18 entry daha
  • bu geçidin adı, yazılı metinlerde ilk kez 1817'de amiral sir francis beaufort'un anadolu seyahatlarini anlattığı karamania kitabında anılmaktadır. daha önce antalya'yı ziyaret eden seyyahların bahsetmemiş olmasının sebebi, muhtemelen o dönemler kapının etrafının surlarla örülerek kapatılmış olmasıdır. antalya'dan adalia olarak bahseden beaufort, kapının üst katından bahsetmekte ve toplamda 14 sütun saymaktadır. kalenin dışına bakan taraftaki dört sütunun daha büyük olduğundan bahsettiği için ön tarafta iki katı birden kaplayan dört sütun, arkada ise iki kata yayılmış daha kısa 10 sütun bulunuyor olması muhtemel.

    günümüzdeki halinde her iki tarafta dörder sütun olmak üzere toplam sekiz sütunu vardır, ancak bunlardan yalnızca birisi orijinaldir ve kapının kaleiçi tarafındadır. hangisi olduğu dışarıdan bakılarak bile anlaşılabilir. bu sütun örnek alınarak diğer sütunlar restore edilmiştir. örnek alınan sütun kısa olan taraftaki sütunlardan olduğu için bugünkü halinde öndeki sütunlar da arkadaki sütunlar da aynı boydadır. bu restorasyon da ancak 1959 yılında gerçekleştirilmiştir. o güne dek bu sütunlar yerine dikilitaş benzeri destekler yer alıyormuş. 1940'lardan kalma bir fotoğrafta o halini görebiliyoruz.

    iki yanındaki burçlardan biri roma döneminden, diğeri selçuklu döneminden kalmadır. atatürk caddesi'nden baktığınızda sağdaki selçuklu dönemi eseridir. muhtemelen hasar gördüğü için selçuklular bu burcu onarmıştır. kaleiçi'nin etrafını saran diğer surlar ve burçlar da 1900'lerin başlarına kadar ayakta kalmayı başarmıştır, ancak şehir hava alsın diye yıktırılmıştır (bkz: kaleiçi/#161859372).

    kapının üzerinde bronz harflerle hadrianus’un unvanları ve adının yazıldığı yazıt günümüzde yerinde değildir. yerlerinden sökülen orjinal bronz harflerden bazıları ashmolean müzesi’nde (oxford) sergilenmektedir. kapıların iç kısmındaki tavanda (tonozların altında) üç eşit 66 parçada olmak üzere antalya'ya özgü toplam 198 çiçeğin motifi bulunmaktadır.

    20. yüzyılın ortasına kadar kapının karşısında kalenin dışında kalan alan bir mezarlıkmış. eski bir haritada medresenin karşısında islam mezarlığı olarak adlandırıldığını görüyoruz.
hesabın var mı? giriş yap