni kurabilen ilk uzaylı ırkı olmak.

    oyunda herkes kendi sırası geldiğinde savaşacağı düşman ırkı bir desteden rastgele bir kart seçerek belirliyor ve daha sonra savaşın hücum ve savunma tarafları, masada bulunan diğer bütün uzaylı ırkı oyuncularını isterlerse savaşa çağırabiliyorlar. herkes savaşa istediği kadar gemi ile gidiyor ve savaşın sonucunu belirleyen ise hücum ve savunma oyuncularının oynadıkları kartlar ile savaşa katılan gemi sayısı oluyor.

    bu eğlenceli oyunun ülkemizde yaygınlaşması için belki henüz erken, fakat kutu oyunlarının altın çağını yaşadığımız şu dönemde üç dört sene sonra daha fazla kişinin dikkatini çekeceğine de emin sayılırım.

  • sinan oğan'ın istekleri:

    - anayasanın ilk 4 maddesine dokunulmayacak
    - anayasa madde 66'ya dokunulmayacak
    - mülteciler ülkeden gönderilecek
    - terör örgütleri ile mücadele edilecek, terörle iltisaklı partilere mesafe konulacak
    - “faiz sebep enflasyon sonuç” gibi mantık dışı argümanlarla ekonomi yönetilmeyecek. bir an önce bilimsel metotlara dönülerek ekonomi düzeltilecek.

    milliyetçi ve vatansever seçmene soruyorum: siz de bu isteklere boyun eğmeyecek misiniz?

  • renkli fotoğraflar üstünden çok zaman geçince siyah-beyaz olur zannederdim. büyüklerin fotoğrafı siyah-beyazdı. ben de bakardım fotoğraflarıma sürekli siyah-beyaz olmuşlar mı büyümüş müyüm diye.

  • bazen yardığı kadar dumur eden de diyaloglardır.

    kahramanlarımız kreş öğrencileri olan erkan*, sinem* ve gökhan dır. erkan sinem i sevmekte yalnız sinem hanım hem erkan a hem de gökhan a pas atmaktadır. bir gün erkan ın kafası atar ve sinem i bir köşeye çekip konuşmaya başlar:

    e: sinem! ben seni seviyorum. o yüzden bi karar ver artık beni mi seviyorsun yoksa gökhan ı mı?
    s: ben seni seviyorum ama gökhan da beni çok güldürüyor. sen de beni gökhan kadar güldürsen seni daha çok severim.
    e: sineeem! ben sana aşığım diyorum, soytarıyım demiyorum!?..

    (bkz: mavi ekran)

  • yediğini içtiğini, evinin köşesini bucağını, nişanını, düğününü, balayını, hayatıyla ilgili her türlü detayı 7 milyar insanın bir tıkla ulaşabileceği şekilde paylaşan kişilerin olumsuz yorum aldıklarında mağduru oynamasını son derece iki yüzlü buluyorum.

    buse terim de onlardan biri.

    teşbih hata kaldırmaz ama hisselerini halka açıyorsan düştü çıktı diye ağlamayacaksın.

  • pek çok madde ekleyebileceğim tavsiyelerdir. zira ömrümün bir kısmı bu güzel mekanlarda geçmiştir.

    1- spor salonuna gelmeden 1 saat önce kesinlikle birşeyler yiyin. bu süre 1 saatten kısa ve 3-4 saatten uzun olmasın.
    2- spor salonuna gelmeden önce kesinlikle şekerli besinler, çikolata ve şeker yemeyin. aksi taktirde kan şekeriniz düşebilir ve kendiniiz yerde bulabilirsiniz.
    3- kişisel hijyene aşırı önem veriyorsanız 2 tane ter havlusu kullanın: birisi terinizi silmek için, diğeri ise oturacağınız veya yatacağınız aletin üstüne sermek için.
    4- yürüyüş bandında egzersiz yaparken karşıya doğru bakın. yere doğru bakarsanız başınız dönebilir ve yere düşebilirsiniz. yürüyüş bandında egzersiz yapmak parkurda yürümek veya koşmaktan farklıdır.
    5- hocaların verdiği idmanlara kesinlikle uyun. vücut bir bütündür. "bende biraz kol, az karın kası çıksın yeter" diye düşünmeyin. eksik bıraktığınız bölgeler ileride spor yaparken size sıkıntı çıkarabilir veya saktlanabilir. sonuçta kaslar birbirleriyle bağlantılı çalışır.
    6- imkanınız varsa pazartesi ve salı günleri normalden biraz daha erken spor salonuna gelin. en yoğun günlerdir ve herkes aynı saatte gelir. (484798472348732 tane salonda test ettim, durum bu.)
    7- setler arasındaki dinlenme süreniz maksimum 45 saniyedir. oturup insanlarla muhabbet ederseniz, kaslarınız soğumaya geçer ve yaptığınız idmandan verim alamazsınız.
    8- eksik gördüğünüz bölgeleri kafanıza göre çalıştırmayın. program bir bütündür ve bütün oalrak yazılır. (bkz: 5. madde)
    9- haftada en az 3 kere gelin.
    10- sporu hayat rutininize dahil edin. eğer 3 gün üst üste gelmezseniz, 4. gün sporu bırakmanız muhtemeldir. dolayısı ile sporu hayatınızda bazı şeylerin önüne almanız gereklidir.
    11- spor yaparken su için. su içmek vücudunuzun hidrolize uğramasını engeller. maden suyu içebilecek imkanınız varsa daha iyi olur. (soda değil, maden suyu...) vücudunuzun kaybettiği mineralleri geri alırsınız.
    12- kalın giyinip terlemeye çalışmayın zira amacımız terleyerek değil, fazla kalorileri yakarak kilo vermektir. olan size olur.

    verebileceğim çok daha fazla tavsiye ve bilgi var lakin yoruldum. iyi sporlar...