134 entry daha
  • hayatımda izlediğim en güzel, en hüzünlü, en gerçek, kelimelerimi tüketen dizi. şiir gibi. kitap okur gibi not alarak izledim. doymadım doyamadım. yusuf'u, olcay'ı, ömer'i, ali'yi, ferhan'ı, havva ana'yı, önem'i, bazen şımarıklıklarına kızsam da duru'yu, hepsini çok sevdim. o hayatın en kenarındaki mahallede, küçük derme çatma bir evde yaşayıp onların arasına karışmak, bir taraftan geçim, tutunma derdiyle uğraşıp, bir taraftan da adeta hayatla dalga geçercesine mutlu olmayı istedim. yusuf'un cümlelerini dinleyip mest olmayı, olcay'ı telaşlarında teselli etmeyi, ali'yle derin derin sohbet etmeyi, ferhan'ın o muhteşem hikayelerini dinlemeyi, ömer'le gülüp eğlenmeyi, havva ana'dan tavsiye almayı, en çok da o hayattan, kendinden umut kestiği anlarda önem'e sımsıkı sarılmayı istedim. bu kadar gerçeklik hissi yaratırken, keşke gerçek olsaydınız hepiniz.
754 entry daha
hesabın var mı? giriş yap