• hayalkırıklıklarının bir miktarda olsa önüne geçilmesine yardımcı olur.
  • mutlu olabilmenin tek yolu
  • sadece beklentilerin değil yaşamak icin sarfedilmesi gereken eforun da minimum seviyeye çekilmesini gerektirir bu yaşam. bir çeşit fotosentez yaşam. survive mode on aslına bakılırsa zira fotosentez için bile sürü yeter-gerek koşul aranmaktadır. burada böylesi zorunluluklar da yoktur. kişinin yaşayabilmek için ay sonunda alacağı maaştan başka bir şeye ihtiyacı yoktur. sadece ama sadece maaşa/iş hayatına endeksli bir hayat yaşar. bunun dışında bireysel veya toplumsal herhangi bir şey için enerji sarfetmez, yoktur da zaten bunlara enerjisi. haliyle de insanın enerji tüketmediği bir şey için bir beklenti içine girmesi söz konusu olamaz.
    klasik deyişlerimizden olan "zaman her şeyin ilacıdır" anlayışına yüz vermemeyi gerektirir "zamansal beklenti"sizlikle.
  • insan umutlari, hayalleri kadar yasarmis. bunlarida azaltarak yasamak ne denli yasamak olabilir ki.
  • hayal kırıklıklarını asgariye indirmenin akılcı bir yolu.
  • uzun sureli yuksek ucuslardan meydana gelen acilarini dindirmek isteyenlerin sarkisidir bu. alcaktan ve kisa mesafelerle ucusu en az hasarla -hatta hic hasarsiz- tamamlamayi istemek / hayal etmek. kendine donmek, kendini dinlemeye veya kendine calismaya baslamak.
    bizi üzen seylerin, karsi taraf kaynakli degil, bizzat kendimiz oldugunu kesfetmeye, bireyi bir baskasinin üzemeyecegini, bireyin kendi algilari sayesinde / yüzünden üzülecegi neticesine ulasabilecek motto. saf kayitsizlik degil ama kriz aninda kayitsiz olabilme ve az hasarla islerin icinden siyrilabilme becerisi edindirir. kimileri "asmis lan bu!" derken, kimileri de "yürü git, pis odun!" der.. alinmayan*, testi gecer.
  • kisi icin kisa vadede iyi olabilse bile uzun vadede en az o kadar kotu olan bir is/olus/hareket.
  • umutsuzluğun kimi zaman işe yaraması. umut yoksa beklenti de olmaz. hayatın matematiğe indirgenecek bir denklem gibi olamaması. çünkü kurmaya çalıştığınız denklemin yamacındaki eşittir işaretinin karşısında ne olacağı tamamen sürprizdir.
  • belki de gerçekten "yaşama" eyleminin hakkıyla gerçekleştirileceği zamandır, beklentilerin azaltılabildiği zaman.

    mükemmelliyetçiliğin ve gururun hastalıklı pençesine düşenler iyi bilirler; hep daha iyisini isteme bir süre sonra "en iyisi olmayacaksa hiç olmasın" mantıksızlığına dönüşür. bu yüzden, yaşamlarının ilk perdesini, yüksek beklentilerini tatmin etmek için harcayarak ve manen harcanarak geçirenler, ikinci perdede artık her şeyin en iyisini elde etmeye güçlerinin yetmeyeceğinin ayırdına vardıklarından yaşamlarını bazal metabolizma seviyesine indirirler aniden.

    insanlar sonradan gelen tembellik olarak adlandırır durumlarını; ama yaptıkları tembellik değildir aslında. tembel adam rahat adamdır. bu insanlarsa aldıkları her nefesi, attıkları her adımı olabildiğince gergin yaşarlar. ilk perdede, beklentilerini tatmin etmek uğruna yorulan bedenlerini dışardan kemiren mükemmelliyetçilik kurtları, bu kez içlerine düşer ve ruhlarını kemirmeye devam eder ikinci perdede. ince hastalık gibi ömrünüzü, ruhunuzu, gülüşlerinizi çürütür yavaş yavaş.
hesabın var mı? giriş yap