hesabın var mı? giriş yap

  • coğrafya hocası tahtaya gelişigüzel bir türkiye haritası çizer*. dalga geçmek isteyen bir öğrenci:
    - hocam siz ne kadar güzel çiziyorsunuz! kikir kikir!
    - bilmiyor musun, ben eskiden kestaneciydim.
    sonra sınıf kopar ama eleman anlamadığı için derin lafı, mal mal bakınmaktadır.

  • saygı değmeyen vatandaş okur belki
    troll olduğunuz belli de gençler yalan ile beslenmesin diye yazalım

    * kuva-yi milliye ortak bir tepki olarak bir çok yerde başladı. organize hale getirildi, ordu kuruldu.
    * başta kalan tek düzenli ordu doğu anadolu'da kazım karabekir'indi. doğu'da milis güçten ziyade daha çok düzenli ordu hakimiyeti vardır. ermenileri bertaraf etmiş, batıdaki mücadelenin kafa olarak rahat yürütülmesini sağlamıştır.
    * güneydoğu'daki kuva-yi milliye'ye ekipman ve teknik destek yardımını ugandalılar yapmadı. ayrıca orada subaylar da vardı. bölgedeki kuva-yi milliye güçlendirildi ve organize edildi.
    * ege,marmara, karadeniz ve doğudaki rum ve ermenilere her türlü desteği veren batı ittifakıdır. karşında yalın bacak, tek başına, kendi imkanları ile mi yer aldı bunlar?
    * vali ile yönettiğini söylediğin yeri kurtuluş savaşından 100 yıl önce osmanlı kaybetti. ege işgali de osmanlı'nın kaybıdır. hesabını onlara sorarsın.
    *işgal edilen yerlerdeki paylaşıma göre de kaç düvel ile mücadele edildiğine bakarsın.
    * karşılıksız yardım almamak için açken bile rusya'ya buğday gönderip öyle silah alıp, zar zor düşman ile başabaş bir orduyu kurabilmek bir başarı iken, herkes işgal edilen yerleri kabullenip, elde ordu kalsın diye uzun vadeli direnişi savunurken ( öyle olsa yunan'dan ve diğerlerinden toprağı nah alırdın), ben bu ordu ile zafer alırım demek mucize gibi. çünkü o dönemki savaş şartlarına göre savunmayı kırman için düşmandan fazla olman lazım (1e 3 oranında olması lazım). ama sen anca başabaş bir ordu kurabilmişsin.
    * 200 yıldır savaş kaybeden, savunmada kalmayı öğrenen toplumu,orduyu bir de bu kadar güçlü bir ittifaka karşı savaşmaya ikna etmiş ve orduyu da hücum edecek zihniyete kavuşturmuşsun. 6 ay boyunca yerinden bile oynamaz denilen ihsaniye savunma hattını 1-2 günde yerle yeksan etmişsin.
    daha sayamayacağın bir milyon tane zorluk ve yokluk şartında zafer almışsın. girdiği topraktan çıkmayan, dönemin süper gücü ingiliz'i istanbul'dan atmışsın.sonrasında masada olabilecek en iyi sonucu almışsın.
    ama 100 yıl sonra baaaazı at organları çıkıp sana sallayabiliyor işte.
    batı uşağı, yunan hayranı feslinin izinden gitmeyin. bilgisizce de sallamayın.

  • üstünde düşünülünce kötü tadı olan bir çorbamı,yoksa herşeyin muhteşem bir uyum içersinde olduğu bir dünyamı sorusunu akla getiren dünya(cümleye bak).ilk bakıldığında içi magical dolu,epic karakter dolu bir dünya.ama daha ayrıntılara girersek fr daki krallıklar arasındaki dengelerin aslında çok iyi düşünülmüş olduğu,karakterlerinin de çok güçlü olmalarının sebeplerinin o dünyanın dinemiklerinden kaynaklandığı görülür.o kadar büyük bir kıtanın yanında (bkz: fearun) daha tam olarak keşfedilmemiş maztica,kara tur gibi kıtalara sahipdir.sırf sword coast(kılıç sahili)'tan bile muhteşem malzeme çıkarabilirsiniz.onun haricinde gerçekten bir sürü organizasyonları(harpers,red wizards,iron thorne vs.) vardır ve bunların birbirleriyle olan ilişkisinden bir bile bir sürü senaryo çıkabilir.ilk bakışta öyle gözükmesede aslında çok derin bir tarihi vardır(bkz: times of troubles)(bkz: netheril).tabii bazı sıkıcı noktalara var.dünyada herşeyin olması köşeyi döndüğünüzde karşınıza goblinden dragona kadar çıkabilcek yaratık yalpazesi.fearun tarihinin en önemli anlarında mutlaka bir elminster adının geçmesi.artısız silahla gezenlerin adam sayılmadığı bir dünya.herşeye rahmen(sanki çok negatif birşeyler yazdım) fr kötü tadı olan bir çorba değildir.çok iyi düşünülmüş bir dünyadır ve her zaman güçlünün güçlüsü vardır.

  • internet üzerinden sipariş verebildiğiniz bir çiçek satış sitesinin, üyelerine sağladığı hizmetler çerçevesinde, 5 yıl önce ölmüş babanızla 4 ay önce ölmüş annenizin evlilik yıldönümlerinin yaklaştığını hatırlatan bir e-posta göndermesi.

  • nasıl geriye gittiğimizi gösteren konferanstır. şimdi erzurum'da orucu ne bozar konferansları var herhalde.

  • bedirhan umarim allahumme salli diye soylene soylene uzaklasan anneanneyi cok kafaya takmaz.turk bayrakli balon, erikli su, cay tabagina oturtulmus mum ve cakmak, evde bir bilimsel deney icin kullanilabilecek ne varsa toplamis gelmis. merhaba arkadaslar ben bedirhan diye lafa girip bidi bidi deneyini bi guzel anlatmis. bi cocuk yetistirme ozurlu yuzunden cesareti kirilmamistir, mutfaktan su kapip gelmistir bence

  • japonum demez belki ama eline silah alıp da fuji dağında da tsubakuro dagında da konaklamaz.

    debe editi : soklardayim sayin sozluk. su entrynin debe'ye girmesi beni gercekten sasirtti. yazarken bile ulan ne klise laf ettim falan demistim.
    ne bileyim cok daha tatlisko cok daha bilgi iceren entrylerim vardi. hatta iclerinde ulan ne komik yazmisim dediklerim bile vardi.

    neyse kisfmet bunaymis. ehehe sukela veren elleriniz bal tutsun, bal tutan parmaklarinizi yalayanlariniz da cok olsun ^^