hesabın var mı? giriş yap

  • biner binmez uyuyan birisi olarak, uyandığım anda benim dışında herkesin topkek yiyor olması. çok üzülüyorum lan. bir anda halil seza olup yırtasım geliyor ortalığı.

  • başlığı sadece içimi dökmek için açıyorum.

    bundan 2 gün önce annemi telefon dolandırıcıları aramış ve telefonda korkutmuşlar. telefonuna gelen şifreyi onaylamasını istemişler ve büyük miktarda parasını almışlar. 2 gündür ağlıyor ve onu teselli edebilecek hiçbir şey söyleyemiyorum. banka, işlem onaylandığı için hiçbir şey yapamayacağını söylemiş. savcılık ve polis de "bu tür dolandırıcılıklar çok oluyor, yakalanmadığı müddetçe bir şey yapamayız" deyip yardımcı olamamışlar.

    bu başlığı para yardımı ya da rezalet başlığı olsun diye açmadım. o yüzden kişisel bilgilere, hikayenin ayrıntılarına girmeyeceğim. ilgili başlığı verip bitiriyorum.

    (bkz: telefon dolandırıcılarının yakalanmaması)

    giden para olsun, can yakıcı bir miktar olsa da sağlıktan önemli değil diye düşünüyorum. ama annemi bu kadar üzdükleri, emekli maaşından başka bir şeyi olmayan yaşlı bir kadını sabahlara dek ağlattıkları için öfkeliyim. onun başına sırf bu üzüntüden ötürü bir şey gelir diye kahroluyorum.

  • türkiye'de 3 büyük kulübün talip olduğu, fenerbahçe'nin aldığı ve önümüzdeki sezon en fazla konuşulacak oyunculardan biri.
    boklamalar ya da güzellemeler bittiyse biraz alfredo morelos'u tanıyalım.

    abimizin lakabı bufalo. lakabını hak eder derecede güçlü. bu tombiş hali yaz dönemi yattığı için değil, kendisi en formda zamanında bile fazla anne sütü içmiş, tereyağ ve mısır ekmeği ile beslenmiş köy çocukları gibi besilidir.
    acaip güçlü bir oyuncu, yalnız gücünü ara sıra kontrolsüz kullanıp gereksiz kartlar görüyor. bunun yanı sıra aşırı mücadeleci ve hırslı. top tekniği üst düzey olmadığından, kaptırdığı topların peşine düşüyor ve zaman zaman gereksiz fauller yapıp, kart görüyor.
    bu adam kapalı savunmaya da oynar, açık savunmayada.

    aidiyet duygusu üst düzey ve meydan okumayı sever. bu sebeple her celtic maçında mutlaka bir vukaatı var. yine bir kaç takımla celtic kadar olmasa bile kan davası bulunmakta.
    hakemlerle çok dalaşmaz, kartını yer yoluna devam eder, istisna maçlar hariç. aynı zamanda muhtemelen bu abinin huyu bilindiği için iskoçya'da bariz üstüne oynuyorlar kart konusunda.

    boş oyuncu diyenler azıcık ötede oynasın, kulube için efsane bir seçenek. hatta bir çok maç ilk 11 de sahada yerini alır. trabzonspor'un da listesinde olan bu oyuncu, trabzonspor'un mevcut kadrosunda gözü kapalı 11 oynardı ve rangers aidiyeti ve bağı kesinlikle bu oyuncu ile uyuşurdu.
    tek sorunu, güney amerikalılar ile trabzon şehrinin uyumu olurdu. uyum problemi yaşamazlarsa, nereden bedavaya alıyorlar böyle adamları dedirtirdi.

    ayrıca ismail kartal'ın yerinde olsam her konferans ligi maçına bu adamla başlarım. bu adam şampiyonlar ligi kalibresinde değil ama alt organizasyonların hilesini bulmuş gibi performans sergiliyor. hem dzeko dinlenmiş olur hem de bu tosuncuk orada leblebi gibi gol atar, attırır.

    türkiye'den başta trabzonspor, fenerbahçe ve beşiktaş'ın da ilgisi olduğu bir oyuncuydu. gerek bonservissiz oluşu, gerekse bizim ligimizde rahatlıkla iş yapabilecek tarzda bir oyuncu olduğundan; ülkemizde talibi çoktu. ayrıca rus takımları tarafından istenen bir oyuncu. muhtemelen rangers'ta iyi anlaştığı kent kankası ve imza parası ile fenerbahçe tercihini yaptı.

    neden tranfer yapamadı?
    geçtiğimiz sezon ranger ile sözleşme uzatmayınca ipler gerildi, eski ortamı bulamadı ve performansına yansıdı. ayrıca devre arası talipleri çıkan oyuncu tranfer olamayınca her türlü saldı. bunun yanı sıra kendisini itlik, kopukluk, serseriliğe vurunca çaptan düştü. rus takımları ile işi olmayınca soluğu türkiye'de aldı. avrupa'da bu tarz riski alacak kulüp sayısı az, alan da türkiye'nin verdiği parayı vermez.

    kısacası boş oyuncu değil ve top bir oyuncu da değil. fiyat performans karşılaştırması yaptığımızda ise ranger performansı sergilerse; fenerbahçe batshuayi'yi satıp hem bonservis kazanıp hem de oyuncu maaşından kurtularak çok güzel bir iş yaptı. fener'e maç alır, hırsı ile taraftarın gönlünü kazanır, crespo gibi belli zaman sonra iyi ki alınmış denilebilir.
    ayrıca tekrar yazıyorum bu adam konferans ligini fenerbahçe müzesine getirebilir. 2-2 ve 2-4 efsane dordmund/rangers maçlarını hatırlayanlar vardır aramızda. bahis oynadığım için bu maçları net hatırlıyorum. bu futbolcu olmasa, meksika'da torbacı olacak kardeşimiz almıştır bu maçları.
    daha sonra sakat olduğu için maçlarda yer almasa bile; rangers'ın o sene final oynamasında bu torbacı kılıklının büyük katkısı var. bu adamı 2 sene önce almaya kalksan alamazdın ya da sağlam bonservis öderdin.

  • öncelikle ne tarz bir kulaklık alacağınıza karar vermeniz gerekiyor.

    halihazırda popüler 3 çeşit kulaklık var;

    -kulak içi kulaklık
    -kulak üstü kulaklık
    -kulak çevreleyen kulaklık

    kulak içi kulaklıklar genellikle hem taşıma kolaylığı hem de kulak zarına yakınlığı nedeniyle üstün bass performansı sunduğu için tercih edilir. fakat bu kulaklıkların iki temel sıkıntısı vardır. birincisi her takmanızda kulak kirlerini içeri doğru ittirdiği için uzun süreli kullanımlarda kulak tıkanıklığı yapabilir. (bkz: buşon) ikinci problem ise yine uzun kullanımda kulak zarına ciddi zararlar verebilir. çünkü bass sesler kulak içinde basınç oluşturarak kulak zarını bir hayli yorar. baş ağrısı yapar.

    kulak üstü kulaklıklar kulak kepçesinin üstünde duran kulaklıklardır. bu kulaklıklar kulak içi kulaklıklara göre biraz daha hantal yapıda olmaları sebebiyle daha az tercih edilmektedir fakat bu kulaklıkların sürücüleri daha büyük olduğu için sesler daha net ve canlı hissedilir. müzik dinlerken her bir detayı daha keskin alırsınız. yine bu kulaklığın da sıkıntısı uzun süreli kullanımlarda kulak kepçesinde baskı nedeniyle ağrı yapabilir.

    kulak çevreleyen kulaklıklar ise benim favorimdir. ne kulak içi kulaklıklar gibi tıkanıklığa neden olur nede kulak kepçesinde ağrı yapar. çünkü kulağınızı tamamen çevrelemektedir. tek sıkıntısı çok büyük boyutlarda olması diyebiliriz. dışarıda kullanırken biraz kaba durabilir kafanızda.

    sonuç olarak bu artı ve eksileri göz önünde bulundurup hangisi size cazip gelir, hangisi problem oluştur bunları karşılaştırırsanız en doğru sonuca ulaşabilirsiniz. bu arada son olarak kulak üstü kulaklık alırken denemeden almamanızı tavsiye ederim. çünkü kimisi bazı kullanıcılar için çok büyük veya çok küçük gelebiliyor.

  • başlık: moskovadayım az önce diskodan geldim soruları

    1.alayım piçler

    8.hangi moskovadaydın ? spartak ? cska ? dinamo ? torpedo ? fc ?